Dilimde Tüy Bitti

Stok Kodu:
9789753482066
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Basım Tarihi:
2006-02-22
Dili:
Türkçe
Kategori:
8,82
9789753482066
374173
Dilimde Tüy Bitti
Dilimde Tüy Bitti
8.82
DİLİMDE TÜY BİTTİ, Sevgi Özel’in Çınar Yayınları’ndan yeni kitabı... O, yıllardır Dil Devriminin yanında yenilenen Türkçeyi savunmak, dilin aldığı yaraları onarmak için çabalayanlardan biri. Onun gibi savaşım verenler de “Dilimizde tüy bitti!..” dese yeri. 1950’den bu yana sözde “milliyetçi muhafazakâr”lar, Atatürk ’ün başlattığı Dil Devrimini hiç sevmediler. Yeni sözcükleri ve bunları kullananları karaladılar. Oysa dünya görüşü, kökeni, inancı ayrı da olsa, laik cumhuriyetin yurttaşları birbirini doğru anlamalıydı. Akıl ve bilim dili olanı sorgulayabilmeliydi. Düşüncesini özgürce söyleyebilmeliydi. Mustafa Kemallerin istediği buydu. Cumhuriyetin yurttaşlarının ortak dille birbirini anlaması, karşıdevrimcileri hep korkuttu. Korkuyu yalanla sarıp sarmaladılar; karanlıkta büyüttüler. Toplumun, özellikle gençlerin Türkçeye güvenini sarstılar. Halkı, Mustafa Kemal’in öncüsü olduğu Türk Devriminden uzaklaştırdılar. Sevgi Özel, yıllardır gerçeği anlatmak için didinip duruyor; “Dilimde Tüy Bitti” diyor. O doğruyu söylemekten bıktı, kimileri doğruları, çarpıtmaktan bıkmıyor. Bakmayın, Sevgi Özel’in “Dilimde Tüy Bitti” demesine… Kitabı okuyunca göreceksiniz; hiç de bıkmış, yorulmuş bir hali yok… Sorumluluğunun bilincinde bir aydın olarak Atatürk’e sesleniyor; “2000’lerin Türkiye’sinde Nece Konuşuluyor? ” diye soruyor. Bütün Türkiye’yi yabancı adlandırma sardı; ama yasayla korunan Harf Devrimi, hiçbir yetkilinin usuna gelmiyor, yabancı adlandırma, “evrensellik, küreselleşme” diye kışkırtılıyor. “Turka”lıktan “nasip”lenenler, “Turka”laşmayı kabullenmişken, İngilizce sözcükler dilimizi zenginleştirir diyenler varken, Türkçeyi aşağılayan çokbilmiş yazarlar “ahkâm” kesip dururken, eğitim kurumları “yaşayan Türkçe”ye “mahkûm”ken, “milliyetçi” büyüklerimiz suspusken... “Höt!” diyecek bir siyasal erkin özlemiyle kavrulmuyor muyuz? Sevgi Özel gibi dilseverler, kuşkusuz ülke ve Türkçe için çalışmayı, savaşımı sürdürecekler. “Halk bunu istiyor” diyerek abuk sabuk, iğrenç, saçma olan ne varsa öne çıkararak tek sözü, tek “canlı performans”ı, tek şarkısıyla “hit”lik “mit”lik sevdasındaki “bit”leri; “Yanlış anlaşıldım” diyerek toplumu yanıltanları kullandıkları dil ele veriyor artık. Ülkemiz ve Türkçemiz “inşallah”la “okey” arasına sıkışmışken “Höt!” diyecek olan,Türk Devriminin ve Türkçenin gücünü kavrayan halk değil midir? Hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi doğru algılamanın ve doğru yaşamanın tek aracı, tek ilacı, dili doğru kullanmak değil midir? Öyleyse ağzımızdan çıkanı kulağımız duysun! Sevgi Özellerin istediği ve beklediği bu; ama istemek ve beklemek yetmiyor. Aydınların dilinde biten tüyleri iyi görmek, nedenini sorgulamak gerekiyor. Sevgi Özel karamsar değil, bir kez daha “Hadi bakalım!” diyor.
DİLİMDE TÜY BİTTİ, Sevgi Özel’in Çınar Yayınları’ndan yeni kitabı... O, yıllardır Dil Devriminin yanında yenilenen Türkçeyi savunmak, dilin aldığı yaraları onarmak için çabalayanlardan biri. Onun gibi savaşım verenler de “Dilimizde tüy bitti!..” dese yeri. 1950’den bu yana sözde “milliyetçi muhafazakâr”lar, Atatürk ’ün başlattığı Dil Devrimini hiç sevmediler. Yeni sözcükleri ve bunları kullananları karaladılar. Oysa dünya görüşü, kökeni, inancı ayrı da olsa, laik cumhuriyetin yurttaşları birbirini doğru anlamalıydı. Akıl ve bilim dili olanı sorgulayabilmeliydi. Düşüncesini özgürce söyleyebilmeliydi. Mustafa Kemallerin istediği buydu. Cumhuriyetin yurttaşlarının ortak dille birbirini anlaması, karşıdevrimcileri hep korkuttu. Korkuyu yalanla sarıp sarmaladılar; karanlıkta büyüttüler. Toplumun, özellikle gençlerin Türkçeye güvenini sarstılar. Halkı, Mustafa Kemal’in öncüsü olduğu Türk Devriminden uzaklaştırdılar. Sevgi Özel, yıllardır gerçeği anlatmak için didinip duruyor; “Dilimde Tüy Bitti” diyor. O doğruyu söylemekten bıktı, kimileri doğruları, çarpıtmaktan bıkmıyor. Bakmayın, Sevgi Özel’in “Dilimde Tüy Bitti” demesine… Kitabı okuyunca göreceksiniz; hiç de bıkmış, yorulmuş bir hali yok… Sorumluluğunun bilincinde bir aydın olarak Atatürk’e sesleniyor; “2000’lerin Türkiye’sinde Nece Konuşuluyor? ” diye soruyor. Bütün Türkiye’yi yabancı adlandırma sardı; ama yasayla korunan Harf Devrimi, hiçbir yetkilinin usuna gelmiyor, yabancı adlandırma, “evrensellik, küreselleşme” diye kışkırtılıyor. “Turka”lıktan “nasip”lenenler, “Turka”laşmayı kabullenmişken, İngilizce sözcükler dilimizi zenginleştirir diyenler varken, Türkçeyi aşağılayan çokbilmiş yazarlar “ahkâm” kesip dururken, eğitim kurumları “yaşayan Türkçe”ye “mahkûm”ken, “milliyetçi” büyüklerimiz suspusken... “Höt!” diyecek bir siyasal erkin özlemiyle kavrulmuyor muyuz? Sevgi Özel gibi dilseverler, kuşkusuz ülke ve Türkçe için çalışmayı, savaşımı sürdürecekler. “Halk bunu istiyor” diyerek abuk sabuk, iğrenç, saçma olan ne varsa öne çıkararak tek sözü, tek “canlı performans”ı, tek şarkısıyla “hit”lik “mit”lik sevdasındaki “bit”leri; “Yanlış anlaşıldım” diyerek toplumu yanıltanları kullandıkları dil ele veriyor artık. Ülkemiz ve Türkçemiz “inşallah”la “okey” arasına sıkışmışken “Höt!” diyecek olan,Türk Devriminin ve Türkçenin gücünü kavrayan halk değil midir? Hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi doğru algılamanın ve doğru yaşamanın tek aracı, tek ilacı, dili doğru kullanmak değil midir? Öyleyse ağzımızdan çıkanı kulağımız duysun! Sevgi Özellerin istediği ve beklediği bu; ama istemek ve beklemek yetmiyor. Aydınların dilinde biten tüyleri iyi görmek, nedenini sorgulamak gerekiyor. Sevgi Özel karamsar değil, bir kez daha “Hadi bakalım!” diyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat