9789750857379
802165
https://www.hesapli24.com/kismet-kusu
Kısmet Kuşu
8.11
“Kısmet Kuşu” adını verdiğimiz elinizdeki kitapta, 1941-
1949 yılları arasında süreli yayınlarda çıktıktan sonra çeşitli
kitaplarına dağılmış Esendal öykülerini bir arada
okuyacaksınız.
“Onun güzel romanının, güzel hikâyelerinin genç insanların
mahremiyetlerine, muhayyilelerine, yaşayışlarına, mesut ve
hüzünlü saatlerine uzun seneler karışmasını dilerim. Mektep
kitaplarına onun küçücük, tertemiz, güzel hikâyelerinin
kocaman laflıların yerine geçmesini dilerim.”
(Sait Faik Abasıyanık)
“Hikâyeleri içinde birkaçını çok severim: İstanbul'da Bir
Bayram Gününün Hikâyesi, Hâmid İçin Bir Yazı, bir de, adını
unuttum, bir dilenciye verilen bir kızın hikâyesi [Bizim
Nesibe]. Sevdiğim hikâyeleri yalnızca bunlar değildir, ama
şimdi bunları hatırlıyorum... Hâmid İçin Bir Yazı yazarın en
sevdiğim hikâyelerinden biridir; edebiyat âlemimizin en acıklı
hallerinden birine dokunur: Körü körüne beğenmek, körü
körüne övmek, yahut körü körüne yermek. O övgülerin,
yahut yergilerin bari bir manası olsa! Hayır, hepsi boş birer
lakırdı kalabalığıdır. Memduh Şevket Esendal o hikâyesinde
işte bunu göstermiştir.”
(Nurullah Ataç)
Ataç'ın Esendal'da sevdiği üç öykü de ‘Kısmet Kuşu'nda..
“Kısmet Kuşu” adını verdiğimiz elinizdeki kitapta, 1941-
1949 yılları arasında süreli yayınlarda çıktıktan sonra çeşitli
kitaplarına dağılmış Esendal öykülerini bir arada
okuyacaksınız.
“Onun güzel romanının, güzel hikâyelerinin genç insanların
mahremiyetlerine, muhayyilelerine, yaşayışlarına, mesut ve
hüzünlü saatlerine uzun seneler karışmasını dilerim. Mektep
kitaplarına onun küçücük, tertemiz, güzel hikâyelerinin
kocaman laflıların yerine geçmesini dilerim.”
(Sait Faik Abasıyanık)
“Hikâyeleri içinde birkaçını çok severim: İstanbul'da Bir
Bayram Gününün Hikâyesi, Hâmid İçin Bir Yazı, bir de, adını
unuttum, bir dilenciye verilen bir kızın hikâyesi [Bizim
Nesibe]. Sevdiğim hikâyeleri yalnızca bunlar değildir, ama
şimdi bunları hatırlıyorum... Hâmid İçin Bir Yazı yazarın en
sevdiğim hikâyelerinden biridir; edebiyat âlemimizin en acıklı
hallerinden birine dokunur: Körü körüne beğenmek, körü
körüne övmek, yahut körü körüne yermek. O övgülerin,
yahut yergilerin bari bir manası olsa! Hayır, hepsi boş birer
lakırdı kalabalığıdır. Memduh Şevket Esendal o hikâyesinde
işte bunu göstermiştir.”
(Nurullah Ataç)
Ataç'ın Esendal'da sevdiği üç öykü de ‘Kısmet Kuşu'nda..
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.