9786057654526
558160
https://www.hesapli24.com/hayma-ana
Hayma Ana
10.49
Otlak yerlerde dura dura, en sonunda karşıda görünen büyük dağa ulaştılar.
Bu dağa, Horasan'daki Aladağ'a benzeterek ‘Ala Dağ' adını verdiler. Ala
Dağın zirvelerinden taa aşağılardaki göl göründü. Bu masmavi gölün
arkalarında ise varıp yurt tutacakları yer olan Ahlat vardı.
Sultan Tuğrul'un kardeşi Çağrı Beğ'in oğlu Alparslan'ın ayak bastığı mekân
Ahlat..
Malazgirt Savaşında şehit olan askerleri bağrına basan Ahlat.
Alparslan'ın'İslam'ın kubbesi' diyerek ad verdiği şehir, Ahlat.
Selçuklu'nun Anadolu'daki ilk şehri, Ahlat.
Çevresini, yerin kazığı olarak büyük dağların kuşattığı Ahlat.
Ala Dağ, Süphan dağlarının başında kar eksilmeyen Ahlat
Süleyman atlılarıyla birlikte dağın yamaçlarından, uzaktan uzağa seyretti.
Ellerini uzattı: "Ana toprağımız uzaklarda kalsa da, bu görünen kale, bizim
gelecekteki Oğuz yurdumuz olacaktır. Bu topraklarda atlarımızın ayak
basmadığı yer kalmayacak. Kuş uçmayan dağlardan bizim atlarımız kanat
takıp uçarlar. Duru sulu içitlerden, su seçer içeriz. Yemyeşil otlaklarında
sürülerimiz yayılır. Büyük büyük ağaçlarına kurduğumuz salıncaklarda
bizim bebeklerimiz yatarlar. Gökte uçan turnalarımız ‘sever yâr'dan haber
getirirler. Çadır kurarız, çadır diktiğimiz yere oba, kale kurarız. Yurt tutarız,
yurt tuttuğumuz yeri vatan ederiz. Vatan dediğimiz yer için de başımızı
kurban ederiz.
Bu, bizim Oğuz'dan gelen andımızdır, yiğitler!"
Otlak yerlerde dura dura, en sonunda karşıda görünen büyük dağa ulaştılar.
Bu dağa, Horasan'daki Aladağ'a benzeterek ‘Ala Dağ' adını verdiler. Ala
Dağın zirvelerinden taa aşağılardaki göl göründü. Bu masmavi gölün
arkalarında ise varıp yurt tutacakları yer olan Ahlat vardı.
Sultan Tuğrul'un kardeşi Çağrı Beğ'in oğlu Alparslan'ın ayak bastığı mekân
Ahlat..
Malazgirt Savaşında şehit olan askerleri bağrına basan Ahlat.
Alparslan'ın'İslam'ın kubbesi' diyerek ad verdiği şehir, Ahlat.
Selçuklu'nun Anadolu'daki ilk şehri, Ahlat.
Çevresini, yerin kazığı olarak büyük dağların kuşattığı Ahlat.
Ala Dağ, Süphan dağlarının başında kar eksilmeyen Ahlat
Süleyman atlılarıyla birlikte dağın yamaçlarından, uzaktan uzağa seyretti.
Ellerini uzattı: "Ana toprağımız uzaklarda kalsa da, bu görünen kale, bizim
gelecekteki Oğuz yurdumuz olacaktır. Bu topraklarda atlarımızın ayak
basmadığı yer kalmayacak. Kuş uçmayan dağlardan bizim atlarımız kanat
takıp uçarlar. Duru sulu içitlerden, su seçer içeriz. Yemyeşil otlaklarında
sürülerimiz yayılır. Büyük büyük ağaçlarına kurduğumuz salıncaklarda
bizim bebeklerimiz yatarlar. Gökte uçan turnalarımız ‘sever yâr'dan haber
getirirler. Çadır kurarız, çadır diktiğimiz yere oba, kale kurarız. Yurt tutarız,
yurt tuttuğumuz yeri vatan ederiz. Vatan dediğimiz yer için de başımızı
kurban ederiz.
Bu, bizim Oğuz'dan gelen andımızdır, yiğitler!"
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.