9786257938365
548101
https://www.hesapli24.com/alperence-misralar
Alperence Mısralar
9.14
Alp, eski Türklerde yiğit kişi anlamında kullanılmıştır. Eren ise, maneviyat noktasında belli bir
merhaleye gönül meşgalesi ile ulaşmış kişi anlamındadır. Tarihsel sirkülasyon içinde bu iki
kavram birleşerek " Alperen" kavramını ortaya çıkarmıştır.
Bu topraklarda devlet olmadan önce dervişlerimiz, alperenlerimiz vardır. Ahmet Yesevi' nin
öğrencileri Hacı Bektaş Veliler, Tapduk Emreler, Geyikli Babalar ve birçoğu Anadolu'ya gelerek
Anadolu'yu manevi olarak fethetmişlerdir. Bizde fetih gönüllerde başlamıştır. Gönül fethiyle
başlayan süreçte kalem işçilerine her zaman büyük işler düşmektedir.
İçinde yaşadığın toplumun sözcüsü olmaya kararlı her kalem icracısı, şunu kesinlikle bilmelidir
ki; yaşadığı toplumun geçmişindeki büyüklükleri, başarıları kendi ruhuna giydirme çabasında
olmalı ve bağlı bulunduğu milletin, yaşanmışlıklarını mısralarına örmelidir.
Kendi milletinin, tarihsel ilerleyişinde yer etmek isteyenler, o milletinin acılarına, sevinçlerine,
mutluluklarına, başarılarına mısralarıyla tercüman olmaya çalışmalıdır.
Türk milleti bir kültürel mirasın üstünde oturmaktadır. Biz şöyle büyüğüz biz böyle büyüğüz
demeden önce, o büyüklüğe yaraşır şekilde her noktada ilerlemek için mücadele etmeliyiz. Bunu
yapmadığımız sürece büyüklüğümüz sadece demagojiden ibaret kalmaktadır.
Üretmeliyiz, insanlık için, insani ilerleme için. Üretmez isek, üretip önümüze sunulanları
tüketmek zorunda kalırız. Bu kitapta birleştirilen birçok şiir, zamanında yazılmış ve bu kitapta, bir anlam kazanması için bir
araya getirilmiştir. Umarım bu kitapla, vatan millet Sakarya, gerisi angarya diyenlerin yoluna az
da olsa fikirsel tohumlar atabiliriz.
Alp, eski Türklerde yiğit kişi anlamında kullanılmıştır. Eren ise, maneviyat noktasında belli bir
merhaleye gönül meşgalesi ile ulaşmış kişi anlamındadır. Tarihsel sirkülasyon içinde bu iki
kavram birleşerek " Alperen" kavramını ortaya çıkarmıştır.
Bu topraklarda devlet olmadan önce dervişlerimiz, alperenlerimiz vardır. Ahmet Yesevi' nin
öğrencileri Hacı Bektaş Veliler, Tapduk Emreler, Geyikli Babalar ve birçoğu Anadolu'ya gelerek
Anadolu'yu manevi olarak fethetmişlerdir. Bizde fetih gönüllerde başlamıştır. Gönül fethiyle
başlayan süreçte kalem işçilerine her zaman büyük işler düşmektedir.
İçinde yaşadığın toplumun sözcüsü olmaya kararlı her kalem icracısı, şunu kesinlikle bilmelidir
ki; yaşadığı toplumun geçmişindeki büyüklükleri, başarıları kendi ruhuna giydirme çabasında
olmalı ve bağlı bulunduğu milletin, yaşanmışlıklarını mısralarına örmelidir.
Kendi milletinin, tarihsel ilerleyişinde yer etmek isteyenler, o milletinin acılarına, sevinçlerine,
mutluluklarına, başarılarına mısralarıyla tercüman olmaya çalışmalıdır.
Türk milleti bir kültürel mirasın üstünde oturmaktadır. Biz şöyle büyüğüz biz böyle büyüğüz
demeden önce, o büyüklüğe yaraşır şekilde her noktada ilerlemek için mücadele etmeliyiz. Bunu
yapmadığımız sürece büyüklüğümüz sadece demagojiden ibaret kalmaktadır.
Üretmeliyiz, insanlık için, insani ilerleme için. Üretmez isek, üretip önümüze sunulanları
tüketmek zorunda kalırız. Bu kitapta birleştirilen birçok şiir, zamanında yazılmış ve bu kitapta, bir anlam kazanması için bir
araya getirilmiştir. Umarım bu kitapla, vatan millet Sakarya, gerisi angarya diyenlerin yoluna az
da olsa fikirsel tohumlar atabiliriz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.