9786052643730
812302
https://www.hesapli24.com/islamiyetten-sonraki-turk-hukukunda-olum-cezasina-bir-bakis
İslamiyet'ten Sonraki Türk Hukukunda Ölüm Cezasına Bir Bakış
23.48
Doğrusunu söylemek gerekirse Türk hukukunun ayrıldığı dört büyük evreye göre Türk hukukunda ölüm cezasını ayrı ayrı inceleyen dört ayrı makale yazmayı tasarlamıştım. Bilindiği üzere bu evreleri; İslamiyet'ten önceki Türk hukuku, İslamiyet'ten sonraki Türk hukuku, Tanzimat Dönemi Türk hukuku ve Cumhuriyet Dönemi Türk hukuku oluşturmaktadır. İslamiyet'ten önceki Türk hukukundaki ölüm cezasını inceleyen makalem, Yargıtay Dergisi'nin Cilt: 48, Sayı: 4, Ekim 2022, ss. 1349-1411'de “İslamiyet'ten Önce Türk Hukukundaki Ölüm Cezasına Genel Bir Bakış” ismiyle yayımlanmıştır. Türklerin İslamiyet'i kabul etmelerinden, Osmanlı Devletinin ikili hukuk sistemini kabul ettiği Tanzimat Fermanına kadar geçen dönemde ölüm cezasını inceleyen bu çalışmamı tamamlayınca, çalışmanın bırakınız bir makaleyi, 5-6 makalenin oylumundan daha büyük olduğunu gördüm. Çalışmanın oylumunun bu kadar büyük olması nedensiz değildir. Zira Osmanlı Devletinin kuruluşundan ikili hukuk sisteminin kabul edildiği Tanzimat Dönemine kadar geçen dönemde İslam'ın mutlak egemen olduğu savlanmıştır. O dönemde İslam'ın mutlak egemen olduğu savlandığına göre öncelikle İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku hakkında genel bir bilgi verilmesi gerekiyordu. Ayrıca, Osmanlı Devletinde ölüm cezası uygulamalarının ayrıntılı bir biçimde incelenmesi ve bu uygulamaların İslam hukuku açısından değerlendirilmesi gerekiyordu. Bu çalışmada belirtilen hususların gereği yerine getirilmiştir. Türkiye'de yeterince maddi ve manevi olarak desteklenmediği için belirli bir alanda bilimsel araştırmalar yapmak oldukça güçlükler göstermektedir. Bu güçlük, disiplinler-arası çalışma alanlarında daha da artmaktadır. Bu araştırma alanı, ceza hukuku-hukuk tarihi-İslam hukuku-siyaset bilimiidare hukuku-anayasa hukuku bilim dallarının kesişimini gerektirdiği için çalışmanın yürütülmesinde yoğun güçlüklerle karşılaşılmıştır. Kuşkusuz, İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku ile Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamalarının İslam hukuku açısından değerlendirilmesi geleneksel eserlerde incelenmiştir. Ancak çalışmada açıkça görüleceği üzere geleneksel eserlerde İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku hakkındaki açıklamaların büyük kısmı vahim hatalar taşımakta, Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamaları hakkında ise genellikle onaylayıcı bir tutum içerisine girilmektedir. Çalışmada gerçek İslam olan Kur'an'daki İslam'a göre İslam hukukunun kaynakları, İslam ceza hukuku ve Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamaları irdelenmiş ve durumun hiç de geleneksel eserlerdeki biçimiyle olmadığı ortaya çıkmıştır. Atalarımız fazla “tevazu” (alçak gönüllülük), kibir anlamına gelir demişlerdir. Bu yüzden bu çalışma bakımından tevazu gösteremeyeceğim için okuyucuların beni bağışlasınlar. Böyle bir özgün çalışmayı bırakınız Türkiye'yi, Dünyada bile yapabilecek bir araştırıcının zor bulunacağını düşünmekteyim. Bu çerçevede, bu kitabın her ailede bir başucu kitabı olarak bulunmasının yaşamsal bir önem taşıdığını belirtmem gerekmektedir.
Doğrusunu söylemek gerekirse Türk hukukunun ayrıldığı dört büyük evreye göre Türk hukukunda ölüm cezasını ayrı ayrı inceleyen dört ayrı makale yazmayı tasarlamıştım. Bilindiği üzere bu evreleri; İslamiyet'ten önceki Türk hukuku, İslamiyet'ten sonraki Türk hukuku, Tanzimat Dönemi Türk hukuku ve Cumhuriyet Dönemi Türk hukuku oluşturmaktadır. İslamiyet'ten önceki Türk hukukundaki ölüm cezasını inceleyen makalem, Yargıtay Dergisi'nin Cilt: 48, Sayı: 4, Ekim 2022, ss. 1349-1411'de “İslamiyet'ten Önce Türk Hukukundaki Ölüm Cezasına Genel Bir Bakış” ismiyle yayımlanmıştır. Türklerin İslamiyet'i kabul etmelerinden, Osmanlı Devletinin ikili hukuk sistemini kabul ettiği Tanzimat Fermanına kadar geçen dönemde ölüm cezasını inceleyen bu çalışmamı tamamlayınca, çalışmanın bırakınız bir makaleyi, 5-6 makalenin oylumundan daha büyük olduğunu gördüm. Çalışmanın oylumunun bu kadar büyük olması nedensiz değildir. Zira Osmanlı Devletinin kuruluşundan ikili hukuk sisteminin kabul edildiği Tanzimat Dönemine kadar geçen dönemde İslam'ın mutlak egemen olduğu savlanmıştır. O dönemde İslam'ın mutlak egemen olduğu savlandığına göre öncelikle İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku hakkında genel bir bilgi verilmesi gerekiyordu. Ayrıca, Osmanlı Devletinde ölüm cezası uygulamalarının ayrıntılı bir biçimde incelenmesi ve bu uygulamaların İslam hukuku açısından değerlendirilmesi gerekiyordu. Bu çalışmada belirtilen hususların gereği yerine getirilmiştir. Türkiye'de yeterince maddi ve manevi olarak desteklenmediği için belirli bir alanda bilimsel araştırmalar yapmak oldukça güçlükler göstermektedir. Bu güçlük, disiplinler-arası çalışma alanlarında daha da artmaktadır. Bu araştırma alanı, ceza hukuku-hukuk tarihi-İslam hukuku-siyaset bilimiidare hukuku-anayasa hukuku bilim dallarının kesişimini gerektirdiği için çalışmanın yürütülmesinde yoğun güçlüklerle karşılaşılmıştır. Kuşkusuz, İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku ile Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamalarının İslam hukuku açısından değerlendirilmesi geleneksel eserlerde incelenmiştir. Ancak çalışmada açıkça görüleceği üzere geleneksel eserlerde İslam hukukunun kaynakları ve İslam ceza hukuku hakkındaki açıklamaların büyük kısmı vahim hatalar taşımakta, Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamaları hakkında ise genellikle onaylayıcı bir tutum içerisine girilmektedir. Çalışmada gerçek İslam olan Kur'an'daki İslam'a göre İslam hukukunun kaynakları, İslam ceza hukuku ve Osmanlı Devletindeki ölüm cezası uygulamaları irdelenmiş ve durumun hiç de geleneksel eserlerdeki biçimiyle olmadığı ortaya çıkmıştır. Atalarımız fazla “tevazu” (alçak gönüllülük), kibir anlamına gelir demişlerdir. Bu yüzden bu çalışma bakımından tevazu gösteremeyeceğim için okuyucuların beni bağışlasınlar. Böyle bir özgün çalışmayı bırakınız Türkiye'yi, Dünyada bile yapabilecek bir araştırıcının zor bulunacağını düşünmekteyim. Bu çerçevede, bu kitabın her ailede bir başucu kitabı olarak bulunmasının yaşamsal bir önem taşıdığını belirtmem gerekmektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.