Köy Enstitülerimizin Yalanlarla Sınavı

Stok Kodu:
9786259578910
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
280
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-04-04
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
13,09
9786259578910
852143
Köy Enstitülerimizin Yalanlarla Sınavı
Köy Enstitülerimizin Yalanlarla Sınavı
13.09
Çok kısa süren yaşamlarına karşın eğitim tarihimizin en özgün, en özgür, en demokratik, ulusal gereksinmelerimize en uygun ve haklarında en çok sözlü-yazılı çalışma yapılan eğitim kurumlarımızdan Köy Enstitüleri'ne karşı kuruluşlarından günümüze dek daha çok sağdan, insaf ve vicdan ölçülerinin ötesinde ağır suçlamalarda bulunulduğu görülür. Yönetici ve öğretmenlerine “kızıl soytarı, kızıl Moskova uşağı, yerli kızılcıklar, akşamcı yarasalar, berduşlar, Kremlin köleleri, kızılbaşlar, satılmış itler sürüsü…” denirken öğrencilerine “Yücel-Tonguç veletleri, piçler, Ethem Nejat-Tonguç Baba dölleri, kızıl uşaklar…” gibi aşağılayıcı ve sövgü dolu nitelemeler yapılır. Elinizdeki çalışmada kuruluşlarından (1940) başlanıp 1950-1960-70'li yıllarda daha yoğun olmak üzere günümüze dek süren sayısız sövgü, aşağılama ve yalanlar ele alındı, bunlara o dönemlerin yazılı kaynakları aracılığıyla yakından bakıldı. Kimisi ırkçı, kimisi siyasal İslamcı, kimisi hem ırkçı hem siyasal İslamcı ve biraz da soldan liberal yalancının enstitüleri tarihten silmeyi amaçlayan saldırıları hep boşa çıktı. Olursa bundan sonrakiler de boşa çıkacaktır. Çünkü onların yerine konan okulların varı yoğu ortadadır: Büyük çoğunluğunun yararları sınırlıdır, büyük çoğunluğu verimsiz insan fabrikasıdır! Bu çalışma, yazdıkları ve yaptıklarıyla toplum yararına hiçbir iyiliği olmayanların enstitülere, onların kurucu, yönetici ve öğrencilerine sövgü ve yalanlarıyla tarihimizde kara bir leke olarak kalmalarını kalıcılaştırmak için yapılmıştır. Amacına ulaşması dileğiyle.
Çok kısa süren yaşamlarına karşın eğitim tarihimizin en özgün, en özgür, en demokratik, ulusal gereksinmelerimize en uygun ve haklarında en çok sözlü-yazılı çalışma yapılan eğitim kurumlarımızdan Köy Enstitüleri'ne karşı kuruluşlarından günümüze dek daha çok sağdan, insaf ve vicdan ölçülerinin ötesinde ağır suçlamalarda bulunulduğu görülür. Yönetici ve öğretmenlerine “kızıl soytarı, kızıl Moskova uşağı, yerli kızılcıklar, akşamcı yarasalar, berduşlar, Kremlin köleleri, kızılbaşlar, satılmış itler sürüsü…” denirken öğrencilerine “Yücel-Tonguç veletleri, piçler, Ethem Nejat-Tonguç Baba dölleri, kızıl uşaklar…” gibi aşağılayıcı ve sövgü dolu nitelemeler yapılır. Elinizdeki çalışmada kuruluşlarından (1940) başlanıp 1950-1960-70'li yıllarda daha yoğun olmak üzere günümüze dek süren sayısız sövgü, aşağılama ve yalanlar ele alındı, bunlara o dönemlerin yazılı kaynakları aracılığıyla yakından bakıldı. Kimisi ırkçı, kimisi siyasal İslamcı, kimisi hem ırkçı hem siyasal İslamcı ve biraz da soldan liberal yalancının enstitüleri tarihten silmeyi amaçlayan saldırıları hep boşa çıktı. Olursa bundan sonrakiler de boşa çıkacaktır. Çünkü onların yerine konan okulların varı yoğu ortadadır: Büyük çoğunluğunun yararları sınırlıdır, büyük çoğunluğu verimsiz insan fabrikasıdır! Bu çalışma, yazdıkları ve yaptıklarıyla toplum yararına hiçbir iyiliği olmayanların enstitülere, onların kurucu, yönetici ve öğrencilerine sövgü ve yalanlarıyla tarihimizde kara bir leke olarak kalmalarını kalıcılaştırmak için yapılmıştır. Amacına ulaşması dileğiyle.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat