“...Doğanın gücü, her şeye egemen olan Tanrı'nın gücüdür;ve doğanın gücü, tüm bireysel bileşenlerinin güçlerinin basit bir toplamı olduğu için, bundan her bireyin elinden gelen her şeyi yapma konusunda egemen hakkı olduğu sonucu çıkar;başka bir deyişle, bir bireyin hakları, koşullandırılmış olarak gücünün en üst sınırlarına kadar uzanır.Artık her bireyin, kendisinden başka hiçbir şeye aldırmadan kendini olduğu gibi korumaya çalışması, doğanın egemen yasası ve hakkıdır;dolayısıyla bu egemen yasa ve hak her bireye aittir, yani kendi doğal koşullarına göre var olmak ve hareket etmek...”
“...Doğanın gücü, her şeye egemen olan Tanrı'nın gücüdür;ve doğanın gücü, tüm bireysel bileşenlerinin güçlerinin basit bir toplamı olduğu için, bundan her bireyin elinden gelen her şeyi yapma konusunda egemen hakkı olduğu sonucu çıkar;başka bir deyişle, bir bireyin hakları, koşullandırılmış olarak gücünün en üst sınırlarına kadar uzanır.Artık her bireyin, kendisinden başka hiçbir şeye aldırmadan kendini olduğu gibi korumaya çalışması, doğanın egemen yasası ve hakkıdır;dolayısıyla bu egemen yasa ve hak her bireye aittir, yani kendi doğal koşullarına göre var olmak ve hareket etmek...”