Doğu-Batı İkileminde Atüt ve Politik Marksizm

Stok Kodu:
9786052604106
Boyut:
135-195-
Sayfa Sayısı:
304
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-12-13
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
12,01
9786052604106
826368
Doğu-Batı İkileminde Atüt ve Politik Marksizm
Doğu-Batı İkileminde Atüt ve Politik Marksizm
12.01
“Doğu-Batı İkileminde ATÜT ve Politik Marksizm” başlıklı kitapta, yazarın, “kültür savaşımı” tezlerine alternatif bir yaklaşım arayışıyla Marksist tezleri ve Marksizm içerisindeki tartışmaları araştırmaya yöneldiği izlenmektedir. Cumhuriyet tarihinin, 2000'lerin başından itibaren egemen olan merkez-çevre teorisinin ötesinde nasıl anlaşılabileceği sorunsalının, yazarı, burjuva devrim teorilerini uluslararası ölçekte, karşılaştırmalı bir şekilde araştırmaya ittiği anlaşılmaktadır. Temelde, Doğu'da Batı'daki gibi “burjuva devrimlerinin” olup olamayacağını sorgulayan ATÜT tartışmaları; farklı ülkelerde, aydınların içerisinde yaşadıkları toplumu ve ülkeyi daha ileriye götürebileceklerine yönelik duydukları inancın görece olarak daha yüksek olduğu 80 öncesi dönemde, toplumların nasıl değişebileceği sorunsalı çerçevesinde canlanmıştı. Yazara göre, her ne kadar sınıfsal bakış açısıyla yaklaşsa da, ATÜT tezleri, Doğu ve Batı'yı kendi içinde ayrıştırmakta yetersiz kalmış ve ikisini yekpare bütünler olarak ele almıştı. Doğu'nun nasıl kalkınacağı ve Batı'ya yetişip geçebileceği sorunu az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin değişmez gündemlerinden biri olagelmiştir. Doğu-Batı tartışmalarında, Doğu'nun Batı'ya benzeyip benzemediğiyle ya da hangisinin daha üstün olduğuyla ilgili çeşitli cevaplar verilmiş ancak Batı'nın ne derece yekpare olduğu sorusu yeteri kadar gündeme gelmemişti. Politik Marksistler, bu önemli probleme parmak basarak, genel olarak Batı'nın, özel olarak İngiltere ve Fransa'nın çok farklı gelişim çizgilerinin olduğuna dikkat çekmişlerdi. Bu noktada, yazar, politik Marksist tezlerin, Doğu-Batı tartışmaları bağlamında, ATÜT'e bir alternatif olup olamayacağını tartışır. Ancak değinilmesi gereken başka bir teori daha vardı: Eşitsiz ve bileşik gelişme. 1905 Rus Devrimi sürecinde ortaya çıkan fakat zaman içerisinde çok farklı şekillerde yorumlanan eşitsiz ve bileşik gelişme, SSCB ve Çin'de “resmi ideoloji” tarafından kabul gören tarihyazımı yaklaşımıydı ve ATÜT bu ülkelerde, eşitsiz ve bileşik gelişme teorisine dayanarak yasaklanmış ya da göz ardı edilmişti. Politik Marksistler ise, eşitsiz ve bileşik gelişme teorisini, toptancı bir yaklaşımla, liberal burjuva devrim teorisinin bir türevi olarak görüp, yok saymışlardı. “Doğu-Batı İkilimde ATÜT ve Politik Marksizm” adlı eser; yapısalcılıktan İngiliz Marksist tarihçilere, bağımlılık/dünya sistemi okulundan ortodoks Marksizme, yoğun bir siyasi tarih ve siyaset bilimi tartışması üzerinden, karşılaştırmalı tarihle ilgili yöntemsel sorunları ve bu sorunlara kaynak teşkil eden şiddetli politik mücadeleleri resmetmeye ve Doğu-Batı tartışmalarının medeniyet savaşları çerçevesinden sınıfsal bakış açısına dayalı yaklaşımlara evrilebilmesi için farklı bir zemin sunmaya çalışmaktadır.
“Doğu-Batı İkileminde ATÜT ve Politik Marksizm” başlıklı kitapta, yazarın, “kültür savaşımı” tezlerine alternatif bir yaklaşım arayışıyla Marksist tezleri ve Marksizm içerisindeki tartışmaları araştırmaya yöneldiği izlenmektedir. Cumhuriyet tarihinin, 2000'lerin başından itibaren egemen olan merkez-çevre teorisinin ötesinde nasıl anlaşılabileceği sorunsalının, yazarı, burjuva devrim teorilerini uluslararası ölçekte, karşılaştırmalı bir şekilde araştırmaya ittiği anlaşılmaktadır. Temelde, Doğu'da Batı'daki gibi “burjuva devrimlerinin” olup olamayacağını sorgulayan ATÜT tartışmaları; farklı ülkelerde, aydınların içerisinde yaşadıkları toplumu ve ülkeyi daha ileriye götürebileceklerine yönelik duydukları inancın görece olarak daha yüksek olduğu 80 öncesi dönemde, toplumların nasıl değişebileceği sorunsalı çerçevesinde canlanmıştı. Yazara göre, her ne kadar sınıfsal bakış açısıyla yaklaşsa da, ATÜT tezleri, Doğu ve Batı'yı kendi içinde ayrıştırmakta yetersiz kalmış ve ikisini yekpare bütünler olarak ele almıştı. Doğu'nun nasıl kalkınacağı ve Batı'ya yetişip geçebileceği sorunu az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin değişmez gündemlerinden biri olagelmiştir. Doğu-Batı tartışmalarında, Doğu'nun Batı'ya benzeyip benzemediğiyle ya da hangisinin daha üstün olduğuyla ilgili çeşitli cevaplar verilmiş ancak Batı'nın ne derece yekpare olduğu sorusu yeteri kadar gündeme gelmemişti. Politik Marksistler, bu önemli probleme parmak basarak, genel olarak Batı'nın, özel olarak İngiltere ve Fransa'nın çok farklı gelişim çizgilerinin olduğuna dikkat çekmişlerdi. Bu noktada, yazar, politik Marksist tezlerin, Doğu-Batı tartışmaları bağlamında, ATÜT'e bir alternatif olup olamayacağını tartışır. Ancak değinilmesi gereken başka bir teori daha vardı: Eşitsiz ve bileşik gelişme. 1905 Rus Devrimi sürecinde ortaya çıkan fakat zaman içerisinde çok farklı şekillerde yorumlanan eşitsiz ve bileşik gelişme, SSCB ve Çin'de “resmi ideoloji” tarafından kabul gören tarihyazımı yaklaşımıydı ve ATÜT bu ülkelerde, eşitsiz ve bileşik gelişme teorisine dayanarak yasaklanmış ya da göz ardı edilmişti. Politik Marksistler ise, eşitsiz ve bileşik gelişme teorisini, toptancı bir yaklaşımla, liberal burjuva devrim teorisinin bir türevi olarak görüp, yok saymışlardı. “Doğu-Batı İkilimde ATÜT ve Politik Marksizm” adlı eser; yapısalcılıktan İngiliz Marksist tarihçilere, bağımlılık/dünya sistemi okulundan ortodoks Marksizme, yoğun bir siyasi tarih ve siyaset bilimi tartışması üzerinden, karşılaştırmalı tarihle ilgili yöntemsel sorunları ve bu sorunlara kaynak teşkil eden şiddetli politik mücadeleleri resmetmeye ve Doğu-Batı tartışmalarının medeniyet savaşları çerçevesinden sınıfsal bakış açısına dayalı yaklaşımlara evrilebilmesi için farklı bir zemin sunmaya çalışmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat