9786258215328
733733
https://www.hesapli24.com/iyi-gunler-bay-baskan
İyi Günler Bay Başkan
11.26
Özal: George, Tarık Aziz'in, Amerika'nın küçük düşeceğini söylediğini hatırlıyorum. Siz de hatırladınız mı? Bush: Evet, haklısınız. Asıl küçük düşen o olacak ama bunu söyletmek zorundayız. Özal: Evet, evet. Haysiyetleri kırılmalı, özellikle de Saddam Hüseyin'in. Bush: Okey, Turgut. Bakın, sizinle konuşmak yine harikaydı ve sizin sadakatle yanımızda duruşunuzdan dolayı çok müteşekkirim. Özal: Sizi tamamıyla destekliyoruz, endişe etmeyin. Saddam Hüseyin'in, 1990 Ağustos'unda Kuveyt'i işgalinden sonra Beyaz Saray'la Çankaya Köşkü arasında alışılmadık bir telefon trafiği başlamıştı. George Bush ve Turgut Özal, gece geç saatlere taşınan konuşmalar yapıyor, bilgi alışverişinde bulunuyorlardı. Krizi Türkiye'yi uluslararası ilişkiler alanında etkili bir aktör haline getirmek için fırsat bilen Özal, Bush'u Saddam Hüseyin'i devirmeye ikna etmeye çalışıyordu. İlk kez bu kitapla ortaya çıkan bilgiler, iki devlet adamının Körfez krizi ve sonrasındaki yüz yüze görüşmeleri ve telefon konuşmalarıyla Türkiye-ABD ilişkilerinin görünmeyen yüzünü olduğu kadar, o dönem Türkiye'deki siyasi çekişmeleri ve bunların dış politikaya yansımalarını da çarpıcı ayrıntılarla gözler önüne seriyor, uluslararası aktörlerin karakterlerini, psikolojilerini anlamamıza yardımcı oluyor.
Özal: George, Tarık Aziz'in, Amerika'nın küçük düşeceğini söylediğini hatırlıyorum. Siz de hatırladınız mı? Bush: Evet, haklısınız. Asıl küçük düşen o olacak ama bunu söyletmek zorundayız. Özal: Evet, evet. Haysiyetleri kırılmalı, özellikle de Saddam Hüseyin'in. Bush: Okey, Turgut. Bakın, sizinle konuşmak yine harikaydı ve sizin sadakatle yanımızda duruşunuzdan dolayı çok müteşekkirim. Özal: Sizi tamamıyla destekliyoruz, endişe etmeyin. Saddam Hüseyin'in, 1990 Ağustos'unda Kuveyt'i işgalinden sonra Beyaz Saray'la Çankaya Köşkü arasında alışılmadık bir telefon trafiği başlamıştı. George Bush ve Turgut Özal, gece geç saatlere taşınan konuşmalar yapıyor, bilgi alışverişinde bulunuyorlardı. Krizi Türkiye'yi uluslararası ilişkiler alanında etkili bir aktör haline getirmek için fırsat bilen Özal, Bush'u Saddam Hüseyin'i devirmeye ikna etmeye çalışıyordu. İlk kez bu kitapla ortaya çıkan bilgiler, iki devlet adamının Körfez krizi ve sonrasındaki yüz yüze görüşmeleri ve telefon konuşmalarıyla Türkiye-ABD ilişkilerinin görünmeyen yüzünü olduğu kadar, o dönem Türkiye'deki siyasi çekişmeleri ve bunların dış politikaya yansımalarını da çarpıcı ayrıntılarla gözler önüne seriyor, uluslararası aktörlerin karakterlerini, psikolojilerini anlamamıza yardımcı oluyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.