9789752563964
424996
https://www.hesapli24.com/19-yyden-20-yyye-osmanli-topraklarinda-seyahat-goc-ve-asayis-belgeleri-murur-tezkereleri
19. yyden 20. yyye Osmanlı Topraklarında Seyahat, Göç ve Asayiş Belgeleri; Mürûr Tezkereleri Mürûr Tezkereleri
11.44
1898 yılında Mustafa adlı bir adam, Hicaz taraflarına gitmek amacıyla mürûr tezkeresi başvurusunda bulunmuştu. Bir iç pasaport uygulaması olan mürûr tezkeresine ait nizâmnâme gereğince kendisi hakkında, başvuru yapan herkes için olduğu gibi, rutin tahkikat yapılmıştı. Tahkikat sırasında adamın Erzurumlu olduğu ve aslında Kayserilioğlu Nişan Ohannes adında bir Ermeni olduğu ortaya çıkmıştı. Yedi yıl önce [1891 yılında] Batuma gitmiş, orada iki buçuk yıl kadar kaldıktan sonra memleketi Erzuruma geri dönmüştü. Kendi deyimiyle Ermeni işleri henüz son bulmadığından dolayı, 15 gün kadar Saraç ustalarından Arif adlı bir adamın evinde saklanmak zorunda kalmıştı. Daha sonra Sivas Kasabasına, oradan da Yozgat ve Kayseri yoluyla Adanaya gitmişti. Pamuk tarlalarında iki ay kadar çalıştıktan sonra İskenderuna, oradan Magosa Kasabasına gitmiş ve bir buçuk yıl kadar Şamlı Ebu Reşid adlı birinin yanında yazmacılık yapmıştı. Ardından diğer bir kasaba olan Lefkoşaya varmıştı. Uzun yıllar kalmış olduğu bu kasabada, Nalband Hacı Ali adlı birinin nasihati üzerine Müslümanlığa geçmişti. Daha sonra, 9 ay kadar kalacağı Beyruta geçmişti. Burada, Beyrut İskelesinde kömürcülük yapmıştı. Sulta/Sultaniye Kasabasında ise mutasarrıfın hizmetinde çalışmış ve sonrasında Kıbrısta Tuzla İskelesinde tütün ameleliğine girişmişti. İfadesine göre, Lefkoşa Kasabasında sanat ve rençperlikle uğraştıkları bilinen 100 hâne vardı ve Halep Vilayetinden Lefkoşaya firari giden bir Ermeni cemaati bulunuyordu. Yapılan tahkikatta adamın durumunun karmaşık olduğu ve diğer Ermenilerle [siyasi] bir ilişki içerisinde olabileceği kanısına varılmış ve bunun neticesinde ilgililerden, adamın hâl ve hareketlerine dikkat edilmesi istenmişti.
1898 yılında Mustafa adlı bir adam, Hicaz taraflarına gitmek amacıyla mürûr tezkeresi başvurusunda bulunmuştu. Bir iç pasaport uygulaması olan mürûr tezkeresine ait nizâmnâme gereğince kendisi hakkında, başvuru yapan herkes için olduğu gibi, rutin tahkikat yapılmıştı. Tahkikat sırasında adamın Erzurumlu olduğu ve aslında Kayserilioğlu Nişan Ohannes adında bir Ermeni olduğu ortaya çıkmıştı. Yedi yıl önce [1891 yılında] Batuma gitmiş, orada iki buçuk yıl kadar kaldıktan sonra memleketi Erzuruma geri dönmüştü. Kendi deyimiyle Ermeni işleri henüz son bulmadığından dolayı, 15 gün kadar Saraç ustalarından Arif adlı bir adamın evinde saklanmak zorunda kalmıştı. Daha sonra Sivas Kasabasına, oradan da Yozgat ve Kayseri yoluyla Adanaya gitmişti. Pamuk tarlalarında iki ay kadar çalıştıktan sonra İskenderuna, oradan Magosa Kasabasına gitmiş ve bir buçuk yıl kadar Şamlı Ebu Reşid adlı birinin yanında yazmacılık yapmıştı. Ardından diğer bir kasaba olan Lefkoşaya varmıştı. Uzun yıllar kalmış olduğu bu kasabada, Nalband Hacı Ali adlı birinin nasihati üzerine Müslümanlığa geçmişti. Daha sonra, 9 ay kadar kalacağı Beyruta geçmişti. Burada, Beyrut İskelesinde kömürcülük yapmıştı. Sulta/Sultaniye Kasabasında ise mutasarrıfın hizmetinde çalışmış ve sonrasında Kıbrısta Tuzla İskelesinde tütün ameleliğine girişmişti. İfadesine göre, Lefkoşa Kasabasında sanat ve rençperlikle uğraştıkları bilinen 100 hâne vardı ve Halep Vilayetinden Lefkoşaya firari giden bir Ermeni cemaati bulunuyordu. Yapılan tahkikatta adamın durumunun karmaşık olduğu ve diğer Ermenilerle [siyasi] bir ilişki içerisinde olabileceği kanısına varılmış ve bunun neticesinde ilgililerden, adamın hâl ve hareketlerine dikkat edilmesi istenmişti.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.