9786055107772
439343
https://www.hesapli24.com/karanliga-direnen-yildiz
Karanlığa Direnen Yıldız
12.19
Sevinç Çokum, Karanlığa Direnen Yıldız'da Türkiyede siyasi hayatın önemli durağı 27 Mayıs 1960 Darbesi'nin etrafında dolaşarak farklı farklı kişilikleri sergiliyor. Aynı apartmanı paylaşan dostların, yakınların ayrılan sofraları; dahası ihanetler, ikiyüzlülükler, esir vicdanlar... Roman sosyal çalkantıların temelinde ferdî zaafları görüyor ve bunları ustaca yansıtıyor. Romanın kahramanı Feridun, özgür bireyi ararken dönem medyasının insan topluluklarını kurnazca manipüle edişlerine şahit olur. Feridun'un benliğindeki kargaşada yer tutan bir başka sevdaysa İncenaz Sevinç Çokum Karanlığa Direnen Yıldız'da sosyal bir dönem(ec)in içinde capcanlı insan hikâyeleri anlatıyor.
Babamın odasındaki ağırbaşlılık oda kapısından çıkarken son bulur, ondan sonra genç kız dağınıklıklarına, aşağıki evden taşıdığımız sandık ve konsollar içindeki ayrı dünyaya geçilirdi. Binbir Romanlar, Yelpaze, Ses, Hayat mecmuaları, La Familialar, romanlar, şiir defterleri, artist resimleri, çikolata yaldızları, krepon kâğıdından Cumhuriyet Bayramı süsleri, müsamerelerde giydiğim çoğu yeri yırtılmış kâğıt elbiselerim, kumaş artıkları, kurutulmuş çiçekler, dergilerden kesilmiş gül desenleri, tavus kuşu tüyleri... İşte o kadar. Başka ne getirebildik o dönemden yukarıya?
Sevinç Çokum, Karanlığa Direnen Yıldız'da Türkiyede siyasi hayatın önemli durağı 27 Mayıs 1960 Darbesi'nin etrafında dolaşarak farklı farklı kişilikleri sergiliyor. Aynı apartmanı paylaşan dostların, yakınların ayrılan sofraları; dahası ihanetler, ikiyüzlülükler, esir vicdanlar... Roman sosyal çalkantıların temelinde ferdî zaafları görüyor ve bunları ustaca yansıtıyor. Romanın kahramanı Feridun, özgür bireyi ararken dönem medyasının insan topluluklarını kurnazca manipüle edişlerine şahit olur. Feridun'un benliğindeki kargaşada yer tutan bir başka sevdaysa İncenaz Sevinç Çokum Karanlığa Direnen Yıldız'da sosyal bir dönem(ec)in içinde capcanlı insan hikâyeleri anlatıyor.
Babamın odasındaki ağırbaşlılık oda kapısından çıkarken son bulur, ondan sonra genç kız dağınıklıklarına, aşağıki evden taşıdığımız sandık ve konsollar içindeki ayrı dünyaya geçilirdi. Binbir Romanlar, Yelpaze, Ses, Hayat mecmuaları, La Familialar, romanlar, şiir defterleri, artist resimleri, çikolata yaldızları, krepon kâğıdından Cumhuriyet Bayramı süsleri, müsamerelerde giydiğim çoğu yeri yırtılmış kâğıt elbiselerim, kumaş artıkları, kurutulmuş çiçekler, dergilerden kesilmiş gül desenleri, tavus kuşu tüyleri... İşte o kadar. Başka ne getirebildik o dönemden yukarıya?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.