Divan-ı İlahiyat Geredeli Mustafa Rumi Şabani

Stok Kodu:
9786058669338
Boyut:
170-240-0
Sayfa Sayısı:
202
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-02-26
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
11,80
9786058669338
409364
Divan-ı İlahiyat Geredeli Mustafa Rumi Şabani
Divan-ı İlahiyat Geredeli Mustafa Rumi Şabani
11.80
Divanı'nı yayımladığımız Şeyh Mustafa Rûmî Efendi, Halvetî/Şabânî şeyhlerinden Geredeli Aziz lakabıyla tasavvuf tarihine geçmiş olan Şeyh Halîl Efendi'nin küçük oğludur. Geredeli Aziz ailesi, aile kökeninin Gerede ilçesi olması itibariyle Geredeliler olarak bilinirler. Şeyh Mustafa Rûmî'nin babası Şeyh Halîl Efendi, Halvetîlik'in Cemaliyye ana kolundan şubelenmiş Şabâniyye kolunun Nasuhiyye ve Çerkeşiyye silsilesinden yetişerek, adıyla anılan Halîliyye kolunu kurmuştur. Hakkındaki yazılı bilgilerin az olmasına karşılık, intisabı dolayısıyla ve üstadlarının şöhreti itibariyle silsile-nâmelerde ve tarikat kültüründe adından sıkça söz edilmektedir. Nitekim Şeyhi Çerkeşî Mustafa Efendi'nin, dönemin Padişahı Sultan II. Mahmud'un isteği üzerine yazdığı "Risale fî-Tahkîki't-Tasavvuf" başlıklı fetvayı içeren eseri, bu vesileyle hatırlanmalıdır. Şeyh Halîl Efendi Gerede'de 1785 (1200) tarihinde doğmuş ve yine aynı yerde 1843 (1259) tarihinde vefat etmiştir. Oğlu Mustafa Rûmî'nin, Divanında, babası için yazdığı "Sultan Halîlü'l-Halvetî" redifli şiir (bkz. şiir 225) ile bir Mersiyyesinden (bkz.şiir 28) öğrendiğimize göre, otuz altı yıl müddetle irşad görevinde bulunmuştur. Onun hakkında Sefîne-i Evliyâ'da bulunan bilgiler önemlidir: "Geredelidir ve Gerede'de medfûndur. Terceme-i hâli buraca malûm değildir. Hikâye olunduğuna göre şöhret-i şâyia-i reşâdetine binâen Sultân Mahmûd-ı sânî müşârünileyhi Dersaâdet'e da'vet etmiş, o da, da'vete icâbet eylemiştir. Esasen ümmî oldukları halde "İnneme'l-a'mâlü bi'n-ni'yât" hadis-i şerifine verdiği ârifane zengin ma'nâlar Sultan'ın ve İstanbul ulemâsının hayretlerini celbetmiş; fevkalade takdir ve hürmet görmüştür. Tesis ettiği şubeye "Halîliyye-i Şa'baniyye" derler." Kendisinden teselsül eden Bolulu Şeyh Ömer Fuâdî-i Sânî ise İstanbul'da şöhret bulmuştur. Diğer meşhur halifesi ise Safranbolu Yazıköylü şeyh Hacı Emin Efendi'dir. Fakr u fenâ zümresi halvetî dervîşleri Medhe sezâ cümlesi halvetî dervîşleri Şâh-ı 'aşkın kulları hizmeti makbûlleri Dost bâğçesi gülleri halvetî dervîşleri Halka-i zikre girer tenleri 'üryân eder Aşk ile devrân eder halvetî dervîşleri Cennetdir halvetleri hikmet söyler dilleri Halleder müşkilleri halvetî dervîşleri Fenâdan fenâ olur cümleden nihân olur Gizlice sultân olur halvetî dervîşleri Halvetlere üşenler nefsile güreşenler Hak için sevişenler halvetî dervîşleri Pîr yedinden kevseri içenlerdir ekseri Mehdî Sultân Askerî halvetî dervîşleri Dostuna yeksân olur düşmana sultân olur Sâhib-i iz'ân olur halvetî dervîşleri Şeyh Mustafâ tenbel ol huzuru dergâhda bul Her biri Hakk'a makbûl halvetî dervîşleri
Divanı'nı yayımladığımız Şeyh Mustafa Rûmî Efendi, Halvetî/Şabânî şeyhlerinden Geredeli Aziz lakabıyla tasavvuf tarihine geçmiş olan Şeyh Halîl Efendi'nin küçük oğludur. Geredeli Aziz ailesi, aile kökeninin Gerede ilçesi olması itibariyle Geredeliler olarak bilinirler. Şeyh Mustafa Rûmî'nin babası Şeyh Halîl Efendi, Halvetîlik'in Cemaliyye ana kolundan şubelenmiş Şabâniyye kolunun Nasuhiyye ve Çerkeşiyye silsilesinden yetişerek, adıyla anılan Halîliyye kolunu kurmuştur. Hakkındaki yazılı bilgilerin az olmasına karşılık, intisabı dolayısıyla ve üstadlarının şöhreti itibariyle silsile-nâmelerde ve tarikat kültüründe adından sıkça söz edilmektedir. Nitekim Şeyhi Çerkeşî Mustafa Efendi'nin, dönemin Padişahı Sultan II. Mahmud'un isteği üzerine yazdığı "Risale fî-Tahkîki't-Tasavvuf" başlıklı fetvayı içeren eseri, bu vesileyle hatırlanmalıdır. Şeyh Halîl Efendi Gerede'de 1785 (1200) tarihinde doğmuş ve yine aynı yerde 1843 (1259) tarihinde vefat etmiştir. Oğlu Mustafa Rûmî'nin, Divanında, babası için yazdığı "Sultan Halîlü'l-Halvetî" redifli şiir (bkz. şiir 225) ile bir Mersiyyesinden (bkz.şiir 28) öğrendiğimize göre, otuz altı yıl müddetle irşad görevinde bulunmuştur. Onun hakkında Sefîne-i Evliyâ'da bulunan bilgiler önemlidir: "Geredelidir ve Gerede'de medfûndur. Terceme-i hâli buraca malûm değildir. Hikâye olunduğuna göre şöhret-i şâyia-i reşâdetine binâen Sultân Mahmûd-ı sânî müşârünileyhi Dersaâdet'e da'vet etmiş, o da, da'vete icâbet eylemiştir. Esasen ümmî oldukları halde "İnneme'l-a'mâlü bi'n-ni'yât" hadis-i şerifine verdiği ârifane zengin ma'nâlar Sultan'ın ve İstanbul ulemâsının hayretlerini celbetmiş; fevkalade takdir ve hürmet görmüştür. Tesis ettiği şubeye "Halîliyye-i Şa'baniyye" derler." Kendisinden teselsül eden Bolulu Şeyh Ömer Fuâdî-i Sânî ise İstanbul'da şöhret bulmuştur. Diğer meşhur halifesi ise Safranbolu Yazıköylü şeyh Hacı Emin Efendi'dir. Fakr u fenâ zümresi halvetî dervîşleri Medhe sezâ cümlesi halvetî dervîşleri Şâh-ı 'aşkın kulları hizmeti makbûlleri Dost bâğçesi gülleri halvetî dervîşleri Halka-i zikre girer tenleri 'üryân eder Aşk ile devrân eder halvetî dervîşleri Cennetdir halvetleri hikmet söyler dilleri Halleder müşkilleri halvetî dervîşleri Fenâdan fenâ olur cümleden nihân olur Gizlice sultân olur halvetî dervîşleri Halvetlere üşenler nefsile güreşenler Hak için sevişenler halvetî dervîşleri Pîr yedinden kevseri içenlerdir ekseri Mehdî Sultân Askerî halvetî dervîşleri Dostuna yeksân olur düşmana sultân olur Sâhib-i iz'ân olur halvetî dervîşleri Şeyh Mustafâ tenbel ol huzuru dergâhda bul Her biri Hakk'a makbûl halvetî dervîşleri
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat