9789753634397
414430
https://www.hesapli24.com/bilimsel-arastirmanin-mantigi
Bilimsel Araştırmanın Mantığı
19.24
Siyaset felsefesi alanında, yayımlandığı dönemde olağanüstü özgünlük ve güçte bir yapıt olarak karşılanan "Açık Toplum ve Düşmanları" adlı çalışmasıyla gerçek ününe kavuşan Karl Raimund Popper'in (1902-1994) ilk kez 1934 yılında yayımlanan "Bilimsel Araştırmanın Mantığı" adlı bu çalışması bilim felsefesinin başyapıtları arasında yer alır. Eleştirel Akılcılığın kurucusu olan Popper, bu yapıtında araştırmanın mantığını, bilimsel yöntemin kurallarını ortaya koyar. Hareket noktası olarak bilim insanının tanımından başlayan Popper'e göre ancak deneyim, gözlem, içgüdü ve sezgiyle hareket eden bir araştırmacı, önyargılardan ve dogmalardan arınmış olarak evreni sorgulayabilecektir.
Tadımlık
BİLGİ MANTIĞININ TEMEL SORUNLARI Bilim adamının görevi, önermeler ya da önermeler dizgesi ileri sürmek ve bunları sistemli biçimde sınamaktır. Görgül-bilimlerde özellikle varsayımlar ya da kuramlar dizgesi ortaya konur ve deneyime dayanarak gözlem ve deneyle sınanır. Bu çalışmada, bilimsel araştırma mantığı ya da bilgi mantığının görevinin, görgül-bilimsel araştırma yöntemini mantıksal olarak çözümlemek olduğunu ortaya koymak istiyoruz. Peki nedir bu görgül-bilimsel yöntemler? Neyi "görgül-bilim" olarak nitelendiriyoruz? 1. Tümevarım Sorunu. Yaygın bir görüşe göre (gerçi biz bu görüşe katılmıyoruz), görgül-bilimler tümevarım yöntemiyle tanımlanır. Böyle olduğunda bilimsel araştırma mantığı, tümevarım mantığı, yani söz konusu tümevarım yönteminin mantıksal çözümlemesi olur. Tümevarımsal çıkarım ya da tümevarım çıkarımından, örneğin gözlemler, deneyler vb. ni tanımlayan özel önermelerden evrensel önermelere, yani varsayımlara ve kuramlara varma anlaşılmaktadır. Ancak özel önermelerden --ne kadar çok olursa olsun-- varılan evrensel önermelerin mantıksal açıdan doğruluğunu tanıtlamak mümkün değildir. Böyle bir çıkarım her zaman yanlış olabilecektir: Kuğuların beyaz olmalarına ilişkin ne kadar çok gözlem yaparsak yapalım, tüm kuğuların beyaz olduğu sonucuna varmamız doğru olamaz Tümevarımsal çıkarımların yerinde olup olmadığı ve ne zaman yerinde olacağı sorusu tümevarım sorunu olarak tanımlanır.
Siyaset felsefesi alanında, yayımlandığı dönemde olağanüstü özgünlük ve güçte bir yapıt olarak karşılanan "Açık Toplum ve Düşmanları" adlı çalışmasıyla gerçek ününe kavuşan Karl Raimund Popper'in (1902-1994) ilk kez 1934 yılında yayımlanan "Bilimsel Araştırmanın Mantığı" adlı bu çalışması bilim felsefesinin başyapıtları arasında yer alır. Eleştirel Akılcılığın kurucusu olan Popper, bu yapıtında araştırmanın mantığını, bilimsel yöntemin kurallarını ortaya koyar. Hareket noktası olarak bilim insanının tanımından başlayan Popper'e göre ancak deneyim, gözlem, içgüdü ve sezgiyle hareket eden bir araştırmacı, önyargılardan ve dogmalardan arınmış olarak evreni sorgulayabilecektir.
Tadımlık
BİLGİ MANTIĞININ TEMEL SORUNLARI Bilim adamının görevi, önermeler ya da önermeler dizgesi ileri sürmek ve bunları sistemli biçimde sınamaktır. Görgül-bilimlerde özellikle varsayımlar ya da kuramlar dizgesi ortaya konur ve deneyime dayanarak gözlem ve deneyle sınanır. Bu çalışmada, bilimsel araştırma mantığı ya da bilgi mantığının görevinin, görgül-bilimsel araştırma yöntemini mantıksal olarak çözümlemek olduğunu ortaya koymak istiyoruz. Peki nedir bu görgül-bilimsel yöntemler? Neyi "görgül-bilim" olarak nitelendiriyoruz? 1. Tümevarım Sorunu. Yaygın bir görüşe göre (gerçi biz bu görüşe katılmıyoruz), görgül-bilimler tümevarım yöntemiyle tanımlanır. Böyle olduğunda bilimsel araştırma mantığı, tümevarım mantığı, yani söz konusu tümevarım yönteminin mantıksal çözümlemesi olur. Tümevarımsal çıkarım ya da tümevarım çıkarımından, örneğin gözlemler, deneyler vb. ni tanımlayan özel önermelerden evrensel önermelere, yani varsayımlara ve kuramlara varma anlaşılmaktadır. Ancak özel önermelerden --ne kadar çok olursa olsun-- varılan evrensel önermelerin mantıksal açıdan doğruluğunu tanıtlamak mümkün değildir. Böyle bir çıkarım her zaman yanlış olabilecektir: Kuğuların beyaz olmalarına ilişkin ne kadar çok gözlem yaparsak yapalım, tüm kuğuların beyaz olduğu sonucuna varmamız doğru olamaz Tümevarımsal çıkarımların yerinde olup olmadığı ve ne zaman yerinde olacağı sorusu tümevarım sorunu olarak tanımlanır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.