9786258038569
733466
https://www.hesapli24.com/sirketler-hukuku-serhi-4-cilt
Şirketler Hukuku Şerhi (4 Cilt)
148.72
Şirketler Hukuku Şerhi' nin bu 4. baskısında yapılan değişikliklerin tek tek sayılamayacak kadar çok olduğunu önemle belirtirken, anılmaya değer de lege lata ve de lege feranda perspektifinden önemli yenilikleri başlıklar halinde şöyle verebilirim. 1. TTK'daki değişiklikler: 27.12.2020 tarihli ve 7262 sayılı Kanunla, TTK'nun, gerçek kişi tacir ile tüzel kişi tacir adına imzaya yetkili olanların ticaret siciline tesciline ilişkin m. 40/2; ticari defterle ilgili m. 64/4; genel kurulda oy kullanacak kişilerle ilgili m. 415/2; GK toplantısında hazır bulunanlar listesine ilişkin m. 417/1 ve 2 ve 5. fıkraları: kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinde şirkete ve üçüncü kişilere karşı yetkili olmaya ilişkin m. 426/2: kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılması ve MKK'ya bildirime ilişkin m. 486/2; kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinin devrine ilişkin m. 489 ve cezai sorumluluğa ilişkin m. 562. hükümleri ve 7263 sayılı Kanunla, kamu kurum ve kuruluşları tarafından, ticaret siciline tescil olunan temsile yetkili kişiler ile bunların temsil şekilleri hakkında ticaret sicili kayıtlarına ilişkin olarak TTK ‘nın 373. maddesine eklenen 3. fıkrası, kitaptaki ilgili yerlere eklenmiştir. 2. Genişletilen konular. Anonim şirketlerde, hemen hemen her konu yeniden incelenmiş ve ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır. Bu bağlamda; yönetim kurulunun m. 367/1 uyarınca yönetim yetkisinin devri (Übertragung der Geschäftsführung), m. 370/2 temsil yetkisinin devri (Delegation); anonim şirket nama yazılı pay veya pay senetlerinin devriyle ilgili m. 492 vd. daki bağlam hükümleri (Vinkulierung); esas sözleşmede yer alan ön alım hakkı (Vorkaufsrecht) ve öncelik hakkı (Vorhandrecht); anonim şirketin ve paysahiplerinin uğradığı zararlar nedeniyle YK üyeleri ve yöneticilere karşı açılan hukuki sorumluluk davaları; mali ve idari yönden ibra konuları yüksek yargı kararları eşliğinde incelenmiş ve değerlendirilmiştir. Limited şirketlerde ortakların bilgi alma ve inceleme hakkı ile özel denetim isteme; müdürlerin haklı sebeplerle görevden alınması; çıkma ve çıkarılma gibi tartışmalı konular, İsviçre-Türk hukukundaki bilimsel öğretideki görüşler ve yargısal içtihatlar çerçevesinde ayrıntılı şekilde incelenmiş ve değerlendirilmiştir. 3. Yenilikler. Yenikler, başlıklar halinde şöyle sayılabilir: Alman ve İsviçre hukuka nazaran Türk hukukunda henüz kavramsal düzeyde incelenen Anonim şirketlerde yönetim kurulunun; limited şirketler müdürlerin “uyum” (Compliance) sorumluluğunun koşulları, buna ilişkin olaylar, İsviçre, Türk ve Alman hukukundaki düzenlemeler ile doktrindeki görüşler ve yüksek mahkeme kararlar eşliğinde detaylı olarak incelenmiştir. 4. Anonim şirketlerde yönetim kurulu (YK) üyelerinin hukuki sorumluluğuna ilişkin öğretideki görüşlerin yanı sıra, bu sorumluluğa ilişkin en çok dava açılan konular ve sorumluluk davalarında kusuru ispatla kimin yükümlü olduğu konusu İsviçre Federal Mahkemesinin ve Yargıtay'ın 2021 tarihli yeni kararı doğrultusunda kapsamlı şekilde incelenmiş ve kitaba işlenmiştir. 5. Yönetim kurulu üyelerinin aleyhine açılan sorumluluk davalarında mahkemelerin, yönetim kurulunun aldığı “iş insanı kararı” nın (Business Judgment Rule) yargısal denetime tabi tutulmaması veya ihtiyatla yaklaşılmasına ilişkin anlayış ve bunun nedenini teşkil eden “geriye bakış hatası” (“Rückschaufehler” «Hindsight Bias») daha ayrıntılı olarak incelenmiştir. 6. Yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilere karşı açılacak hukuki sorumluluk davalarından önce arabulucuya gidilmesi şartı ve gidilmesine gerek olmayan davalar kanun ve literatür eşliğinde incelenmiştir. 7. Yönetim kurulunun üst gözetim görevine ilişkin TTK m. 375/1-e hükmündeki üst gözetime ilişkin uyum (Compliance) görevi ve sorumluluğu ile yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerin TTK m. 553 vd. hükümlerindeki hukuki sorumluluğu arasındaki farklılıklar ve yönetim kurulunun üyelere rücu durumu da ortaya konulmuştur. 8. TTK'da yer almasına rağmen Türk öğretisinde hiç tartışılmayan, hatta uygulamada da hemen hemen hiç rastlanmayan anonim şirketin iflasında alacaklıların ve paysahiplerinin YK üyelerine karşı açacakları sorumluluk davasının hukuki niteliğinin temeline ilişkin İsviçre Federal Mahkemesinin görüşünü üç kez değiştirdiği ve son olarak “Raschein teorisi”nin benimsediğine ilişkin içtihatları ve bilimsel öğretideki görüşler ayrıntılı olarak incelen ve ortaya konulmuştur. 9. Halka açık anonim şirketlerde, şirketin başlangıçta tek olan kâr etme amacının, artık “üçlü kâr ilkesi” ne (Triple-Bottom- Line) ilişkin “amaç değişikliği” ve “kurumsal sosyal sorumluluk” (Corporate Social Responsibility), paysahipliğinin değerinin artırılması (Shareholder-Value) konseptinden, “paylaşılan değer yaratmak” (Creating Shared-Value) konseptine geçiş teorisi, yabancı öğretideki görüşler çerçevesinde incelenmiştir. 10. Küresel düzeyde faaliyette bulunan çok uluslu şirketlerin merkezi yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerinin, yabancı ülkelerdeki yavru şirketlerinin, hatta bunların tedarikçilerinin hukuka aykırı eylem ve işlemlerinden, özen yükümü çerçevesinde sorumlu olup olmadıklarına ilişkin tartışmalara, mahkeme kararları ve yeni yasal düzenlemelerle ilgili çalışmalara geniş şekilde yer verilmiştir. 11. Bazı Avrupa ülkelerinde güncel olan nama yazılı payları belirli süre elinde tutan paysahiplerine, diğer paylara nazaran daha fazla kâr payı verilmesine ilişkin “sadakatli pay” (Loyalitätsaktie) veya “sadakatli hissedarlar” (Loyalitätsaktionäre) konusu da, öğretideki görüşler ve çeşitli Avrupa ülkelerdeki uygulama incelenmiştir. 12. Son yıllarda birçok Avrupa ülkesinde anonim şirketlerin anonim şirketlerin yönetim organında uygulanan “kadın kotası” na (Frauenquote) ilişkin düzenlemeler ve uygulamalar, Türk uygulaması da dikkate alınarak ayrıntılı olarak incelenmiştir. 13.Tüzel kişilerin adli yardımdan yararlanma imkânı ve bunun koşulları, İsviçre-Türk hukukundaki görüşler ve yüksek mahkeme kararları dikkate alınarak ortaya konulmuştur. 14. Limited şirketlerde azınlık paysahiplerinin denetime ve özel denetim istemine ilişkin TTK m. 635/1'de anonim şirketlere yapılan atfın uygun olup olmadığı, mehaz kanundaki ve TTK'daki düzenlemeler ışığında incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
Şirketler Hukuku Şerhi' nin bu 4. baskısında yapılan değişikliklerin tek tek sayılamayacak kadar çok olduğunu önemle belirtirken, anılmaya değer de lege lata ve de lege feranda perspektifinden önemli yenilikleri başlıklar halinde şöyle verebilirim. 1. TTK'daki değişiklikler: 27.12.2020 tarihli ve 7262 sayılı Kanunla, TTK'nun, gerçek kişi tacir ile tüzel kişi tacir adına imzaya yetkili olanların ticaret siciline tesciline ilişkin m. 40/2; ticari defterle ilgili m. 64/4; genel kurulda oy kullanacak kişilerle ilgili m. 415/2; GK toplantısında hazır bulunanlar listesine ilişkin m. 417/1 ve 2 ve 5. fıkraları: kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinde şirkete ve üçüncü kişilere karşı yetkili olmaya ilişkin m. 426/2: kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılması ve MKK'ya bildirime ilişkin m. 486/2; kapalı tip anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetlerinin devrine ilişkin m. 489 ve cezai sorumluluğa ilişkin m. 562. hükümleri ve 7263 sayılı Kanunla, kamu kurum ve kuruluşları tarafından, ticaret siciline tescil olunan temsile yetkili kişiler ile bunların temsil şekilleri hakkında ticaret sicili kayıtlarına ilişkin olarak TTK ‘nın 373. maddesine eklenen 3. fıkrası, kitaptaki ilgili yerlere eklenmiştir. 2. Genişletilen konular. Anonim şirketlerde, hemen hemen her konu yeniden incelenmiş ve ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır. Bu bağlamda; yönetim kurulunun m. 367/1 uyarınca yönetim yetkisinin devri (Übertragung der Geschäftsführung), m. 370/2 temsil yetkisinin devri (Delegation); anonim şirket nama yazılı pay veya pay senetlerinin devriyle ilgili m. 492 vd. daki bağlam hükümleri (Vinkulierung); esas sözleşmede yer alan ön alım hakkı (Vorkaufsrecht) ve öncelik hakkı (Vorhandrecht); anonim şirketin ve paysahiplerinin uğradığı zararlar nedeniyle YK üyeleri ve yöneticilere karşı açılan hukuki sorumluluk davaları; mali ve idari yönden ibra konuları yüksek yargı kararları eşliğinde incelenmiş ve değerlendirilmiştir. Limited şirketlerde ortakların bilgi alma ve inceleme hakkı ile özel denetim isteme; müdürlerin haklı sebeplerle görevden alınması; çıkma ve çıkarılma gibi tartışmalı konular, İsviçre-Türk hukukundaki bilimsel öğretideki görüşler ve yargısal içtihatlar çerçevesinde ayrıntılı şekilde incelenmiş ve değerlendirilmiştir. 3. Yenilikler. Yenikler, başlıklar halinde şöyle sayılabilir: Alman ve İsviçre hukuka nazaran Türk hukukunda henüz kavramsal düzeyde incelenen Anonim şirketlerde yönetim kurulunun; limited şirketler müdürlerin “uyum” (Compliance) sorumluluğunun koşulları, buna ilişkin olaylar, İsviçre, Türk ve Alman hukukundaki düzenlemeler ile doktrindeki görüşler ve yüksek mahkeme kararlar eşliğinde detaylı olarak incelenmiştir. 4. Anonim şirketlerde yönetim kurulu (YK) üyelerinin hukuki sorumluluğuna ilişkin öğretideki görüşlerin yanı sıra, bu sorumluluğa ilişkin en çok dava açılan konular ve sorumluluk davalarında kusuru ispatla kimin yükümlü olduğu konusu İsviçre Federal Mahkemesinin ve Yargıtay'ın 2021 tarihli yeni kararı doğrultusunda kapsamlı şekilde incelenmiş ve kitaba işlenmiştir. 5. Yönetim kurulu üyelerinin aleyhine açılan sorumluluk davalarında mahkemelerin, yönetim kurulunun aldığı “iş insanı kararı” nın (Business Judgment Rule) yargısal denetime tabi tutulmaması veya ihtiyatla yaklaşılmasına ilişkin anlayış ve bunun nedenini teşkil eden “geriye bakış hatası” (“Rückschaufehler” «Hindsight Bias») daha ayrıntılı olarak incelenmiştir. 6. Yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilere karşı açılacak hukuki sorumluluk davalarından önce arabulucuya gidilmesi şartı ve gidilmesine gerek olmayan davalar kanun ve literatür eşliğinde incelenmiştir. 7. Yönetim kurulunun üst gözetim görevine ilişkin TTK m. 375/1-e hükmündeki üst gözetime ilişkin uyum (Compliance) görevi ve sorumluluğu ile yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerin TTK m. 553 vd. hükümlerindeki hukuki sorumluluğu arasındaki farklılıklar ve yönetim kurulunun üyelere rücu durumu da ortaya konulmuştur. 8. TTK'da yer almasına rağmen Türk öğretisinde hiç tartışılmayan, hatta uygulamada da hemen hemen hiç rastlanmayan anonim şirketin iflasında alacaklıların ve paysahiplerinin YK üyelerine karşı açacakları sorumluluk davasının hukuki niteliğinin temeline ilişkin İsviçre Federal Mahkemesinin görüşünü üç kez değiştirdiği ve son olarak “Raschein teorisi”nin benimsediğine ilişkin içtihatları ve bilimsel öğretideki görüşler ayrıntılı olarak incelen ve ortaya konulmuştur. 9. Halka açık anonim şirketlerde, şirketin başlangıçta tek olan kâr etme amacının, artık “üçlü kâr ilkesi” ne (Triple-Bottom- Line) ilişkin “amaç değişikliği” ve “kurumsal sosyal sorumluluk” (Corporate Social Responsibility), paysahipliğinin değerinin artırılması (Shareholder-Value) konseptinden, “paylaşılan değer yaratmak” (Creating Shared-Value) konseptine geçiş teorisi, yabancı öğretideki görüşler çerçevesinde incelenmiştir. 10. Küresel düzeyde faaliyette bulunan çok uluslu şirketlerin merkezi yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerinin, yabancı ülkelerdeki yavru şirketlerinin, hatta bunların tedarikçilerinin hukuka aykırı eylem ve işlemlerinden, özen yükümü çerçevesinde sorumlu olup olmadıklarına ilişkin tartışmalara, mahkeme kararları ve yeni yasal düzenlemelerle ilgili çalışmalara geniş şekilde yer verilmiştir. 11. Bazı Avrupa ülkelerinde güncel olan nama yazılı payları belirli süre elinde tutan paysahiplerine, diğer paylara nazaran daha fazla kâr payı verilmesine ilişkin “sadakatli pay” (Loyalitätsaktie) veya “sadakatli hissedarlar” (Loyalitätsaktionäre) konusu da, öğretideki görüşler ve çeşitli Avrupa ülkelerdeki uygulama incelenmiştir. 12. Son yıllarda birçok Avrupa ülkesinde anonim şirketlerin anonim şirketlerin yönetim organında uygulanan “kadın kotası” na (Frauenquote) ilişkin düzenlemeler ve uygulamalar, Türk uygulaması da dikkate alınarak ayrıntılı olarak incelenmiştir. 13.Tüzel kişilerin adli yardımdan yararlanma imkânı ve bunun koşulları, İsviçre-Türk hukukundaki görüşler ve yüksek mahkeme kararları dikkate alınarak ortaya konulmuştur. 14. Limited şirketlerde azınlık paysahiplerinin denetime ve özel denetim istemine ilişkin TTK m. 635/1'de anonim şirketlere yapılan atfın uygun olup olmadığı, mehaz kanundaki ve TTK'daki düzenlemeler ışığında incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.