9786054454471
399183
https://www.hesapli24.com/ruhun-ara-bul-oyunu
Ruhun Ara-Bul Oyunu
8.14
İnsanın gelişimine katkıda bulunacak kaynak araştırıldığı takdirde bu kaynak uçsuz bucaksız derya olarak çıkacaktır arayanın karşısına. Ancak insan adedince yol vardır Hakikat'e doğru... Benim yolumun zemini İlim ve Sevgi taşları ile döşeli. Yolu benim patikamla örtüşenler için deryada bir damla da benim katkım olur düşüncesi ile bu çalışma ortaya çıktı. Köşe başlarındaki kilometre taşları gibi, ana başlıklar halinde ufak ufak değinmeye çalıştım sonsuzluğun sırlarına; deneyimleyebildiğim kadarıyla sınırlı olarak... Yol uzun ve meşakkatli ama bir o kadar da eğlenceli ve mucizevi. Şaşırtıcı, hayret verici, şen....
"Kainat kendi kendine aşık bir Tanrının neş'esidir..." der Uzakdoğu hikmeti. İnsan da kendinden kendine sefer eyledikçe sonsuzluğun kapılarını aralar. Ve her şey olduğu gibi görülmeye başlanır Hakikat'iyle. Evrenin sırları kendini açığa çıkarır, yaşamın yasası keşfedilir. Uçsuz bucaksız sonsuzluğun bağrında kendini çaresiz ve güçsüz hisseden insana, sonsuz imkanlar serisi ile donatıldığı, sevilip sayıldığı, korunduğu, himaye edildiği, eğitildiği ve şefkatle sarılıp sarmalandığı sezgisel bilgisi hediye edilir. Bu bilginin sevinci ile insan kendini koşulsuz, karşılıksız varlığa hizmete adar. Adandıkça sevme yetisi artar. Sevme yetisi arttıkça da ışığa dönüşür. Varlıkları ayırt etmeksizin şefkatini güneş gibi tüm evrene yansıtır. İnsan asla umutsuzluğa kapılmamalı ve kendini gelişime adamalıdır. Çünkü gelişim bilincimizi yükseltir. Bilinç yükseldikçe insan hayatın karmaşasında kendini kaybetmez. Bu yolda her birimizin enstrümanları farklı olabilir. Ancak bilmeliyiz ki kendine yardım etmeyene hiçbir güç yardım edemez. Kendine yardım etmenin ilk adımı da gelişmeye karşı duyduğumuz istek ve arzuyla paralel gider. Eğer biz bu arzu ile donanırsak evrenin tüm imkanları seferber olup bizi eğitecektir. Ufacık bir gözeden fışkıran minik bir pınarcığın yolcuğuna benzer yaşam mücadelemiz. Suyun bir hedefi vardır. Denize ulaşmak. Bilir ki eğer ulaşırsa denize, pınarlığından eser kalmayacak. Bu amaç onu her türlü zorluğa karşı motive eder. Eğer amacını unutursa akamaz, bir su birikintisine dönüşür, kokuşur, yok olur gider. İnsanın yaşam macerası da böyledir. Koptuğu bütününe, aslına kavuşmaktır amacı. Ancak bilinçli bir çaba ve istek ile gerçekleştirebilir bu arzusunu. Özgür iradesi vardır. Ya damla olarak kalacak ya da sonsuzluğun Deryasında Derya olacaktır. Bu çalışmanın amacı da insanın bu çileli yolculuğunda beraber sefer eylemektir. Paylaşmak, birlikte öğrenmektir kendi gerçekliğini. Tabi aydınlanmak, bilinçlenmek, özgürleşmek isteyenler için...
İnsanın gelişimine katkıda bulunacak kaynak araştırıldığı takdirde bu kaynak uçsuz bucaksız derya olarak çıkacaktır arayanın karşısına. Ancak insan adedince yol vardır Hakikat'e doğru... Benim yolumun zemini İlim ve Sevgi taşları ile döşeli. Yolu benim patikamla örtüşenler için deryada bir damla da benim katkım olur düşüncesi ile bu çalışma ortaya çıktı. Köşe başlarındaki kilometre taşları gibi, ana başlıklar halinde ufak ufak değinmeye çalıştım sonsuzluğun sırlarına; deneyimleyebildiğim kadarıyla sınırlı olarak... Yol uzun ve meşakkatli ama bir o kadar da eğlenceli ve mucizevi. Şaşırtıcı, hayret verici, şen....
"Kainat kendi kendine aşık bir Tanrının neş'esidir..." der Uzakdoğu hikmeti. İnsan da kendinden kendine sefer eyledikçe sonsuzluğun kapılarını aralar. Ve her şey olduğu gibi görülmeye başlanır Hakikat'iyle. Evrenin sırları kendini açığa çıkarır, yaşamın yasası keşfedilir. Uçsuz bucaksız sonsuzluğun bağrında kendini çaresiz ve güçsüz hisseden insana, sonsuz imkanlar serisi ile donatıldığı, sevilip sayıldığı, korunduğu, himaye edildiği, eğitildiği ve şefkatle sarılıp sarmalandığı sezgisel bilgisi hediye edilir. Bu bilginin sevinci ile insan kendini koşulsuz, karşılıksız varlığa hizmete adar. Adandıkça sevme yetisi artar. Sevme yetisi arttıkça da ışığa dönüşür. Varlıkları ayırt etmeksizin şefkatini güneş gibi tüm evrene yansıtır. İnsan asla umutsuzluğa kapılmamalı ve kendini gelişime adamalıdır. Çünkü gelişim bilincimizi yükseltir. Bilinç yükseldikçe insan hayatın karmaşasında kendini kaybetmez. Bu yolda her birimizin enstrümanları farklı olabilir. Ancak bilmeliyiz ki kendine yardım etmeyene hiçbir güç yardım edemez. Kendine yardım etmenin ilk adımı da gelişmeye karşı duyduğumuz istek ve arzuyla paralel gider. Eğer biz bu arzu ile donanırsak evrenin tüm imkanları seferber olup bizi eğitecektir. Ufacık bir gözeden fışkıran minik bir pınarcığın yolcuğuna benzer yaşam mücadelemiz. Suyun bir hedefi vardır. Denize ulaşmak. Bilir ki eğer ulaşırsa denize, pınarlığından eser kalmayacak. Bu amaç onu her türlü zorluğa karşı motive eder. Eğer amacını unutursa akamaz, bir su birikintisine dönüşür, kokuşur, yok olur gider. İnsanın yaşam macerası da böyledir. Koptuğu bütününe, aslına kavuşmaktır amacı. Ancak bilinçli bir çaba ve istek ile gerçekleştirebilir bu arzusunu. Özgür iradesi vardır. Ya damla olarak kalacak ya da sonsuzluğun Deryasında Derya olacaktır. Bu çalışmanın amacı da insanın bu çileli yolculuğunda beraber sefer eylemektir. Paylaşmak, birlikte öğrenmektir kendi gerçekliğini. Tabi aydınlanmak, bilinçlenmek, özgürleşmek isteyenler için...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.