9789755670645
694771
https://www.hesapli24.com/28-subat-darbesi-darbelerin-yakin-tarih-aynasi-ve-anilar-1
28 Şubat Darbesi; Darbelerin Yakın Tarih Aynası ve Anılar
14.24
Yıkılan imparatorluğun külleri arasından Atatürk'ün önderliğinde yakılan meşale ile kuruluşu tamamlanan ve ilan edilen Cumhuriyet Türkiye'sinde ise derin devlet güçleri ilk kanlı darbesini 27 Mayıs 1960'ta yapmıştı. Böyle bir darbe, 12 Mart 1971 muhtırasıyla alışkanlık kazanmış, 12 Eylül Darbesiyle de alışkanlığını devam ettirmeyi başarmıştı. 28 Şubat 1997 müdahalesiyle de bu alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçemeyeceklerini bir kez daha ortaya koymuşlardı.
28 Şubat sürecine bile tahammül edemeyen biri olan ben, Demokrat Partililere yapılan haksızlıkları bir defa daha üzüntüsüyle ve milletime yaşatılan ayıp olarak anıyorum. Müdahaleci zihniyet, insanlarımızın sosyolojik yapısını bozma ve inançlı insanları kamu görevinden uzaklaştırma gayreti içinde olmuş ve çok insane da mağduriyet yaşatmıştır. Bu baskının bile kabul edilemezliğini ve hiçbir baskının insan onuruna yakışmadığını haykırıp gerek 27 Mayıs 1960 Darbesinin gerekse Türkiye'yi 400 milyar dolarlarla ifade edilen zararlara sokan ve "İrtica PKK'dan tehlikelidir." Diyerek Müslümanları, bölücü ve ayrılıkçı Marksizm'I benimsemiş bir örgüte tercih eden anlayışı 28 Şubat sürecinin izini ve kokusunu taşıyan her şeye karşı durulması gerektiğini hatırlatıyor ve Tanzimat Fermanı'ndan itibaren oluşturulan derin devlet olgusu içinde hareket eden darbe süreçlerinin o günkü destekçilerini kınıyorum.
28 Şubat sürecini yaşadıktan sonar, 1960 İhtilalini yaşayan Demokrat Partililere, saygım ve hürmetim o kadar artmıştır ki bunu dill eve kalemle ifade edemem. Hepsini saygıyla ve hürmetle anıyorum. Zira 28 Şubat Döneminde yaşananlar bile yaşanmamış sayılacak kadar kötü günlerdi. 1960 İhtilalinden sonra Demokrat Partililer, her türlü işkenceyi görmüşler ve aşağılanma ayıbını yaşamışlardır. Cuntanın kurdurduğu hukuk dışı mahkemelerde kendilerine her türlü seviyesizlik ve haysiyetsizlik reva görülen bu onurlu insanlara hakaret eden yargıçların ifadesiyle "Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor." Denmiş ve yaşanan talihsizlik sonucu ülkenin sevilen Başbakanı 2 arkadışla birlikte idam sehpasına gönderilmiştir.
Yıkılan imparatorluğun külleri arasından Atatürk'ün önderliğinde yakılan meşale ile kuruluşu tamamlanan ve ilan edilen Cumhuriyet Türkiye'sinde ise derin devlet güçleri ilk kanlı darbesini 27 Mayıs 1960'ta yapmıştı. Böyle bir darbe, 12 Mart 1971 muhtırasıyla alışkanlık kazanmış, 12 Eylül Darbesiyle de alışkanlığını devam ettirmeyi başarmıştı. 28 Şubat 1997 müdahalesiyle de bu alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçemeyeceklerini bir kez daha ortaya koymuşlardı.
28 Şubat sürecine bile tahammül edemeyen biri olan ben, Demokrat Partililere yapılan haksızlıkları bir defa daha üzüntüsüyle ve milletime yaşatılan ayıp olarak anıyorum. Müdahaleci zihniyet, insanlarımızın sosyolojik yapısını bozma ve inançlı insanları kamu görevinden uzaklaştırma gayreti içinde olmuş ve çok insane da mağduriyet yaşatmıştır. Bu baskının bile kabul edilemezliğini ve hiçbir baskının insan onuruna yakışmadığını haykırıp gerek 27 Mayıs 1960 Darbesinin gerekse Türkiye'yi 400 milyar dolarlarla ifade edilen zararlara sokan ve "İrtica PKK'dan tehlikelidir." Diyerek Müslümanları, bölücü ve ayrılıkçı Marksizm'I benimsemiş bir örgüte tercih eden anlayışı 28 Şubat sürecinin izini ve kokusunu taşıyan her şeye karşı durulması gerektiğini hatırlatıyor ve Tanzimat Fermanı'ndan itibaren oluşturulan derin devlet olgusu içinde hareket eden darbe süreçlerinin o günkü destekçilerini kınıyorum.
28 Şubat sürecini yaşadıktan sonar, 1960 İhtilalini yaşayan Demokrat Partililere, saygım ve hürmetim o kadar artmıştır ki bunu dill eve kalemle ifade edemem. Hepsini saygıyla ve hürmetle anıyorum. Zira 28 Şubat Döneminde yaşananlar bile yaşanmamış sayılacak kadar kötü günlerdi. 1960 İhtilalinden sonra Demokrat Partililer, her türlü işkenceyi görmüşler ve aşağılanma ayıbını yaşamışlardır. Cuntanın kurdurduğu hukuk dışı mahkemelerde kendilerine her türlü seviyesizlik ve haysiyetsizlik reva görülen bu onurlu insanlara hakaret eden yargıçların ifadesiyle "Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor." Denmiş ve yaşanan talihsizlik sonucu ülkenin sevilen Başbakanı 2 arkadışla birlikte idam sehpasına gönderilmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.