9786058009073
830207
https://www.hesapli24.com/kutsal-metinlerde-kadin
Kutsal Metinlerde Kadın
14.01
Egemen ilişki biçiminin topluma yansıması, kadına din ve gelenekler tarafından giydirilmiş görevlerin romantize edilerek
sunulmasıdır. Bu sunum, kadınların kendi ikincilliğini içselleştirmelerine, bu ikincilliği değişmez kanunlar gibi
kabullenmelerine neden olmaktadır. Kadınlar iyi bir anne, iyi bir eş, iyi bir ev kadını olmak gibi durumları itirazsız
kabullenmek, uyum göstermek zorunda bırakılmıştır.
Özellikle İslam ülkelerinde çocuk yaşta kızlarla yaşlı erkeklerin evlenmeleri sıradan olaylar olarak görülmektedir.
Çocuk taciz ve tecavüzleri günlük olaylardan sayılmaktadır. Geleneklere uymayan kadınlar, sevgilisinin elini tuttuğu,
sevgilisine mektup yazdığı veya kaçarak sevgilisiyle evlendiği için yine geleneklere göre kardeşi, babası veya amcası
tarafından katledilmektedir.
Yukarıda belirttiğim durumlarla, bilinç yükseltme ve yasal yollarla mücadele edilebilirliğini, zamanla romantizmin elimine
edilebileceğini düşünsek bile Iran, Afganistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerde İslam'ın siyasallaşmış olmasını göz ardı
edemeyiz. Kadınların recm edilmesi muta nikahı, idam ve kırbaç cezası gibi cezalar, insanın yaşam hakkının gaspına
neden olmakta ve işin içine dinsel kanunların girmesiyle de kadınların zorunlu boyun eğmesi sağlanmaktadır.
Geleneklerin ve dinin birbirlerinde can buldukları düşünülürse, kadınların kurtuluşunun bu iki sisteme karşı durmakta
olduğu anlaşılmaktadır.
Kadın meselesine ayrıntı konularda dinler ve mezhepler farklı yaklaşmaktadırlar. Ancak bu yaklaşımları tüm din ve
mezheplerin kadını köleleştirmeye çalıştıkları gerçeğini değiştirmiyor.
Dinlerin kadınla ilgili ayetlerini açıklarken, tek Tanrılı dinerin üçüne de aynı mesafede durmaya çalıştım. Umarım
okuyucularım da değerlendirmelerini bu noktayı gözden kaçırmadan yaparlar. Saygılarımla. KİFAYET CEYLAN
Egemen ilişki biçiminin topluma yansıması, kadına din ve gelenekler tarafından giydirilmiş görevlerin romantize edilerek
sunulmasıdır. Bu sunum, kadınların kendi ikincilliğini içselleştirmelerine, bu ikincilliği değişmez kanunlar gibi
kabullenmelerine neden olmaktadır. Kadınlar iyi bir anne, iyi bir eş, iyi bir ev kadını olmak gibi durumları itirazsız
kabullenmek, uyum göstermek zorunda bırakılmıştır.
Özellikle İslam ülkelerinde çocuk yaşta kızlarla yaşlı erkeklerin evlenmeleri sıradan olaylar olarak görülmektedir.
Çocuk taciz ve tecavüzleri günlük olaylardan sayılmaktadır. Geleneklere uymayan kadınlar, sevgilisinin elini tuttuğu,
sevgilisine mektup yazdığı veya kaçarak sevgilisiyle evlendiği için yine geleneklere göre kardeşi, babası veya amcası
tarafından katledilmektedir.
Yukarıda belirttiğim durumlarla, bilinç yükseltme ve yasal yollarla mücadele edilebilirliğini, zamanla romantizmin elimine
edilebileceğini düşünsek bile Iran, Afganistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerde İslam'ın siyasallaşmış olmasını göz ardı
edemeyiz. Kadınların recm edilmesi muta nikahı, idam ve kırbaç cezası gibi cezalar, insanın yaşam hakkının gaspına
neden olmakta ve işin içine dinsel kanunların girmesiyle de kadınların zorunlu boyun eğmesi sağlanmaktadır.
Geleneklerin ve dinin birbirlerinde can buldukları düşünülürse, kadınların kurtuluşunun bu iki sisteme karşı durmakta
olduğu anlaşılmaktadır.
Kadın meselesine ayrıntı konularda dinler ve mezhepler farklı yaklaşmaktadırlar. Ancak bu yaklaşımları tüm din ve
mezheplerin kadını köleleştirmeye çalıştıkları gerçeğini değiştirmiyor.
Dinlerin kadınla ilgili ayetlerini açıklarken, tek Tanrılı dinerin üçüne de aynı mesafede durmaya çalıştım. Umarım
okuyucularım da değerlendirmelerini bu noktayı gözden kaçırmadan yaparlar. Saygılarımla. KİFAYET CEYLAN
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.