Anayasal Tanıma Biçimleri

Stok Kodu:
9786052640098
Boyut:
160-235-0
Sayfa Sayısı:
392
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-02-16
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
18,56
9786052640098
762172
Anayasal Tanıma Biçimleri
Anayasal Tanıma Biçimleri
18.56
Anayasal düzenlemelere bağlı azınlık hakları meseleleri, yeni anayasacılık kuramları bağlamında yoğun bir şekilde incelenmektedir. Kuramlar, söz konusu meseleleri üç ayrı başlığa ayırarak tahlil etmektedir. Bu başlıklardan biri, kimlik hakları ve özü itibarıyla bu hak kümesinin içerisinde mühim bir alan teşkil eden dil haklarının anayasalardaki düzenlenişine ilişkindir. Mevzubahis düzenlemeler için teorik tartışmaları olgunlaştıran kuramlar, pek çok egemen devlette süregiden anayasal tartışmaları zenginleştirici niteliktedir. Bahse konu tartışmaları zenginleştirici bir diğer adım, bazı dil haklarının anayasalardaki düzenlenişini kavramsal bakımdan inceleyen müstakil çalışmalar marifetiyle atılmaktadır. Kavramsal analizler, öğretide genel itibarla ihmal edilen biçimsel değerlendirmeler aracılığıyla desteklenebilir. Bu yöndeki hamle; Bangladeş, Bulgaristan, Fildişi Sahili, Fransa, Gambiya, Honduras, Kenya, Lesotho, Moğolistan, Surinam, Türkiye ve Yunanistan dâhil olmak üzere birçok egemen devlette devam eden anayasal tartışmaları sistematik açıdan geliştirebilir. Elinizdeki çalışma, yukarıda temas edilen imkânı somutlaştırmayı hedeflemektedir. Egemen devletlerde süregiden anayasal tartışmaların yöneldiği temel haklardan biri, çeşitli uluslar-arası ve bölgesel sert mevzuat kaynaklarında düzenlenen anadilini resmî statüde kullanma hakkıdır. Bu hak özelinde normatif analizlerin sunulduğu çalışmamızın örneklem kümesi, analitik incelemeler neticesinde oluşturulmuştur. Şöyle ki; egemenlik, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve özgürlük bakımından nitel ve nicel veriler eşliğinden devletlerin görünümü tespit edilerek normatif analizlerin yoğunlaştırılacağı örneklem kümesi şekillendirilmiştir. Bu bağlamda, 133 egemen devletteki dil rejimleri, gerek anayasal hükümler gerekse ulusal mevzuatlarda yer alan kanunlar ile düzenleyici işlemler dairesinde irdelenerek anadilini resmî statüde kullanma hakkının tanınması bakımından biçimsel değerlendirmeler yapılmıştır. Bu kapsamda, dört ayrı anayasal tanıma biçiminden yararlanılarak mevzubahis hakka dair hukuki düzenlemelerin yapılabileceği ortaya konmuştur. Doğrudan, dolaylı, melez ve pasif tanıma olarak adlandırılan tanıma biçimlerine yönelik eğilimler, devlet şekli ve siyasi teşkilatlanma yapısı yönünden ayrıca incelenmiş ve nicel veriler eşliğinde anlamlandırılmıştır. Öğretideki ihmalin giderilmesi için sadece kuramsal (teorik) bakımdan katkı sunulması, çalışmamızda gaye edinilmemiştir. Uygulama (pratik) yönünden de anadilini resmî statüde kullanma hakkı özelinde normatif analizler ortaya konmuştur. Şöyle ki; bahse konu hakkın konusu ve kapsamı, bu hakka dair kullanım modelleri, söz konusu hakkın yer bakımından kullanımı ve hakkın tanındığı rejimlerde resmî statüyle donatılan diller arasındaki hiyerarşik ilişki, beş ayrı kıtadaki uygulamalar dairesinde incelenmiştir. Anadilini resmî statüde kullanma hakkının dinamik yapısı ile mevzubahis hakkın tanınması özelinde anayasal tartışmaları sürdüren devletlerdeki yerel, bölgesel ve ulusal değişkenlerin, inşa edilecek en münasip dil rejiminin tespitinde hesaba katılma gerekliliği, bu incelemelerle ortaya konmuştur.
Anayasal düzenlemelere bağlı azınlık hakları meseleleri, yeni anayasacılık kuramları bağlamında yoğun bir şekilde incelenmektedir. Kuramlar, söz konusu meseleleri üç ayrı başlığa ayırarak tahlil etmektedir. Bu başlıklardan biri, kimlik hakları ve özü itibarıyla bu hak kümesinin içerisinde mühim bir alan teşkil eden dil haklarının anayasalardaki düzenlenişine ilişkindir. Mevzubahis düzenlemeler için teorik tartışmaları olgunlaştıran kuramlar, pek çok egemen devlette süregiden anayasal tartışmaları zenginleştirici niteliktedir. Bahse konu tartışmaları zenginleştirici bir diğer adım, bazı dil haklarının anayasalardaki düzenlenişini kavramsal bakımdan inceleyen müstakil çalışmalar marifetiyle atılmaktadır. Kavramsal analizler, öğretide genel itibarla ihmal edilen biçimsel değerlendirmeler aracılığıyla desteklenebilir. Bu yöndeki hamle; Bangladeş, Bulgaristan, Fildişi Sahili, Fransa, Gambiya, Honduras, Kenya, Lesotho, Moğolistan, Surinam, Türkiye ve Yunanistan dâhil olmak üzere birçok egemen devlette devam eden anayasal tartışmaları sistematik açıdan geliştirebilir. Elinizdeki çalışma, yukarıda temas edilen imkânı somutlaştırmayı hedeflemektedir. Egemen devletlerde süregiden anayasal tartışmaların yöneldiği temel haklardan biri, çeşitli uluslar-arası ve bölgesel sert mevzuat kaynaklarında düzenlenen anadilini resmî statüde kullanma hakkıdır. Bu hak özelinde normatif analizlerin sunulduğu çalışmamızın örneklem kümesi, analitik incelemeler neticesinde oluşturulmuştur. Şöyle ki; egemenlik, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve özgürlük bakımından nitel ve nicel veriler eşliğinden devletlerin görünümü tespit edilerek normatif analizlerin yoğunlaştırılacağı örneklem kümesi şekillendirilmiştir. Bu bağlamda, 133 egemen devletteki dil rejimleri, gerek anayasal hükümler gerekse ulusal mevzuatlarda yer alan kanunlar ile düzenleyici işlemler dairesinde irdelenerek anadilini resmî statüde kullanma hakkının tanınması bakımından biçimsel değerlendirmeler yapılmıştır. Bu kapsamda, dört ayrı anayasal tanıma biçiminden yararlanılarak mevzubahis hakka dair hukuki düzenlemelerin yapılabileceği ortaya konmuştur. Doğrudan, dolaylı, melez ve pasif tanıma olarak adlandırılan tanıma biçimlerine yönelik eğilimler, devlet şekli ve siyasi teşkilatlanma yapısı yönünden ayrıca incelenmiş ve nicel veriler eşliğinde anlamlandırılmıştır. Öğretideki ihmalin giderilmesi için sadece kuramsal (teorik) bakımdan katkı sunulması, çalışmamızda gaye edinilmemiştir. Uygulama (pratik) yönünden de anadilini resmî statüde kullanma hakkı özelinde normatif analizler ortaya konmuştur. Şöyle ki; bahse konu hakkın konusu ve kapsamı, bu hakka dair kullanım modelleri, söz konusu hakkın yer bakımından kullanımı ve hakkın tanındığı rejimlerde resmî statüyle donatılan diller arasındaki hiyerarşik ilişki, beş ayrı kıtadaki uygulamalar dairesinde incelenmiştir. Anadilini resmî statüde kullanma hakkının dinamik yapısı ile mevzubahis hakkın tanınması özelinde anayasal tartışmaları sürdüren devletlerdeki yerel, bölgesel ve ulusal değişkenlerin, inşa edilecek en münasip dil rejiminin tespitinde hesaba katılma gerekliliği, bu incelemelerle ortaya konmuştur.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat