Nahid Sırrı Örik, “İlk eserim” dediği Kibar Fahişe Zeynep'i (Zeynéb la Courtisane) Fransızca kaleme almış, bu uzun öykü 1927 yılında Paris'te yayımlanan Les Ouevres Libres dergisi tarafından okuyucuya sunulmuştur. Sultan'ın Öfkesi'yse (Colère de Sultan) 1933 yılında İstanbul'da basılmış, yine Fransızca bir öyküdür. Bir Türk yazarının altı yıl arayla iki Fransızca eser yazması, daha da garibi ikincisini İstanbul'da bastırması ilginç, üstüne düşünülmesi gereken bir durum. Uluslararası bir şöhret mi kazanmak istemişti Nahid Sırrı, yoksa kendini yabancı hissettiği, dışına itildiği bir toplumda bu şekilde mi dışa vurmayı seçmişti aykırılığını? Birsel Uzma'nın çevirdiği Kibar Fahişe Zeynep ile Nahid Sırrı Örik bir kez daha Oğlak Yayınları'nda.
Nahid Sırrı Örik, “İlk eserim” dediği Kibar Fahişe Zeynep'i (Zeynéb la Courtisane) Fransızca kaleme almış, bu uzun öykü 1927 yılında Paris'te yayımlanan Les Ouevres Libres dergisi tarafından okuyucuya sunulmuştur. Sultan'ın Öfkesi'yse (Colère de Sultan) 1933 yılında İstanbul'da basılmış, yine Fransızca bir öyküdür. Bir Türk yazarının altı yıl arayla iki Fransızca eser yazması, daha da garibi ikincisini İstanbul'da bastırması ilginç, üstüne düşünülmesi gereken bir durum. Uluslararası bir şöhret mi kazanmak istemişti Nahid Sırrı, yoksa kendini yabancı hissettiği, dışına itildiği bir toplumda bu şekilde mi dışa vurmayı seçmişti aykırılığını? Birsel Uzma'nın çevirdiği Kibar Fahişe Zeynep ile Nahid Sırrı Örik bir kez daha Oğlak Yayınları'nda.