Üçüncü cildin konusu, Tek Tanrıcılığa yeni bir yaklaşım tarzı olan “Yaratıcı Tanrı” fikridir. Ezoterizmin Var Eden Tanrısı bırakılmış, yerine her şeyi yoktan var eden “Yaratıcı Tanrı” konulmuştur. Ancak Semavi Dinler olarak adlandırılan bu yeni dinlerin her üçü de başlangıçta ezoterik bir yapıya dayanmaktadır.
Yahudiliğin kurucusu Musa bir Osiris rahibidir. Hıristiyanlığın kurucusu İsa bir Esseni'dir ve Müslümanlığın kurucusu Muhammed de bir Hanif Din inanırıdır. Her üçü de birer inisiyedir. Ancak her üç semavi dinin de akıbeti aynı olmuş, kuruluşlarından bir süre sonra ezoterizm ortadan kaldırılmaya ve egzoterizm hâkim kılınmaya çalışılmıştır. Üçüncü cilt, ezoterizm ile egzoterizm arasındaki mücadeleler tarihidir.
Musa, İbrahim'in dini ile Atlantıs Osiris'in dinini uzlaştırmaya çalışmış, İsa Kabbalacılık ile kadim Mu dinini bağdaştırmış, Muhammed de İbrahim'in Hanif dininde reform yapmıştır. Ancak her üçünün de inançları, bir süre sonra kendi takipçileri tarafından yozlaştırılmış ve yolundan saptırılmıştır.
Üçüncü cildin konusu, Tek Tanrıcılığa yeni bir yaklaşım tarzı olan “Yaratıcı Tanrı” fikridir. Ezoterizmin Var Eden Tanrısı bırakılmış, yerine her şeyi yoktan var eden “Yaratıcı Tanrı” konulmuştur. Ancak Semavi Dinler olarak adlandırılan bu yeni dinlerin her üçü de başlangıçta ezoterik bir yapıya dayanmaktadır.
Yahudiliğin kurucusu Musa bir Osiris rahibidir. Hıristiyanlığın kurucusu İsa bir Esseni'dir ve Müslümanlığın kurucusu Muhammed de bir Hanif Din inanırıdır. Her üçü de birer inisiyedir. Ancak her üç semavi dinin de akıbeti aynı olmuş, kuruluşlarından bir süre sonra ezoterizm ortadan kaldırılmaya ve egzoterizm hâkim kılınmaya çalışılmıştır. Üçüncü cilt, ezoterizm ile egzoterizm arasındaki mücadeleler tarihidir.
Musa, İbrahim'in dini ile Atlantıs Osiris'in dinini uzlaştırmaya çalışmış, İsa Kabbalacılık ile kadim Mu dinini bağdaştırmış, Muhammed de İbrahim'in Hanif dininde reform yapmıştır. Ancak her üçünün de inançları, bir süre sonra kendi takipçileri tarafından yozlaştırılmış ve yolundan saptırılmıştır.