9786258094282
735365
https://www.hesapli24.com/kil-sefaat-ya-resulallah-huda-affeylesin-osmanli-nin-burde-serhleri-1
Kıl Şefâat Yâ Resûlallah Hudâ Affeylesin;Osmanlı’nın Bürde Şerhleri - 1
10.68
İslâmî edebiyatın ilk ve en önemli manzum ürünlerinden biri, Ka‘b b. Züheyr'in Bürde Kasidesi'dir.
Mu‘allaka şairlerinden Züheyr b. Ebî Sülmâ, gördüğü bir rüyayı âhir zaman peygamberinin yakında zuhur
edeceğine yorarak oğulları Büceyr ve Ka‘b'ı Son Nebî'ye biat etmeleri hususunda uyarmıştır. Bundan
yıllar sonra Büceyr, kardeşinden ayrılıp Medine'ye gelerek Müslüman olmuş; bunu öğrenen Ka‘b, hem
onu hem de Hz. Peygamber'i (sav) hicveden talihsiz bir şiir söylemiştir. Ancak daha sonra bundan
nedamet getirerek kendisi de Medine'ye gelen Ka‘b'ın, Mescid-i Nebevî'de okuduğu, “Bânet Su‘âd”
şeklinde başlayan şiiri Resûlullâh'ın (sav) beğenisini kazanmış; bunun üzerine Efendimiz, Ka‘b'ın
omuzlarına kendi hırkasını (bürde) koymuştur. Hz. Ka‘b'ın Kasîde-i Bürde'si, kendisinin affına vesile
olduğu gibi İslâmî edebiyatın en önemli eserlerinden biri olarak geniş bir tercüme-şerh literatürünün
oluşmasını da sağlamıştır.
Kıl Şefâat Yâ Resûlallâh Hudâ Affeylesin, 17 yüzyılda yaşamış iki önemli Osmanlı müellifinin Kasîde-i
Bürde etrafında ortaya koyduğu mesaiyi bir araya getirmektedir. Galata Kadısı Üsküdârî Ramazan Ahmed
Efendi ile Nişancı Abdurrahman Abdi Paşa tarafından kaleme alınan bu iki şerh, İslâmî edebiyatın en
seçkin ürünlerinden birinin Türkçe literatürdeki yansımalarından bir kesit sunmaktadır. İlki divan şiirinden
beyitler eşliğinde, ikincisi ise son derece berrak bir Türkçeyle yazılan ve her ikisi de dönemin padişahı IV.
Mehmed'e sunulan bu şerhler, Türkçe okuryazar kitle için tertipli birer istifade kaynağı olma vasfını
İslâmî edebiyatın ilk ve en önemli manzum ürünlerinden biri, Ka‘b b. Züheyr'in Bürde Kasidesi'dir.
Mu‘allaka şairlerinden Züheyr b. Ebî Sülmâ, gördüğü bir rüyayı âhir zaman peygamberinin yakında zuhur
edeceğine yorarak oğulları Büceyr ve Ka‘b'ı Son Nebî'ye biat etmeleri hususunda uyarmıştır. Bundan
yıllar sonra Büceyr, kardeşinden ayrılıp Medine'ye gelerek Müslüman olmuş; bunu öğrenen Ka‘b, hem
onu hem de Hz. Peygamber'i (sav) hicveden talihsiz bir şiir söylemiştir. Ancak daha sonra bundan
nedamet getirerek kendisi de Medine'ye gelen Ka‘b'ın, Mescid-i Nebevî'de okuduğu, “Bânet Su‘âd”
şeklinde başlayan şiiri Resûlullâh'ın (sav) beğenisini kazanmış; bunun üzerine Efendimiz, Ka‘b'ın
omuzlarına kendi hırkasını (bürde) koymuştur. Hz. Ka‘b'ın Kasîde-i Bürde'si, kendisinin affına vesile
olduğu gibi İslâmî edebiyatın en önemli eserlerinden biri olarak geniş bir tercüme-şerh literatürünün
oluşmasını da sağlamıştır.
Kıl Şefâat Yâ Resûlallâh Hudâ Affeylesin, 17 yüzyılda yaşamış iki önemli Osmanlı müellifinin Kasîde-i
Bürde etrafında ortaya koyduğu mesaiyi bir araya getirmektedir. Galata Kadısı Üsküdârî Ramazan Ahmed
Efendi ile Nişancı Abdurrahman Abdi Paşa tarafından kaleme alınan bu iki şerh, İslâmî edebiyatın en
seçkin ürünlerinden birinin Türkçe literatürdeki yansımalarından bir kesit sunmaktadır. İlki divan şiirinden
beyitler eşliğinde, ikincisi ise son derece berrak bir Türkçeyle yazılan ve her ikisi de dönemin padişahı IV.
Mehmed'e sunulan bu şerhler, Türkçe okuryazar kitle için tertipli birer istifade kaynağı olma vasfını
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.