9786054031634
402517
https://www.hesapli24.com/iki-yakali-sehir-can
İki Yakalı Şehir "Çan"
8.00
ÖNSÖZ
Sakini olarak
vardım yamacına sevdiğimin
O kızdı
Ben sakinleştirdim
Ben yazdım
O sakinleştirdi
Oturduk iki yakasına Kocabaş'ın
Seyre daldık birbirimizi
Kocabaş Çayı'nın eski adı Granikos'tur. Yaklaşık 80 metre uzunluğunda olan Granikos,Çan'ın güneyindeki Türkmen Deresi'nden doğar.Çan ve Biga topraklarını sulayarak Karabiga'da denize kavuşur.Bazı kaynaklarda adı Biga Çayı ve Barenos Çayı diye de geçmektedir.
Çan'ın uzun boylu ,bu bereketli çocuğu ,Çan yerleşim merkezini de ikiye bölerek önümüzden sessizce geçiyor.İçinden geçenleri bilen yok.Yaş'ını bilen yok.Yaşı'nı silen yok.
Bir yanı Karşıyaka, bir yanı Çarşı. İki yaka karşı karşı. Tabi bu karşılık, kargaşa anlamında değil. Muhaliflik anlamında hiç değil. İki aşığın seyre dalması gibi birbirini.
Hem sonra ikisi de aynı suya döküyor içini. Sırdaşları Kocabaş.
Ayakları suya eren bu aşıkların, nişanı üç köprüdür: Koca Köprü, Tahta Köprü, Sanayi Köprüsü
Testi içindekini sızdırır. Şehirler de
Velhasıl, içimiz nasılsa, Kocabaş da öyle.
İki Yakalı Şehir ismi Kocabaş Çayından mülhem. Lakin bu isme karar verdikten sonra çok hoş bir gelişme oldu:
Ali Küçükle sohbet halindeyiz. Ali Beyin telefonu çalıyor ve konuşmanın satır arasında Çanakkale Seramik Fabrikalarında şu kadar beyaz yakalı bukadarmavi yakalı personel var diyor muhatabına. O an kitabın ismi bir anlam daha kazanıyor.
Çan, 1957 yılında kurulan bu fabrika etrafında teşekkül etmiş, büyümüş ve gelişmiş bir şehirdir. Fabrika, en önemli istihdam sahamızdır. Bu vesile ile mavi yakalı olanlar, işçi; beyaz yakalılar; memurdur tabi bu, bir tasnif değil. Hiyerarşik yapılanma da bir görev dağılımıdır.
Bu huzurlu işletme, birçok şiirimize de konu olacaktır. Zira bu şehrin hafızasında erzak günleri, fabrika sirenleri, fabrika bayramları ayrı bir yere sahiptir.
Tabi bu isimden mütevellit; Bu şehrin iki yakası ne zaman bir araya gelecek? gibi espriler duyar gibiyim lakin düğmesi de kıravıta da şehrin sakinlerinin elinde. Dileyen sıksın. Dileyen gevşetsin.
Şehirleri, sadece yaşadığımız veya tanıklık ettiğimiz dönemle sınırlandırmak, büyük bir haksızlıktır. Süre gelen zenginlikleri, mirasları yine şehrin hafızasına kaydetmek bir mesuliyettir.
Acaba yüzyıllar önce hemşerilerimiz ne yer ne içer; ne söyler ne eylerlerdi meraktan ziyade bu alanda Çanla ilgili araştırma yapılmamış olduğu için iş başa düştü. Antik çağdan itibaren çan coğrafyası ile ilgili verileri giriş bölümü de işleyeceğiz.
Zira nasıl bir şehirden bahsedeceğiz? Neresini ve kimleri anlatacağız? Bunları takdim edebilmek için şehirle ilgili bazı konularda bilgi sahibi olmakta fayda var.
Enerji, maddeden önce hareket eder. Yalnızca fizikte değil, sosyolojide de psikolojide de geçerlidir bu esas. Hissedilir. Anlatacağımız şey söz den evvel varmış olur muhatabımıza Sözler sadece üslubumuzu tanzim eder, estetik bağışlar. Mimarisidir duygunun
Toprağımdan yoğrulduğum şehre, elimden geldiğince dilim döndüğünce vefamı ve sevdamı haykırmaktı meramım. Şahitlik ettiğim yıllara ait hatıralarımın yanında, uzun yıllar yaptığım araştırma ve gözlemleri de sunmaya çalıştım. Çanın büyük değeri rahmetli Ali Tümerin anlattıkları ve onun tuttuğu günlükleri de paylaştım. Kendisini rahmetle yad ediyorum.
İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
KAZA-İ ÇAN
ARETLİĞİM!
ÇAN DEDİMSE, DUYDUĞUM İÇİNDİR DAVETİNİ
HAYDIR İNŞALLAH
ER MEYDANI
TELETURADA ESMER KIZLARA BAKSALAR DA SADIK SAYILIRLARDI
PAZAR, PAZARTESİDİR
HEM AĞLARIM HEM GİDERİM
ÖRFENE
KÖYLERİN ORTAK İŞLETMELERİ: KAHVEHANE VE BAKKAL
HURDACI
KALAYCI
KAYMAK DONDURMA
BOHCACI
SUCU VE AYRANCI
KÖY EKMEHİ
CACALA
ALİKOPTER AMCA
PADİŞAH KİM?
ÇANAKKALE SAVAŞLARINDA CEPHE GERİSİNDE ZUHRE NİNE
BABMI GÖRDÜM ARMUT AĞACI?
ALBERTOPİRELLİ KAHVEMİ İÇMEYE GELECEK
ELİ KALEM TUTANLAR
KIRKAYAK
ÜÇ DAL BUYU
BU TÜRKÜ BİZİM
ÜZÜM HARAM MI, HELAL Mİ?
KERANECİ
HACI ALİ KESMENİN HAYVANLARI
99 YAŞINDA TAVŞAN YAVRUSU
KOMŞU KOMŞU OLMADIKTAN SONRA
İLYAS EFENDİNİN HANGİ KARISI
SİGARA TABAKAM SENETTİR
BODURU BATIRIR BU ADAM
AĞIDAĞI EFSANESİ
CUMHURİYETİN İLK ASMA KÖPRÜSÜ
MACIR ŞARABI
BEN BİR AKÇA AĞACIM MENDERES PARKINDA
VE BİLMEK İSTEMEDİĞİN GİBİ MENDERES
KALDIRIM MUM DİREK
VER BEN ORAYI GEÇİNVEREYİM
ÇAN BASIMI
ÇANCA SÖZLÜĞÜMÜZ
ELİMDE BÜYÜDÜ BU ŞEHİR
MÜTAREKE DE ÇANAKKALE VE ÇEVRESİ
BİGAYA HAMDİ BEYİ GÖREVLENDİRDİLER
KUVA-İ MİLLİYEYE KARŞI HİLAFET ORDUSU KURULDU
AKBAŞ CEPHANELİĞİ ŞEVK OLDU
AĞIR VERGİLER YALNIŞTI
MUSTAFA KEMAL DİNSİZDİR
KORKULAN OLDU: İŞGAL BAŞLAMIŞTI
YUNANLILARIN ÇAN BASKINI
YUNANA BİR MEHMET EFE YETTİ
YUNANIN İNTİKAM İÇİN GELİŞİ
DOĞACILILAR MİNAREYE BEYAZ BİR BEZ ASMIŞLAR
BİGAYI DA KURTARALIM
ANZAVUR UN KELLESİNİ İLAÇLATTIM
ANZAVURUN VURAN EFEYİ TANIRIM
NAHİYE BİR İKİ YIL KOCA YAYLAYA TAŞINDI
KUMARLARIN ADI MAMURETÜLE AZİZ Dİ
EŞKİYA SALKO
KOCA YAYLA ÇAN, DAM, KALABALIKTI
İLK MUALİMLERDENİM BEN
BELEDİYE KATİBİ OLMAMI OSMAN EFENDİ İSTEDİ
HOŞGELDİN GAZİ PAŞA
GAZİ PAŞA ÇANDA
KAZMA KÜREKLE YAPILAN YOL
VATANDAŞ TÜRKÇE KONUŞ
ÇAN HAVA ALANI YANLIŞ YAPILDI
İKİNCİ CİHAN HARBİ
1945TE İLÇE OLDUK
İLK BELEDİYE BAŞKANI NİYAZİ ÇANERİ
ÇAN ELEKTRİKLE TANIŞTI
BÜYÜK DEPREM
KÖMÜR SİYAH İNCİ
SALİM ADALI İSTİFA ETTİ
SERAMİK BUDUR
1960 İHTİLALİNDE ÇAN
12 EYLÜLDE ÇAN
ÖNSÖZ
Sakini olarak
vardım yamacına sevdiğimin
O kızdı
Ben sakinleştirdim
Ben yazdım
O sakinleştirdi
Oturduk iki yakasına Kocabaş'ın
Seyre daldık birbirimizi
Kocabaş Çayı'nın eski adı Granikos'tur. Yaklaşık 80 metre uzunluğunda olan Granikos,Çan'ın güneyindeki Türkmen Deresi'nden doğar.Çan ve Biga topraklarını sulayarak Karabiga'da denize kavuşur.Bazı kaynaklarda adı Biga Çayı ve Barenos Çayı diye de geçmektedir.
Çan'ın uzun boylu ,bu bereketli çocuğu ,Çan yerleşim merkezini de ikiye bölerek önümüzden sessizce geçiyor.İçinden geçenleri bilen yok.Yaş'ını bilen yok.Yaşı'nı silen yok.
Bir yanı Karşıyaka, bir yanı Çarşı. İki yaka karşı karşı. Tabi bu karşılık, kargaşa anlamında değil. Muhaliflik anlamında hiç değil. İki aşığın seyre dalması gibi birbirini.
Hem sonra ikisi de aynı suya döküyor içini. Sırdaşları Kocabaş.
Ayakları suya eren bu aşıkların, nişanı üç köprüdür: Koca Köprü, Tahta Köprü, Sanayi Köprüsü
Testi içindekini sızdırır. Şehirler de
Velhasıl, içimiz nasılsa, Kocabaş da öyle.
İki Yakalı Şehir ismi Kocabaş Çayından mülhem. Lakin bu isme karar verdikten sonra çok hoş bir gelişme oldu:
Ali Küçükle sohbet halindeyiz. Ali Beyin telefonu çalıyor ve konuşmanın satır arasında Çanakkale Seramik Fabrikalarında şu kadar beyaz yakalı bukadarmavi yakalı personel var diyor muhatabına. O an kitabın ismi bir anlam daha kazanıyor.
Çan, 1957 yılında kurulan bu fabrika etrafında teşekkül etmiş, büyümüş ve gelişmiş bir şehirdir. Fabrika, en önemli istihdam sahamızdır. Bu vesile ile mavi yakalı olanlar, işçi; beyaz yakalılar; memurdur tabi bu, bir tasnif değil. Hiyerarşik yapılanma da bir görev dağılımıdır.
Bu huzurlu işletme, birçok şiirimize de konu olacaktır. Zira bu şehrin hafızasında erzak günleri, fabrika sirenleri, fabrika bayramları ayrı bir yere sahiptir.
Tabi bu isimden mütevellit; Bu şehrin iki yakası ne zaman bir araya gelecek? gibi espriler duyar gibiyim lakin düğmesi de kıravıta da şehrin sakinlerinin elinde. Dileyen sıksın. Dileyen gevşetsin.
Şehirleri, sadece yaşadığımız veya tanıklık ettiğimiz dönemle sınırlandırmak, büyük bir haksızlıktır. Süre gelen zenginlikleri, mirasları yine şehrin hafızasına kaydetmek bir mesuliyettir.
Acaba yüzyıllar önce hemşerilerimiz ne yer ne içer; ne söyler ne eylerlerdi meraktan ziyade bu alanda Çanla ilgili araştırma yapılmamış olduğu için iş başa düştü. Antik çağdan itibaren çan coğrafyası ile ilgili verileri giriş bölümü de işleyeceğiz.
Zira nasıl bir şehirden bahsedeceğiz? Neresini ve kimleri anlatacağız? Bunları takdim edebilmek için şehirle ilgili bazı konularda bilgi sahibi olmakta fayda var.
Enerji, maddeden önce hareket eder. Yalnızca fizikte değil, sosyolojide de psikolojide de geçerlidir bu esas. Hissedilir. Anlatacağımız şey söz den evvel varmış olur muhatabımıza Sözler sadece üslubumuzu tanzim eder, estetik bağışlar. Mimarisidir duygunun
Toprağımdan yoğrulduğum şehre, elimden geldiğince dilim döndüğünce vefamı ve sevdamı haykırmaktı meramım. Şahitlik ettiğim yıllara ait hatıralarımın yanında, uzun yıllar yaptığım araştırma ve gözlemleri de sunmaya çalıştım. Çanın büyük değeri rahmetli Ali Tümerin anlattıkları ve onun tuttuğu günlükleri de paylaştım. Kendisini rahmetle yad ediyorum.
İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
KAZA-İ ÇAN
ARETLİĞİM!
ÇAN DEDİMSE, DUYDUĞUM İÇİNDİR DAVETİNİ
HAYDIR İNŞALLAH
ER MEYDANI
TELETURADA ESMER KIZLARA BAKSALAR DA SADIK SAYILIRLARDI
PAZAR, PAZARTESİDİR
HEM AĞLARIM HEM GİDERİM
ÖRFENE
KÖYLERİN ORTAK İŞLETMELERİ: KAHVEHANE VE BAKKAL
HURDACI
KALAYCI
KAYMAK DONDURMA
BOHCACI
SUCU VE AYRANCI
KÖY EKMEHİ
CACALA
ALİKOPTER AMCA
PADİŞAH KİM?
ÇANAKKALE SAVAŞLARINDA CEPHE GERİSİNDE ZUHRE NİNE
BABMI GÖRDÜM ARMUT AĞACI?
ALBERTOPİRELLİ KAHVEMİ İÇMEYE GELECEK
ELİ KALEM TUTANLAR
KIRKAYAK
ÜÇ DAL BUYU
BU TÜRKÜ BİZİM
ÜZÜM HARAM MI, HELAL Mİ?
KERANECİ
HACI ALİ KESMENİN HAYVANLARI
99 YAŞINDA TAVŞAN YAVRUSU
KOMŞU KOMŞU OLMADIKTAN SONRA
İLYAS EFENDİNİN HANGİ KARISI
SİGARA TABAKAM SENETTİR
BODURU BATIRIR BU ADAM
AĞIDAĞI EFSANESİ
CUMHURİYETİN İLK ASMA KÖPRÜSÜ
MACIR ŞARABI
BEN BİR AKÇA AĞACIM MENDERES PARKINDA
VE BİLMEK İSTEMEDİĞİN GİBİ MENDERES
KALDIRIM MUM DİREK
VER BEN ORAYI GEÇİNVEREYİM
ÇAN BASIMI
ÇANCA SÖZLÜĞÜMÜZ
ELİMDE BÜYÜDÜ BU ŞEHİR
MÜTAREKE DE ÇANAKKALE VE ÇEVRESİ
BİGAYA HAMDİ BEYİ GÖREVLENDİRDİLER
KUVA-İ MİLLİYEYE KARŞI HİLAFET ORDUSU KURULDU
AKBAŞ CEPHANELİĞİ ŞEVK OLDU
AĞIR VERGİLER YALNIŞTI
MUSTAFA KEMAL DİNSİZDİR
KORKULAN OLDU: İŞGAL BAŞLAMIŞTI
YUNANLILARIN ÇAN BASKINI
YUNANA BİR MEHMET EFE YETTİ
YUNANIN İNTİKAM İÇİN GELİŞİ
DOĞACILILAR MİNAREYE BEYAZ BİR BEZ ASMIŞLAR
BİGAYI DA KURTARALIM
ANZAVUR UN KELLESİNİ İLAÇLATTIM
ANZAVURUN VURAN EFEYİ TANIRIM
NAHİYE BİR İKİ YIL KOCA YAYLAYA TAŞINDI
KUMARLARIN ADI MAMURETÜLE AZİZ Dİ
EŞKİYA SALKO
KOCA YAYLA ÇAN, DAM, KALABALIKTI
İLK MUALİMLERDENİM BEN
BELEDİYE KATİBİ OLMAMI OSMAN EFENDİ İSTEDİ
HOŞGELDİN GAZİ PAŞA
GAZİ PAŞA ÇANDA
KAZMA KÜREKLE YAPILAN YOL
VATANDAŞ TÜRKÇE KONUŞ
ÇAN HAVA ALANI YANLIŞ YAPILDI
İKİNCİ CİHAN HARBİ
1945TE İLÇE OLDUK
İLK BELEDİYE BAŞKANI NİYAZİ ÇANERİ
ÇAN ELEKTRİKLE TANIŞTI
BÜYÜK DEPREM
KÖMÜR SİYAH İNCİ
SALİM ADALI İSTİFA ETTİ
SERAMİK BUDUR
1960 İHTİLALİNDE ÇAN
12 EYLÜLDE ÇAN
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.