9786256394193
793457
https://www.hesapli24.com/musikiye-dair
Musikîye Dair
10.24
Musikîye Dair, Sanat Dair'in 1939'da yayınlanan ikinci cildinde yer alan müzikle ilgili yazıları
müstakil olarak bir araya getiriyor. Musikî ile ilgili olarak “Bir İhtar” başlığı altında ifade edilen
ve Sanata Dair'de yer almayan, Halid Ziya'nın İhtiyar Dost kitabındaki Bir Lahika ve Eskinin
Yeri başlıklı yazılar da bu çalışmaya dahil edilmiştir. Gelin musikîyi bir de Halid Ziya'dan
okuyalım:
“Şark ve Garp musikîsi ne demektir?
Her şeyden evvel bu sualin cevabını vermek lâzımdır ki yürütülecek muhakeme silsilesinde
eğri yollara sapmak tehlikesinden sakınılabilsin.
Şark ve Garp musikîsi diye iki umumî kısma ayrılan musikî yoktur. Tek bir musikî vardır ki ona
bir itiyadın hatasıyla Garp musikîsi diyoruz. Sonra Şark'ta Türklerden, İslavlardan, Araplar ve
İranîlerden, Suriye'yi, Irak, Mısır'ı geçerek Çin'e, Japonya'ya, Küba'ya, Malezya adalarına
kadar uzanan ve her yerde başka başka hususiyetler gösteren musikîler, beri tarafta da
Akdeniz havzasından başlayarak İtalya'nın, İspanya'nın muhtelif kıyılarını, Normandiya ve
Britanya'yı, İskandinavya'yı dolaşa dolaşa her mıntıkada başkalıklar gösteren musikîler vardır.
Şu halde musikîyi ayırt edebilmek için bir tasnif lazımsa şöyle demeye mecburiyet vardır ki
asırlardan beri üstatların elinde tekâmül eden bütün dünyada kabule dilmiş, teknik itibariyle
bütün medeniyette kanun olarak tanınmış bir musikî bir hendese, bir he'yet, bir tabâbet
olduğu gibi tek bir musikî vardır. Bir musikî ki bizde aklın kabul edemeyeceği bir inatla, bir
taassupla dâima Türk musikîsinin hasmı olarak reddedilmiştir.
Bizde Türk musikîsi diye asıl musikînin karşısında durmaya çalışan musikî hakikaten Türk
musikîsi midir? Türk musikîsi bu mudur? Bunu İstanbul'da mı aramak lâzımdır? Asıl tashih
olunacak sakat buradadır. İşte parmağını bu sakat noktaya basmak icap eder.”
Musikîye Dair, Sanat Dair'in 1939'da yayınlanan ikinci cildinde yer alan müzikle ilgili yazıları
müstakil olarak bir araya getiriyor. Musikî ile ilgili olarak “Bir İhtar” başlığı altında ifade edilen
ve Sanata Dair'de yer almayan, Halid Ziya'nın İhtiyar Dost kitabındaki Bir Lahika ve Eskinin
Yeri başlıklı yazılar da bu çalışmaya dahil edilmiştir. Gelin musikîyi bir de Halid Ziya'dan
okuyalım:
“Şark ve Garp musikîsi ne demektir?
Her şeyden evvel bu sualin cevabını vermek lâzımdır ki yürütülecek muhakeme silsilesinde
eğri yollara sapmak tehlikesinden sakınılabilsin.
Şark ve Garp musikîsi diye iki umumî kısma ayrılan musikî yoktur. Tek bir musikî vardır ki ona
bir itiyadın hatasıyla Garp musikîsi diyoruz. Sonra Şark'ta Türklerden, İslavlardan, Araplar ve
İranîlerden, Suriye'yi, Irak, Mısır'ı geçerek Çin'e, Japonya'ya, Küba'ya, Malezya adalarına
kadar uzanan ve her yerde başka başka hususiyetler gösteren musikîler, beri tarafta da
Akdeniz havzasından başlayarak İtalya'nın, İspanya'nın muhtelif kıyılarını, Normandiya ve
Britanya'yı, İskandinavya'yı dolaşa dolaşa her mıntıkada başkalıklar gösteren musikîler vardır.
Şu halde musikîyi ayırt edebilmek için bir tasnif lazımsa şöyle demeye mecburiyet vardır ki
asırlardan beri üstatların elinde tekâmül eden bütün dünyada kabule dilmiş, teknik itibariyle
bütün medeniyette kanun olarak tanınmış bir musikî bir hendese, bir he'yet, bir tabâbet
olduğu gibi tek bir musikî vardır. Bir musikî ki bizde aklın kabul edemeyeceği bir inatla, bir
taassupla dâima Türk musikîsinin hasmı olarak reddedilmiştir.
Bizde Türk musikîsi diye asıl musikînin karşısında durmaya çalışan musikî hakikaten Türk
musikîsi midir? Türk musikîsi bu mudur? Bunu İstanbul'da mı aramak lâzımdır? Asıl tashih
olunacak sakat buradadır. İşte parmağını bu sakat noktaya basmak icap eder.”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.