9786256789579
819032
https://www.hesapli24.com/herkes-nerede
Herkes Nerede?
8.71
Dünya çocuklara göre değildi! Çocukların dünyası, evrenin keşfedilmemiş
en güzel gezegeniydi. Çocuklarla arasının oldum olası iyi olmasını da
içindeki çocukla olan çok uzun süreli ahenkli geçimine bağlıyordu ama
içindeki çocuk büyümüştü. Eksilen takvim yapraklarıyla değil,
yaşanmışlıkların çarpımıyla.
Çocukluğunun ayaz günlerinde ve ilk gençliğinin tenha gecelerinde içinde
yankılanan iyimser fısıltılar onun sesiydi. Çok gürültülü ve gerilimli evin
atmosferinden odasına kaçmayı ve kitaplara sığınmayı hep o öğütlemişti.
Bu prag-matik öğreti, boşluklarda tutunmasını sağlamıştı. Emindi ki
zedelenmiş ve kanatları kırılmış ruhunu, içindeki yaşlı çocuk maharetle
onarmıştı.
Sayesinde üşümüyordu. Hücreyi andıran odası yeşermişti. Her gece
yıldızlara bakarak uyuyordu artık. Günaşırı pencere pervazlarına
güvercinler konuyordu. İyi hissediyordu. İyi olan her şeyi hissedebiliyordu.
Hissetmenin rengi neydi bilmiyordu ama muhtemelen mavi olmalıydı. Dış
dünyaya ait mavilere öylesine bakmıyordu, görüyordu. Mavinin iki yüz elli
altı tonunu görebiliyordu. Sonsuzluk vardı mavide. Canlılık ve umut vardı.
Mavi bir renk değildi, çok daha fazlasıydı.
Dünya çocuklara göre değildi! Çocukların dünyası, evrenin keşfedilmemiş
en güzel gezegeniydi. Çocuklarla arasının oldum olası iyi olmasını da
içindeki çocukla olan çok uzun süreli ahenkli geçimine bağlıyordu ama
içindeki çocuk büyümüştü. Eksilen takvim yapraklarıyla değil,
yaşanmışlıkların çarpımıyla.
Çocukluğunun ayaz günlerinde ve ilk gençliğinin tenha gecelerinde içinde
yankılanan iyimser fısıltılar onun sesiydi. Çok gürültülü ve gerilimli evin
atmosferinden odasına kaçmayı ve kitaplara sığınmayı hep o öğütlemişti.
Bu prag-matik öğreti, boşluklarda tutunmasını sağlamıştı. Emindi ki
zedelenmiş ve kanatları kırılmış ruhunu, içindeki yaşlı çocuk maharetle
onarmıştı.
Sayesinde üşümüyordu. Hücreyi andıran odası yeşermişti. Her gece
yıldızlara bakarak uyuyordu artık. Günaşırı pencere pervazlarına
güvercinler konuyordu. İyi hissediyordu. İyi olan her şeyi hissedebiliyordu.
Hissetmenin rengi neydi bilmiyordu ama muhtemelen mavi olmalıydı. Dış
dünyaya ait mavilere öylesine bakmıyordu, görüyordu. Mavinin iki yüz elli
altı tonunu görebiliyordu. Sonsuzluk vardı mavide. Canlılık ve umut vardı.
Mavi bir renk değildi, çok daha fazlasıydı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.