9786057223791
789572
https://www.hesapli24.com/bozoktan-yozgata-koy-ve-koyluler-1529-1844
Bozok'tan Yozgat'a Köy Ve Köylüler (1529-1844)
13.80
1950'li yıllarda şehirleşmenin hızlanmasıyla büyük şehirlere göçenler, kurdukları köy dernekleri vasıtasıyla köy ve köylüleriyle
ilişkilerini sürdürmektedir. Buralarda çeşitli vesilelerle bir araya gelen insanların ortak konularından biri de hiç şüphesiz doğup
büyüdükleri ve ayrılmak zorunda kaldıkları köylerinin tarihidir. Bu sohbetlerde anlatılanların pek çoğu tarihi hakikate uymayan
rivayetlere dayanır. Bu yüzden benim yıllar önce Yozgat'ın bir köyü olan Çokradan'a dair tarihi kaynaklara dayanarak yazdığım Bozok
Sancağı'nda Köylerin Teşekkülüne Dair Bir Örnek: Çokradan Köyü (2012) isimli makalem köylülerin bazılarınca rivayetlere uymadığı
gerekçesiyle eleştirilmişti. Buna karşılık Çokradan'ın tarihiyle ilgili bu makalemi gören dernek başkanları ve ilgililerden bazıları kendi
köylerinin tarihine dair bilgiler istedi. Yoğunluğum nedeniyle bütün isteklere cevap vermem mümkün olmadı. Ancak zamanla günümüz
Yozgat'ını da içine alan Bozok sancağındaki Türkmenlerle ilgili XVI. Yüzyılda Bozok Türkmenleri (2015) isimli kitabım ve Osmanlı
Anadolu'sunda Bir İskân Hikâyesi: Bozok Sancağı'nda Aşiretler, Köylüler ve Celâlîler (16-19. Yüzyıllar) (2019) isimli makalem
sırasında bölge tarihiyle daha fazla ilgilenmeye başladım. Bu süreçte bölgenin yaklaşık 300-350 yıllık bir dilimindeki yerleşme ve nüfus
özelliklerini aydınlatacak öneme sahip olan 1529, 1542, 1556 ve 1576 tarihli tahrir, 1642 tarihli avarız, 1831 tarihli nüfus ve 1844 tarihli
temettuat defterlerinin bazı kısımlarını yeni yazıya aktardım.
Bu kaynaklardan hareketle Bozok sancağının nüfus ve iskân yapısıyla ilgili gelişmeleri 1529-1576, 1576-1642 ve 1642-1831
tarihleri arasında olmak üzere üç dönem halinde incelemek mümkündür. Bu üç dönemde karşılaşılan manzara özetle şöyledir: 1529-
1542 tarihlerinde tespit edilen nüfusun tamamına yakını konar-göçer olup bu sırada Bozok sancağında sakinlerinin çoğunluğunu
gayrimüslimlerin oluşturduğu sadece 9 köy mevcuttur. Gayrimüslimler haricindeki nüfusun tamamına yakını geçici iskân mahalleri olan
yaylak, kışlak ve mezralarında yaşamaktadır. 1556 tarihine gelindiğinde geçici iskân mahalleri olan yaylak, kışlak ve mezralar köy
olarak kaydedilmiş, dolayısıyla köy sayısı 716'ya çıkmıştır. 1529-1542 tarihlerinde 22.607 nefer olan nüfus ise 1556 senesinde 25.145'e
yükselmiştir. 1576 tarihinde köy sayısı azalarak 716'dan 638'e gerilemiş, buna karşılık nüfus iki misli artarak 25.145 neferden 44.900'aulaşmıştır. 1576 tarihinde 638 olan köy sayısı, Budaközü kazası ve buraya bağlı 58 köyün Bozok'a bağlanmasına rağmen, 1642
tarihinde 559'a nüfus ise 44.9 neferden 4.990'a gerilemiştir. Köy sayısı ve nüfustaki bu değişkenlik devam etmiş, 1642 tarihinde 559
olan köy sayısı 1831'de 733'e nüfus ise 4.99 neferden 52 civarına yükselmiştir. 1831'deki bu değişimde Zile kazasına bağlı
Karahisar-ı Behramşah nahiyesinin ve nahiyeye bağlı 83 köyün Bozok'a bağlanması etkilidir. Yunus Koç'un tespitiyle söylemek
gerekirse; 16 yüzyılın sonlarında kalabalık bir nüfusa sahip olan bölge aynı yüzyılın sonlarına doğru tenhalaşmış, fakat devletin aldığı
tedbirler doğrultusunda 19 yüzyılın başlarında tekrar eski günlerindeki canlılığa kavuşmuştur.
İşte bu çalışmanın ilk bölümünde 1529-1844 tarihleri arasında yaşanan bu gelişmeler ikinci bölümündeyse günümüz Yozgat'ına
bağlı köyler üzerinde durulmuştur. İlk bölümdeki değerlendirmeler her ne kadar Bozok sancağının geneli üzerinden yapılmış olsa da
ikinci bölümde Bozok'a bağlı bütün köylerden ziyade günümüz Yozgat'ına bağlı köyler hakkında bilgi verilmiştir. Dolayısıyla vaktiyle
Bozok sancağına bağlı olan Çorum'un Alaca ve Sungurlu, Kayseri'nin Felahiye, Sivas'ın Gemerek ve Şarkışla ilçelerine bağlı köylere
gerekmedikçe değinilmemiştir. Fakat Tokat sancağının Zile kazası gibi yerlere bağlı olup da sonradan özellikle Aydıncık, Çekerek ve
Kadışehri gibi ilçelere bağlanan köyler üzerinde durulmuştur. Bölgede aynı ismi taşıyan köylerin fazla olması, idari yapının ve köy
isimlerinin sık sık değişmesi gibi sebepler yüzünden tarihi belgelerde tespit edilen köylerden bazılarının günümüzde hangi ilçeye bağlı
olduğu tam olarak tespit edilememiştir. Bu yüzden aynı ismi taşıyan köylere dair bilgiler her birinde tekrar edilmiştir. 1860'lı yıllarda
Kafkas göçmenlerinin yerleştirildiği yirmi civarındaki köyle yine yaklaşık yetmiş civarındaki köye dair bilgilere isimlerinin değişmesi,
sonradan kurulmaları, Yozgat'a sonradan bağlanmaları gibi sebeplerden dolayı ulaşılamamıştır. Fakat bunların önemli bir kısmının
1850'lerden sonraki gelişmeler sonucunda kurulduğu söylenebilir.
Hem kaynakların hem de bölgedeki köy sayısının fazlalığı yüzünden bahsi geçen defterlerde köylerle ilgili bütün bilgileri
kullanamasam da köy isimlerinin veriliş sebebi, anlamı, köylerin ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu, köylerde yaşayan aşiretler,
yerleşikler ve göçmenlerin yanı sıra köylerin 1556-1844 tarihleri arasındaki nüfuslarına dair bilgiler verilmiştir. Tahrir, avarız, nüfus ve
temettuat defterlerinin daha detaylı bir şekilde kullanılmasıyla tek tek ele alınan köylere dair ayrıntılı çalışmalar yapılabilir. Hem köyler
hakkında detaylı bilgilerin elde edilmesi hem de istikrarsız bir iskân tarihine sahip olan bölgenin iskân tarihinin detaylı bir şekilde ortaya
konulabilmesi için en azından tarihçi ve coğrafyacılardan oluşan bir ekibin saha çalışması yapması gerekmektedir.
1950'li yıllarda şehirleşmenin hızlanmasıyla büyük şehirlere göçenler, kurdukları köy dernekleri vasıtasıyla köy ve köylüleriyle
ilişkilerini sürdürmektedir. Buralarda çeşitli vesilelerle bir araya gelen insanların ortak konularından biri de hiç şüphesiz doğup
büyüdükleri ve ayrılmak zorunda kaldıkları köylerinin tarihidir. Bu sohbetlerde anlatılanların pek çoğu tarihi hakikate uymayan
rivayetlere dayanır. Bu yüzden benim yıllar önce Yozgat'ın bir köyü olan Çokradan'a dair tarihi kaynaklara dayanarak yazdığım Bozok
Sancağı'nda Köylerin Teşekkülüne Dair Bir Örnek: Çokradan Köyü (2012) isimli makalem köylülerin bazılarınca rivayetlere uymadığı
gerekçesiyle eleştirilmişti. Buna karşılık Çokradan'ın tarihiyle ilgili bu makalemi gören dernek başkanları ve ilgililerden bazıları kendi
köylerinin tarihine dair bilgiler istedi. Yoğunluğum nedeniyle bütün isteklere cevap vermem mümkün olmadı. Ancak zamanla günümüz
Yozgat'ını da içine alan Bozok sancağındaki Türkmenlerle ilgili XVI. Yüzyılda Bozok Türkmenleri (2015) isimli kitabım ve Osmanlı
Anadolu'sunda Bir İskân Hikâyesi: Bozok Sancağı'nda Aşiretler, Köylüler ve Celâlîler (16-19. Yüzyıllar) (2019) isimli makalem
sırasında bölge tarihiyle daha fazla ilgilenmeye başladım. Bu süreçte bölgenin yaklaşık 300-350 yıllık bir dilimindeki yerleşme ve nüfus
özelliklerini aydınlatacak öneme sahip olan 1529, 1542, 1556 ve 1576 tarihli tahrir, 1642 tarihli avarız, 1831 tarihli nüfus ve 1844 tarihli
temettuat defterlerinin bazı kısımlarını yeni yazıya aktardım.
Bu kaynaklardan hareketle Bozok sancağının nüfus ve iskân yapısıyla ilgili gelişmeleri 1529-1576, 1576-1642 ve 1642-1831
tarihleri arasında olmak üzere üç dönem halinde incelemek mümkündür. Bu üç dönemde karşılaşılan manzara özetle şöyledir: 1529-
1542 tarihlerinde tespit edilen nüfusun tamamına yakını konar-göçer olup bu sırada Bozok sancağında sakinlerinin çoğunluğunu
gayrimüslimlerin oluşturduğu sadece 9 köy mevcuttur. Gayrimüslimler haricindeki nüfusun tamamına yakını geçici iskân mahalleri olan
yaylak, kışlak ve mezralarında yaşamaktadır. 1556 tarihine gelindiğinde geçici iskân mahalleri olan yaylak, kışlak ve mezralar köy
olarak kaydedilmiş, dolayısıyla köy sayısı 716'ya çıkmıştır. 1529-1542 tarihlerinde 22.607 nefer olan nüfus ise 1556 senesinde 25.145'e
yükselmiştir. 1576 tarihinde köy sayısı azalarak 716'dan 638'e gerilemiş, buna karşılık nüfus iki misli artarak 25.145 neferden 44.900'aulaşmıştır. 1576 tarihinde 638 olan köy sayısı, Budaközü kazası ve buraya bağlı 58 köyün Bozok'a bağlanmasına rağmen, 1642
tarihinde 559'a nüfus ise 44.9 neferden 4.990'a gerilemiştir. Köy sayısı ve nüfustaki bu değişkenlik devam etmiş, 1642 tarihinde 559
olan köy sayısı 1831'de 733'e nüfus ise 4.99 neferden 52 civarına yükselmiştir. 1831'deki bu değişimde Zile kazasına bağlı
Karahisar-ı Behramşah nahiyesinin ve nahiyeye bağlı 83 köyün Bozok'a bağlanması etkilidir. Yunus Koç'un tespitiyle söylemek
gerekirse; 16 yüzyılın sonlarında kalabalık bir nüfusa sahip olan bölge aynı yüzyılın sonlarına doğru tenhalaşmış, fakat devletin aldığı
tedbirler doğrultusunda 19 yüzyılın başlarında tekrar eski günlerindeki canlılığa kavuşmuştur.
İşte bu çalışmanın ilk bölümünde 1529-1844 tarihleri arasında yaşanan bu gelişmeler ikinci bölümündeyse günümüz Yozgat'ına
bağlı köyler üzerinde durulmuştur. İlk bölümdeki değerlendirmeler her ne kadar Bozok sancağının geneli üzerinden yapılmış olsa da
ikinci bölümde Bozok'a bağlı bütün köylerden ziyade günümüz Yozgat'ına bağlı köyler hakkında bilgi verilmiştir. Dolayısıyla vaktiyle
Bozok sancağına bağlı olan Çorum'un Alaca ve Sungurlu, Kayseri'nin Felahiye, Sivas'ın Gemerek ve Şarkışla ilçelerine bağlı köylere
gerekmedikçe değinilmemiştir. Fakat Tokat sancağının Zile kazası gibi yerlere bağlı olup da sonradan özellikle Aydıncık, Çekerek ve
Kadışehri gibi ilçelere bağlanan köyler üzerinde durulmuştur. Bölgede aynı ismi taşıyan köylerin fazla olması, idari yapının ve köy
isimlerinin sık sık değişmesi gibi sebepler yüzünden tarihi belgelerde tespit edilen köylerden bazılarının günümüzde hangi ilçeye bağlı
olduğu tam olarak tespit edilememiştir. Bu yüzden aynı ismi taşıyan köylere dair bilgiler her birinde tekrar edilmiştir. 1860'lı yıllarda
Kafkas göçmenlerinin yerleştirildiği yirmi civarındaki köyle yine yaklaşık yetmiş civarındaki köye dair bilgilere isimlerinin değişmesi,
sonradan kurulmaları, Yozgat'a sonradan bağlanmaları gibi sebeplerden dolayı ulaşılamamıştır. Fakat bunların önemli bir kısmının
1850'lerden sonraki gelişmeler sonucunda kurulduğu söylenebilir.
Hem kaynakların hem de bölgedeki köy sayısının fazlalığı yüzünden bahsi geçen defterlerde köylerle ilgili bütün bilgileri
kullanamasam da köy isimlerinin veriliş sebebi, anlamı, köylerin ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu, köylerde yaşayan aşiretler,
yerleşikler ve göçmenlerin yanı sıra köylerin 1556-1844 tarihleri arasındaki nüfuslarına dair bilgiler verilmiştir. Tahrir, avarız, nüfus ve
temettuat defterlerinin daha detaylı bir şekilde kullanılmasıyla tek tek ele alınan köylere dair ayrıntılı çalışmalar yapılabilir. Hem köyler
hakkında detaylı bilgilerin elde edilmesi hem de istikrarsız bir iskân tarihine sahip olan bölgenin iskân tarihinin detaylı bir şekilde ortaya
konulabilmesi için en azından tarihçi ve coğrafyacılardan oluşan bir ekibin saha çalışması yapması gerekmektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.