9789753525435
556321
https://www.hesapli24.com/istanbul-sozlesmesinden-insani-ve-aileyi-korumak
İstanbul Sözleşmesinden İnsanı ve Aileyi Korumak
11.61
İstanbul Sözleşmesi tüm karanlık yönleri ortaya çıkarılmasına rağmen hâlâ ülke politikasını
şekillendiriyor olmasını, kendi değerlerini eksik gören grup ve yapılarca baş tacı edilmesine
borçludur. Aynı zamanda Sözleşme ile zihinlerimiz, bize ait olmayan kavramlarla işgal
edilmektedir.
Muharrem Balcı İstanbul Sözleşmesinden İnsanı ve Aileyi Korumak kitabında küresel bir ifsad
projesi olarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin izini sürüyor ve bu kavramın, şaşırtıcı biçimde İstanbul
Sözleşmesinin temelini oluşturduğunu ortaya koyuyor. Kavramın nasıl ortaya çıktığını, toplumsal
olarak küresel ve yerel aktörlerce nasıl belirleyici hâle getirildiğini inceliyor. Bunu yaparken hem
tarihsel hem sosyolojik hem de hukuki kaynaklara başvuruyor; insan, aile, evlilik, din, eğitim gibi
birçok alanda bu kavramın toplumsal hayat üzerindeki etkilerine işaret ediyor. Bununla bağlantılı
olarak İstanbul Sözleşmesinin hayatımızın her veçhesine sirayet eden tahrip edici etkilerinin farkına
varmamızı sağlıyor.
Küresel bir proje olarak toplumsal cinsiyet eşitliği söyleminden YÖK tutum belgesine, anne-baba
yerine ebeveyn kavramının tercih edilmesinden cinsel tercih/yönelim ifadesine, İstanbul
Sözleşmesinden Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesine kadar uzanan bir dizi hayati
meselenin kapsamlı ve eleştirel bir değerlendirmesini buluyoruz kitapta.
İstanbul Sözleşmesi tüm karanlık yönleri ortaya çıkarılmasına rağmen hâlâ ülke politikasını
şekillendiriyor olmasını, kendi değerlerini eksik gören grup ve yapılarca baş tacı edilmesine
borçludur. Aynı zamanda Sözleşme ile zihinlerimiz, bize ait olmayan kavramlarla işgal
edilmektedir.
Muharrem Balcı İstanbul Sözleşmesinden İnsanı ve Aileyi Korumak kitabında küresel bir ifsad
projesi olarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin izini sürüyor ve bu kavramın, şaşırtıcı biçimde İstanbul
Sözleşmesinin temelini oluşturduğunu ortaya koyuyor. Kavramın nasıl ortaya çıktığını, toplumsal
olarak küresel ve yerel aktörlerce nasıl belirleyici hâle getirildiğini inceliyor. Bunu yaparken hem
tarihsel hem sosyolojik hem de hukuki kaynaklara başvuruyor; insan, aile, evlilik, din, eğitim gibi
birçok alanda bu kavramın toplumsal hayat üzerindeki etkilerine işaret ediyor. Bununla bağlantılı
olarak İstanbul Sözleşmesinin hayatımızın her veçhesine sirayet eden tahrip edici etkilerinin farkına
varmamızı sağlıyor.
Küresel bir proje olarak toplumsal cinsiyet eşitliği söyleminden YÖK tutum belgesine, anne-baba
yerine ebeveyn kavramının tercih edilmesinden cinsel tercih/yönelim ifadesine, İstanbul
Sözleşmesinden Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesine kadar uzanan bir dizi hayati
meselenin kapsamlı ve eleştirel bir değerlendirmesini buluyoruz kitapta.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.