Âriflerin Delili ve Müşkillerin Anahtarı; Burhânül-Ârifîn Necâtül-Gâfilîn Miftahu Müşkilâtil-Ârifîn Âdabu Tarîkil Vâsilîn Burhânül-Ârifîn Necâtül-Gâfilîn Miftahu Müşkilâtil-Ârifîn Âdabu Tarîkil Vâsilîn
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
170
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-04-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9,35
9786054042586
433911
https://www.hesapli24.com/ariflerin-delili-ve-muskillerin-anahtari-burhanul-arifin-necatul-gafilin-miftahu-muskilatil-arifin-adabu-tarikil-vasilin
Âriflerin Delili ve Müşkillerin Anahtarı; Burhânül-Ârifîn Necâtül-Gâfilîn Miftahu Müşkilâtil-Ârifîn Âdabu Tarîkil Vâsilîn Burhânül-Ârifîn Necâtül-Gâfilîn Miftahu Müşkilâtil-Ârifîn Âdabu Tarîkil Vâsilîn
9.35
Selîm Dîvâne, XVIII. asırda yaşayan Kırımlı bir Türk mutasavvıfıdır. Gençlik yıllarında İstanbulda
medrese öğrenimi görmüş sonra Bosnaya kadı olarak tayin edilmiştir. Bu vazifesi sırasında tasavvufa
meylederek kadılığı bırakan mutasavvıf, Kesriyeye gelip burada Kâdiriyyeden bir mürşide bağlanarak
tasavvuf eğitimini tamamlamıştır. Daha sonra mürşidi tarafından önce Üsküpe, sonra Selânike bağlı
Köprülüye gönderilerek irşâd faaliyetlerini sürdürmüştür. Kaynaklardan öğrendiğimize göre Dîvâne
hayatının sonuna kadar Köprülüde yaşamış ve burada vefat etmiştir (1757). Yazmış olduğu şiirlerinde
Dîvâne mahlasını kullanan mutasavvıf, -şimdiki bilgilerimize göre- iki önemli eser bırakmıştır: Bunlar
Burhânül-Ârifîn ve Necâtül-Gâfilîn ve Miftâhu Müşkilâtil-Ârifîn ve Âdâbu Tarîkil-Vâsilîn
adlarıyla kaleme alınmışlardır. Her iki eser de mensûr ve manzûm karışık olup tasavvuf düşüncesini
ve bilhassa vahdet-i vücûd anlayışını ana hatlarıyla ortaya koymaktadır. Müellifin bu iki eserde ısrarla
vurguladığı en önemli konu tasavvufta yanlış anlaşılan hususlarla mutasavvıf geçinen bazı kişilerin
yanlış anlaşılmalara sebep olan düşüncelerini tashîh etmektir.
Selîm Dîvâne, XVIII. asırda yaşayan Kırımlı bir Türk mutasavvıfıdır. Gençlik yıllarında İstanbulda
medrese öğrenimi görmüş sonra Bosnaya kadı olarak tayin edilmiştir. Bu vazifesi sırasında tasavvufa
meylederek kadılığı bırakan mutasavvıf, Kesriyeye gelip burada Kâdiriyyeden bir mürşide bağlanarak
tasavvuf eğitimini tamamlamıştır. Daha sonra mürşidi tarafından önce Üsküpe, sonra Selânike bağlı
Köprülüye gönderilerek irşâd faaliyetlerini sürdürmüştür. Kaynaklardan öğrendiğimize göre Dîvâne
hayatının sonuna kadar Köprülüde yaşamış ve burada vefat etmiştir (1757). Yazmış olduğu şiirlerinde
Dîvâne mahlasını kullanan mutasavvıf, -şimdiki bilgilerimize göre- iki önemli eser bırakmıştır: Bunlar
Burhânül-Ârifîn ve Necâtül-Gâfilîn ve Miftâhu Müşkilâtil-Ârifîn ve Âdâbu Tarîkil-Vâsilîn
adlarıyla kaleme alınmışlardır. Her iki eser de mensûr ve manzûm karışık olup tasavvuf düşüncesini
ve bilhassa vahdet-i vücûd anlayışını ana hatlarıyla ortaya koymaktadır. Müellifin bu iki eserde ısrarla
vurguladığı en önemli konu tasavvufta yanlış anlaşılan hususlarla mutasavvıf geçinen bazı kişilerin
yanlış anlaşılmalara sebep olan düşüncelerini tashîh etmektir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.