9786253930905
824247
https://www.hesapli24.com/ekonomi-yalan-soyler-mi-kendiyle-celisen-iktisat
Ekonomi Yalan Söyler mi? ;Kendiyle Çelişen İktisat
10.05
Birçoğumuz, TÜİK enflasyon rakamlarını açıkladığında açıklamanın bizim yaşamımızla, gerçeklerimizle uzaktan yakından ilgisinin olmadığını biliriz. Bununla beraber açıklanan bu rakamlar, iktisat bilimi açısından doğru rakamlardır. Ya da işsizlik rakamlarının beklenenden çok düşük çıktığı ülkemizde gerçekten de rakamlar, açıklanan seviyede olsa da bu rakamların içinde iş bulamayıp yılarak iş aramaktan vazgeçenlerin olmadığından birçoğumuz bihaberiz. İhracatımız rekor seviyelere çıktı denildiğinde seviniriz ama ithalatımızın bunun çok daha üzerinde olduğunu es geçeriz. Ekonomiyi devamlı büyüterek işsizliğin azalacağını, yatırımların artacağını, cari açığın düşeceğini düşünürüz de bunların gerçekleşmediğini gördüğümüz hâlde büyümenin büyüsü ile görmezden geliriz. Büyümemizle gururlanırız ama büyümenin kaynaklarına fazla da bakmayız. İşimize geldiği gibi hesaplama yöntemlerini, ürün sepetlerini değiştirir ve sihirli değnek değmişçesine ekonomiyi toz pembeye çeviririz.
İşte bu kitap, bu olaylar silsilesinin neticesinde kaleme alındı. Bu kitap; ekonomi biliminde çelişki ve çeşitliliği, iktisadi düşüncelerin evrimini ve bu düşüncelerin toplumları nasıl şekillendirdiğini inceleyerek okuyucuya, ekonominin kendi içindeki çatışmaları ve paradoksları daha iyi anlama olanağı sunmayı amaçlamaktadır. Böylece “Ekonomi, aynı konuda farklı görüşleri savunan kişilerin Nobel ödülü kazandığı tek bilim dalıdır.” sözünün gerçekliğini de gözler önüne sermektedir.
Birçoğumuz, TÜİK enflasyon rakamlarını açıkladığında açıklamanın bizim yaşamımızla, gerçeklerimizle uzaktan yakından ilgisinin olmadığını biliriz. Bununla beraber açıklanan bu rakamlar, iktisat bilimi açısından doğru rakamlardır. Ya da işsizlik rakamlarının beklenenden çok düşük çıktığı ülkemizde gerçekten de rakamlar, açıklanan seviyede olsa da bu rakamların içinde iş bulamayıp yılarak iş aramaktan vazgeçenlerin olmadığından birçoğumuz bihaberiz. İhracatımız rekor seviyelere çıktı denildiğinde seviniriz ama ithalatımızın bunun çok daha üzerinde olduğunu es geçeriz. Ekonomiyi devamlı büyüterek işsizliğin azalacağını, yatırımların artacağını, cari açığın düşeceğini düşünürüz de bunların gerçekleşmediğini gördüğümüz hâlde büyümenin büyüsü ile görmezden geliriz. Büyümemizle gururlanırız ama büyümenin kaynaklarına fazla da bakmayız. İşimize geldiği gibi hesaplama yöntemlerini, ürün sepetlerini değiştirir ve sihirli değnek değmişçesine ekonomiyi toz pembeye çeviririz.
İşte bu kitap, bu olaylar silsilesinin neticesinde kaleme alındı. Bu kitap; ekonomi biliminde çelişki ve çeşitliliği, iktisadi düşüncelerin evrimini ve bu düşüncelerin toplumları nasıl şekillendirdiğini inceleyerek okuyucuya, ekonominin kendi içindeki çatışmaları ve paradoksları daha iyi anlama olanağı sunmayı amaçlamaktadır. Böylece “Ekonomi, aynı konuda farklı görüşleri savunan kişilerin Nobel ödülü kazandığı tek bilim dalıdır.” sözünün gerçekliğini de gözler önüne sermektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.