Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi

Stok Kodu:
9786051462745
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
576
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-02-01
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
12,99
9786051462745
432397
Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi
Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi
12.99
Cezalar Sistemi Erteleme Kurumu Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi (Geri Bırakılması) Kurumu Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi Kararı, Şartları, Sonuçları Suçlulukla mücadelede hapis cezasına başvurmanın son çare (ultima ratio) olması gerektiği, bu bağlamda özellikle küçükler ve ilk defa suç işleyen veya ıslahı mümkün görülen kişileri hapsetmek yerine onlara bir şans daha vererek iyileştirmeye ve toplumla bütünleştirmeye çalışmak, kısacası erteleme (tecil) kurumu çağdaş ceza hukukunda insancıl bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Gerçekten, faili belirli bir süreyle denetim (gözetim) altında tutarak bu dönem içinde göstereceği iyi hâle bağlı olarak hakkında ceza muhakemesi yürütülmesini veya cezanın infazını erteleyip yeniden suça yönelmemesini sağlama düşüncesine dayanan erteleme kurumunun günümüz ceza siyasetinin vazgeçilmez bir parçası hâline geldiği kuşkusuzdur. Ceza muhakemesinin farklı aşamalarında başvurulan erteleme esasına dayanan hükmün ertelenmesi kurumunun karşılaştırmalı hukuk ve Türk Ceza Adalet Sistemindeki amaçları, yeri, uygulanması ile sonuçlarının araştırılması bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Ceza Adalet Sistemimizdeki kısa geçmişine rağmen, 2008 yılında gerçekleşen kanun değişikliği sonrasında, hükmün açıklanmasının ertelenmesi kurumunun uygulama alanının oldukça genişlediği; 2012 yılında ceza mahkemelerinde karara bağlanan 4. 442. 282 dava dosyasından 697. 662sinde hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararı verildiği dikkat çekicidir. Bu bağlamda, böylesine yaygın bir uygulama oranına sahip olmasına karşın, Ülkemiz yönünden henüz çok genç denilebilecek olan ve bilimsel nitelikte sınırlı sayıda çalışmaya konu oluşturmuş bulunan hükmün ertelenmesi kurumunun tüm yönleriyle irdelenmesi ve tartışmaya açılmasının kurumun uygulanmasından beklenen yararın elde edilmesine katkı sağlayacağı inancı bu konuda çalışma yapılmasında temel etken olmuştur. Çalışmamız, iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, erteleme ve özelinde hükmün ertelenmesi kurumunun kavramsal, mantıksal ve tarihsel çerçevesi ortaya konulmuştur. İkinci bölümde ise, kurumsal çerçeve, hükmün açıklanmasının ertelenmesinin şartları, hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararı ile sonuçları irdelenmiştir. Bu bağlamda, söz edilen kararın etkileri, denetimi, kuruma ilişkin normların zaman bakımından uygulanmasına da yer verilmiştir. Çalışmamızda tercih edilen terminolojiyi şimdiden belirtmeliyiz. Şöyle ki, söz edilen kurum bir erteleme türü olup, gerçekte mahkûmiyet hükmünün hukuki sonuç doğurmasının ertelenmesinden başka bir şey değildir. Gerçekten, anlam yönünden erteleme kavramını karşılamayan, toplum tarafından anlaşılamayan, kurumun kapsamı ile içeriğini ifade etmekte de problemler doğurmaya sebep olabilecek ve nihayet Ceza Adalet Sistemimizdeki diğer erteleme türleriyle de uyumsuzluğa yol açan -hükmün açıklanmasının geri bırakılması- teriminin tercih edilmesinin yerinde olmadığı kanaatindeyiz. Belirttiğimiz düşüncelerden hareketle, hem dilimize yerleşmiş bir Türkçe sözcük olması, hem de hukuksal bir kurumun adı olması ve CMKnın 231. maddesinde yer verilen kurumun niteliği itibariyle bir erteleme türü olması sebebiyle, anılan kurumu ifade etmek için ertelenme teriminin daha uygun olduğu düşüncesindeyiz. Bu bağlamda, açıkladığımız gerekçelerle, Dünyada farklı örnekleri bulunan söz edilen kurumun genel adını ifade etmek üzere -hükmün ertelenmesi- terimi kullanılırken; anılan kurumun Ülkemizde benimsenmiş şeklini belirtmek üzere ise -hükmün açıklanmasının ertelenmesi- terimine yer vereceğiz. Söz edilen kuruma ilişkin normların ceza muhakemesini doğrudan etkileyen yönü dikkate alındığında, adeta -canlı bir varlık- olduğu düşüncesiyle, kuruma ilişkin normlar ve mahkeme kararları analitik bir yaklaşımla incelenmiştir. Mahkeme kararlarının ele alınmasının uygulamaya yön verebilmek ve yeni tartışmaları açmak adına yarar getireceği düşüncesiyle karar değerlendirmelerine sıklıkla yer verilmiştir. Bu anlamda, hükmün ertelenmesi kurumundan beklenen faydaların azami düzeyde elde edilmesine yönelik olarak gerek mahkemelerin uygulamasına ilişkin gerekse yapılması gereken normatif düzenlemeler boyutunda somut öneriler ortaya konularak kurumun irdelenip tartışılmasının suçlulukla mücadele adına yararlı olacağına inanıyoruz.
Cezalar Sistemi Erteleme Kurumu Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi (Geri Bırakılması) Kurumu Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi Kararı, Şartları, Sonuçları Suçlulukla mücadelede hapis cezasına başvurmanın son çare (ultima ratio) olması gerektiği, bu bağlamda özellikle küçükler ve ilk defa suç işleyen veya ıslahı mümkün görülen kişileri hapsetmek yerine onlara bir şans daha vererek iyileştirmeye ve toplumla bütünleştirmeye çalışmak, kısacası erteleme (tecil) kurumu çağdaş ceza hukukunda insancıl bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Gerçekten, faili belirli bir süreyle denetim (gözetim) altında tutarak bu dönem içinde göstereceği iyi hâle bağlı olarak hakkında ceza muhakemesi yürütülmesini veya cezanın infazını erteleyip yeniden suça yönelmemesini sağlama düşüncesine dayanan erteleme kurumunun günümüz ceza siyasetinin vazgeçilmez bir parçası hâline geldiği kuşkusuzdur. Ceza muhakemesinin farklı aşamalarında başvurulan erteleme esasına dayanan hükmün ertelenmesi kurumunun karşılaştırmalı hukuk ve Türk Ceza Adalet Sistemindeki amaçları, yeri, uygulanması ile sonuçlarının araştırılması bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Ceza Adalet Sistemimizdeki kısa geçmişine rağmen, 2008 yılında gerçekleşen kanun değişikliği sonrasında, hükmün açıklanmasının ertelenmesi kurumunun uygulama alanının oldukça genişlediği; 2012 yılında ceza mahkemelerinde karara bağlanan 4. 442. 282 dava dosyasından 697. 662sinde hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararı verildiği dikkat çekicidir. Bu bağlamda, böylesine yaygın bir uygulama oranına sahip olmasına karşın, Ülkemiz yönünden henüz çok genç denilebilecek olan ve bilimsel nitelikte sınırlı sayıda çalışmaya konu oluşturmuş bulunan hükmün ertelenmesi kurumunun tüm yönleriyle irdelenmesi ve tartışmaya açılmasının kurumun uygulanmasından beklenen yararın elde edilmesine katkı sağlayacağı inancı bu konuda çalışma yapılmasında temel etken olmuştur. Çalışmamız, iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, erteleme ve özelinde hükmün ertelenmesi kurumunun kavramsal, mantıksal ve tarihsel çerçevesi ortaya konulmuştur. İkinci bölümde ise, kurumsal çerçeve, hükmün açıklanmasının ertelenmesinin şartları, hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararı ile sonuçları irdelenmiştir. Bu bağlamda, söz edilen kararın etkileri, denetimi, kuruma ilişkin normların zaman bakımından uygulanmasına da yer verilmiştir. Çalışmamızda tercih edilen terminolojiyi şimdiden belirtmeliyiz. Şöyle ki, söz edilen kurum bir erteleme türü olup, gerçekte mahkûmiyet hükmünün hukuki sonuç doğurmasının ertelenmesinden başka bir şey değildir. Gerçekten, anlam yönünden erteleme kavramını karşılamayan, toplum tarafından anlaşılamayan, kurumun kapsamı ile içeriğini ifade etmekte de problemler doğurmaya sebep olabilecek ve nihayet Ceza Adalet Sistemimizdeki diğer erteleme türleriyle de uyumsuzluğa yol açan -hükmün açıklanmasının geri bırakılması- teriminin tercih edilmesinin yerinde olmadığı kanaatindeyiz. Belirttiğimiz düşüncelerden hareketle, hem dilimize yerleşmiş bir Türkçe sözcük olması, hem de hukuksal bir kurumun adı olması ve CMKnın 231. maddesinde yer verilen kurumun niteliği itibariyle bir erteleme türü olması sebebiyle, anılan kurumu ifade etmek için ertelenme teriminin daha uygun olduğu düşüncesindeyiz. Bu bağlamda, açıkladığımız gerekçelerle, Dünyada farklı örnekleri bulunan söz edilen kurumun genel adını ifade etmek üzere -hükmün ertelenmesi- terimi kullanılırken; anılan kurumun Ülkemizde benimsenmiş şeklini belirtmek üzere ise -hükmün açıklanmasının ertelenmesi- terimine yer vereceğiz. Söz edilen kuruma ilişkin normların ceza muhakemesini doğrudan etkileyen yönü dikkate alındığında, adeta -canlı bir varlık- olduğu düşüncesiyle, kuruma ilişkin normlar ve mahkeme kararları analitik bir yaklaşımla incelenmiştir. Mahkeme kararlarının ele alınmasının uygulamaya yön verebilmek ve yeni tartışmaları açmak adına yarar getireceği düşüncesiyle karar değerlendirmelerine sıklıkla yer verilmiştir. Bu anlamda, hükmün ertelenmesi kurumundan beklenen faydaların azami düzeyde elde edilmesine yönelik olarak gerek mahkemelerin uygulamasına ilişkin gerekse yapılması gereken normatif düzenlemeler boyutunda somut öneriler ortaya konularak kurumun irdelenip tartışılmasının suçlulukla mücadele adına yararlı olacağına inanıyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat