Sanki Her Şey Daha Dün Gibi

Stok Kodu:
9786051855967
Boyut:
165-235-0
Sayfa Sayısı:
168
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-06-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
9,82
9786051855967
580962
Sanki Her Şey Daha Dün Gibi
Sanki Her Şey Daha Dün Gibi
9.82

"Üç sayfayı doldurduk galiba. Bana kalırsa daha da yazarım.Yağmurlu Fatih gecelerini. Beyazıt'ta bir lokantada içilen biraları.Yolları ve anıları. Eski zaman aşklarını. Dostumuz Faik Baysalacaba yine sigara dumanlarıyla ılıklaşmış gürültülü kahvelerde,mermer bir masada demli çaylar ve askıda yavaş yavaş kuruyanyağmurlu paltoların arasında iğrilmiş oturup yazıyor mudur?Çifte Kumrular Sokağı'na çıkan yeni asfaltın köşesinde yükselenbüyük yapıların önünde, o köşebaşında bir gün olur yine dururuzun uzun konuşur muyuz?

Bana yine tıpkı Paris'te son gördüğün'Tempete sur Washington' filmini anlattığın gibi, yenifilmleri, aydınlık lacivert bir ilk yaz gecesinde, Tepebaşı'ndanUnkapanı'na doğru inerken anlatır mısın? Aradan uzun günlergeçmesine karşın, seni sanki biraz önce olmuşçasına taşkın, kararsızve kesik kesik yüreklendiren bir anıyı, sözgelimi Vatan'ıntavanarasında geçmiş, ya da şimdi Ahmet İhsan'ın daracık veyumru yumru merdivenlerinden çıkan birini... Bir askerî tıbbiyeliyi, Ankara'da içkili bir geceyi... Yine anlatır mısın?

Bir gün Fatih'le Saraçhanebaşı arasına, ya da Edirnekapı'ya kadaryine ağaçlar olacak. Ama hep vardılar onlar değil mi Oktay Ağabey?"

"Üç sayfayı doldurduk galiba. Bana kalırsa daha da yazarım.Yağmurlu Fatih gecelerini. Beyazıt'ta bir lokantada içilen biraları.Yolları ve anıları. Eski zaman aşklarını. Dostumuz Faik Baysalacaba yine sigara dumanlarıyla ılıklaşmış gürültülü kahvelerde,mermer bir masada demli çaylar ve askıda yavaş yavaş kuruyanyağmurlu paltoların arasında iğrilmiş oturup yazıyor mudur?Çifte Kumrular Sokağı'na çıkan yeni asfaltın köşesinde yükselenbüyük yapıların önünde, o köşebaşında bir gün olur yine dururuzun uzun konuşur muyuz?

Bana yine tıpkı Paris'te son gördüğün'Tempete sur Washington' filmini anlattığın gibi, yenifilmleri, aydınlık lacivert bir ilk yaz gecesinde, Tepebaşı'ndanUnkapanı'na doğru inerken anlatır mısın? Aradan uzun günlergeçmesine karşın, seni sanki biraz önce olmuşçasına taşkın, kararsızve kesik kesik yüreklendiren bir anıyı, sözgelimi Vatan'ıntavanarasında geçmiş, ya da şimdi Ahmet İhsan'ın daracık veyumru yumru merdivenlerinden çıkan birini... Bir askerî tıbbiyeliyi, Ankara'da içkili bir geceyi... Yine anlatır mısın?

Bir gün Fatih'le Saraçhanebaşı arasına, ya da Edirnekapı'ya kadaryine ağaçlar olacak. Ama hep vardılar onlar değil mi Oktay Ağabey?"

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat