Bitmeyen Yolculuk; Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı

Stok Kodu:
9789755395883
Boyut:
135-215-0
Sayfa Sayısı:
336
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
7
Basım Tarihi:
2015-08-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
12,19
9789755395883
392706
Bitmeyen Yolculuk; Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı
Bitmeyen Yolculuk; Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı
12.19
Oğuzhan Müftüoğlu 1944 yılında Anamurda doğdu. 60lı yıllarda Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisiyken Dev-Genç hareketine katıldı. Kızıldere öncesinde Mahir Çayan ve arkadaşlarıyla birlikte THKP-C saflarında mücadele etti. Dev-Genç ve THKP-C davalarından yargılandı, ceza aldı. 1974 affıyla birlikte tahliye edildi. 70li yıllarda önce Devrimci Gençlik, ardından Devrimci Yol hareketinin kurulmasında öncelikli rol oynadı. 12 Eylülden sonra açılan Devrimci Yol ana davasında 1 numaralı sanık olarak yargılandı. 11 yıllık cezaevi yaşamının ardından 1991de tahliye oldu. Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat için Vakıfın, Özgürlük ve Dayanışma Partisinin ve BirGün gazetesinin kuruluşunda yer aldı. Adnan Bostancıoğlu, 2008 yılında başladığı ve muhtelif fasılalarla yaklaşık üç yıl süren görüşmelerde, Oğuzhan Müftüoğlu ile çocukluğundan başlayarak bugüne kadar olan yaşamını konuştu. Müftüoğlunun yaşamı, Türkiyede devrimci hareketin yükseliş ve yenilgi dönemlerinin de tarihi... Dolayısıyla söyleşinin eksenini, 60lı yılların Dev-Gençinden 70li yılların Devrimci Yoluna uzanan mücadele süreci ve 12 Eylül sonrası oluşturdu. Döneme damgasını vurmuş olaylar, öne çıkmış ya da gölgede kalmış insanlar; solun tarihinin ayrılmaz bir parçası olan işkenceler, mahkemeler, cezaevleri Bitmeyen Yolculukun kilometre taşları oldu. Bizim yaşadığımız dönem, 1960lardan 2000li yıllara kadar uzanan bir süre. 40 küsur yıl. Bu süre boyunca benim yaşadıklarım, tanık olduklarım, birinci dereceden sorumlu olduğum olaylar sadece bana ait şeyler değil. Bu dönem hem ülke açısından hem de devrimci mücadele açısından önemli bir dönem. (...) Ben kendi adıma bir anı kitabı yazmayı düşünmüyorum; ama yaşadığım veya tanığı olduğum şeylerin, bir şekilde yazılı hale getirilmesinin gerekli olduğunu da kabul ediyorum. Belki böyle bir söyleşiyle bu ihtiyacı bir ölçüde karşılayabiliriz diye düşünüyorum. (Oğuzhan Müftüoğlu)
Oğuzhan Müftüoğlu 1944 yılında Anamurda doğdu. 60lı yıllarda Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisiyken Dev-Genç hareketine katıldı. Kızıldere öncesinde Mahir Çayan ve arkadaşlarıyla birlikte THKP-C saflarında mücadele etti. Dev-Genç ve THKP-C davalarından yargılandı, ceza aldı. 1974 affıyla birlikte tahliye edildi. 70li yıllarda önce Devrimci Gençlik, ardından Devrimci Yol hareketinin kurulmasında öncelikli rol oynadı. 12 Eylülden sonra açılan Devrimci Yol ana davasında 1 numaralı sanık olarak yargılandı. 11 yıllık cezaevi yaşamının ardından 1991de tahliye oldu. Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat için Vakıfın, Özgürlük ve Dayanışma Partisinin ve BirGün gazetesinin kuruluşunda yer aldı. Adnan Bostancıoğlu, 2008 yılında başladığı ve muhtelif fasılalarla yaklaşık üç yıl süren görüşmelerde, Oğuzhan Müftüoğlu ile çocukluğundan başlayarak bugüne kadar olan yaşamını konuştu. Müftüoğlunun yaşamı, Türkiyede devrimci hareketin yükseliş ve yenilgi dönemlerinin de tarihi... Dolayısıyla söyleşinin eksenini, 60lı yılların Dev-Gençinden 70li yılların Devrimci Yoluna uzanan mücadele süreci ve 12 Eylül sonrası oluşturdu. Döneme damgasını vurmuş olaylar, öne çıkmış ya da gölgede kalmış insanlar; solun tarihinin ayrılmaz bir parçası olan işkenceler, mahkemeler, cezaevleri Bitmeyen Yolculukun kilometre taşları oldu. Bizim yaşadığımız dönem, 1960lardan 2000li yıllara kadar uzanan bir süre. 40 küsur yıl. Bu süre boyunca benim yaşadıklarım, tanık olduklarım, birinci dereceden sorumlu olduğum olaylar sadece bana ait şeyler değil. Bu dönem hem ülke açısından hem de devrimci mücadele açısından önemli bir dönem. (...) Ben kendi adıma bir anı kitabı yazmayı düşünmüyorum; ama yaşadığım veya tanığı olduğum şeylerin, bir şekilde yazılı hale getirilmesinin gerekli olduğunu da kabul ediyorum. Belki böyle bir söyleşiyle bu ihtiyacı bir ölçüde karşılayabiliriz diye düşünüyorum. (Oğuzhan Müftüoğlu)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat