İşletme Toplu İş Sözleşmesi

Stok Kodu:
9786052641637
Boyut:
170-250-0
Sayfa Sayısı:
224
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2023-08-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
20,04
9786052641637
809619
İşletme Toplu İş Sözleşmesi
İşletme Toplu İş Sözleşmesi
20.04
Ülkelerin ekonomik, sosyal ve hukuki yapıları toplu iş sözleşmelerine ilişkin esasları etkilemektedir. Bu nedenle bir toplu iş sözleşmesinin ulusal düzeyde mi, işkolu düzeyinde mi yoksa işyeri özelinde mi yürütüleceği ülkelerin ulusal şartlarına göre farklılık göstermektedir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kural olarak ulusal mevzuatlarda farklı düzeylerin esas alınabileceğini kabul etmektedir. Türkiye, 1932 yılından bu yana Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) üyesidir. Türkiye tarafından onaylanan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerinden biri olan 98 Sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi m. 4 gereğince, “Çalışma şartlarını kolektif mukavelelerle tanzim etmek üzere işverenler veya işveren teşekkülleriyle işçi teşekkülleri arasında ihtiyari müzakere usulünden faydalanılmasını ve bu usulün tam bir surette geliştirilmesini teşvik etmek ve gerçekleştirmek için lüzumu halinde milli şartlara uygun tedbirler alınacaktır”. İkili sosyal diyalog, iki tarafın (bir ya da birden fazla işverenin veya bir ya da birden fazla işveren örgütünün ve bir ya da birden fazla işçi örgütünün) hükümetin müdahalesi söz konusu olmaksızın, bilgi paylaşımında bulunması, karşılıklı danışma veya müzakere gerçekleştirmesidir. Bu sosyal diyalog türü, örneğin, ücretler, çalışma koşulları veya iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili olabileceği gibi daha genel politika konularını da ele alabilir. Toplu pazarlık, ikili sosyal diyaloğun özel bir türüdür. ILO'nun 1981 tarihli ve 154 sayılı Toplu Pazarlık Sözleşmesi, toplu pazarlığı aşağıdaki gibi tanımlamaktadır: “Bir yanda bir işveren, işveren grubu veya bir ya da birden fazla işveren örgütü ile diğer yanda bir ya da birden fazla işçi örgütü arasında, aşağıda sayılan amaçlardan biri ya da birkaçı için yürütülen tüm müzakereler: 1. çalışma koşullarının ve istihdam şartlarının belirlenmesi 2. işveren ve işçiler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi 3. işverenler veya işveren örgütleri ile bir işçi örgütü veya işçi örgütleri arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi.” Toplu pazarlık, sendikalar ve işverenler ve/veya işveren örgütleri arasında diyalog kültürü oluşmasına imkân verir. Toplu pazarlık konusundaki temel uluslararası kaynaklardan biri ILO'nun 154 sayılı sözleşmesidir. Ancak Türkiye, ILO'nun 1981 tarihli ve 154 sayılı Toplu Pazarlık Sözleşmesini onaylamamıştır. Hukukumuzda toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı, anayasal bir haktır. Anayasa m. 53 gereğince, “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. Toplu iş sözleşmesinin nasıl yapılacağı kanunla düzenlenir”. Toplu iş sözleşmesi ile işçi ve işveren taraflarının çalışma koşullarını birlikte belirleyerek çalışma barışını sağlayacak düzeni oluşturmaları amaçlanır. 18.10.2012 tarihinde kabul edilen ve 07.11.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile 05.05.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve 05.05.1983 tarihli ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununu yürürlükten kaldırılmıştır. Böylece, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun yerini tek Kanun olarak almıştır. Günümüzde toplu iş sözleşmesi ile ilgili düzenlemeler 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda yer almaktadır. Bu Kanunda, toplu iş sözleşmesi türleri düzenlenmiştir. Ancak taraflar istedikleri toplu iş sözleşmesi türünü seçmede özgür değildir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun “Toplu iş sözleşmesinin kapsamı ve düzeyi” başlıklı 34. maddesinde toplu iş sözleşmesi türleri olarak, “işyeri”, “işletme” ve “grup” toplu iş sözleşmeleri sayılmış ve bunlarla ilgili bazı düzenlemeler getirilmiştir. Toplu iş sözleşmeleri, iş hukukunun özel kaynakları arasında öncelik sırası açısından en önde yer alan ve önemli özellikleri olan bir kaynaktır. Çalışma konumuz da toplu iş sözleşmesi türlerinden biri olan işletme toplu iş sözleşmesidir.
Ülkelerin ekonomik, sosyal ve hukuki yapıları toplu iş sözleşmelerine ilişkin esasları etkilemektedir. Bu nedenle bir toplu iş sözleşmesinin ulusal düzeyde mi, işkolu düzeyinde mi yoksa işyeri özelinde mi yürütüleceği ülkelerin ulusal şartlarına göre farklılık göstermektedir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kural olarak ulusal mevzuatlarda farklı düzeylerin esas alınabileceğini kabul etmektedir. Türkiye, 1932 yılından bu yana Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) üyesidir. Türkiye tarafından onaylanan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerinden biri olan 98 Sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi m. 4 gereğince, “Çalışma şartlarını kolektif mukavelelerle tanzim etmek üzere işverenler veya işveren teşekkülleriyle işçi teşekkülleri arasında ihtiyari müzakere usulünden faydalanılmasını ve bu usulün tam bir surette geliştirilmesini teşvik etmek ve gerçekleştirmek için lüzumu halinde milli şartlara uygun tedbirler alınacaktır”. İkili sosyal diyalog, iki tarafın (bir ya da birden fazla işverenin veya bir ya da birden fazla işveren örgütünün ve bir ya da birden fazla işçi örgütünün) hükümetin müdahalesi söz konusu olmaksızın, bilgi paylaşımında bulunması, karşılıklı danışma veya müzakere gerçekleştirmesidir. Bu sosyal diyalog türü, örneğin, ücretler, çalışma koşulları veya iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili olabileceği gibi daha genel politika konularını da ele alabilir. Toplu pazarlık, ikili sosyal diyaloğun özel bir türüdür. ILO'nun 1981 tarihli ve 154 sayılı Toplu Pazarlık Sözleşmesi, toplu pazarlığı aşağıdaki gibi tanımlamaktadır: “Bir yanda bir işveren, işveren grubu veya bir ya da birden fazla işveren örgütü ile diğer yanda bir ya da birden fazla işçi örgütü arasında, aşağıda sayılan amaçlardan biri ya da birkaçı için yürütülen tüm müzakereler: 1. çalışma koşullarının ve istihdam şartlarının belirlenmesi 2. işveren ve işçiler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi 3. işverenler veya işveren örgütleri ile bir işçi örgütü veya işçi örgütleri arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi.” Toplu pazarlık, sendikalar ve işverenler ve/veya işveren örgütleri arasında diyalog kültürü oluşmasına imkân verir. Toplu pazarlık konusundaki temel uluslararası kaynaklardan biri ILO'nun 154 sayılı sözleşmesidir. Ancak Türkiye, ILO'nun 1981 tarihli ve 154 sayılı Toplu Pazarlık Sözleşmesini onaylamamıştır. Hukukumuzda toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı, anayasal bir haktır. Anayasa m. 53 gereğince, “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. Toplu iş sözleşmesinin nasıl yapılacağı kanunla düzenlenir”. Toplu iş sözleşmesi ile işçi ve işveren taraflarının çalışma koşullarını birlikte belirleyerek çalışma barışını sağlayacak düzeni oluşturmaları amaçlanır. 18.10.2012 tarihinde kabul edilen ve 07.11.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile 05.05.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve 05.05.1983 tarihli ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununu yürürlükten kaldırılmıştır. Böylece, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun yerini tek Kanun olarak almıştır. Günümüzde toplu iş sözleşmesi ile ilgili düzenlemeler 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda yer almaktadır. Bu Kanunda, toplu iş sözleşmesi türleri düzenlenmiştir. Ancak taraflar istedikleri toplu iş sözleşmesi türünü seçmede özgür değildir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun “Toplu iş sözleşmesinin kapsamı ve düzeyi” başlıklı 34. maddesinde toplu iş sözleşmesi türleri olarak, “işyeri”, “işletme” ve “grup” toplu iş sözleşmeleri sayılmış ve bunlarla ilgili bazı düzenlemeler getirilmiştir. Toplu iş sözleşmeleri, iş hukukunun özel kaynakları arasında öncelik sırası açısından en önde yer alan ve önemli özellikleri olan bir kaynaktır. Çalışma konumuz da toplu iş sözleşmesi türlerinden biri olan işletme toplu iş sözleşmesidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat