Siyasetin Usul ve Esasları

Stok Kodu:
9786258205671
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
432
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2023-10-19
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
14,52
9786258205671
819483
Siyasetin Usul ve Esasları
Siyasetin Usul ve Esasları
14.52
İslam yönetim anlayışının temelinin şura olduğunu ve birtakım kavramların bunu şekillendirdiğini görmekteyiz. Kur'an'ın bir kısım ayetleri siyaset bilim ve onun temel, siyaset ve devlet düzenini kavram ve kurum olarak belirleyen ve çerçevesini bize veren anahtar kavramlarına ilişkindir. Kur'an'ın yüzde biri olan altmış civarında ayet siyasete taalluk etmektedir. Bunlar; Tevhid, itaat, hilafet, bey'at, şura, emri bil maruf ve nehyi anil münker, velayet, emanet, adalet, ulül- emir, mülk ve hükümdür. Kavramların açılımı yapıldığında, İslam'ın siyaset teorisi ortaya çıkarılmış olur. Hükümet etmek vaciptir, ancak nassların çizmiş olduğu genel ilkeler çerçevesinde Müslümanlar siyaset uygulamalarında serbest bırakılmıştır. Hz. Peygamber, ordu komutanı Büreyde'ye düşmanı kuşattıktan sonra "Allah'ın hükmüne" gelin demesini yasaklamış ve "sen, vereceğin karar ile Allah'ın hükmüne isabet edip etmediğini bilemezsin, onun için de onları senin ve arkadaşlarının vereceği hükme davet et," demiştir. Müçtehidin verdiği hükmün "Allah'ın hükmü" şeklinde anılması yasaklamıştır. İçtihat sorgulama ve eleştirinin dışında kalamaz. Dinin siyasette belirli bir metodu bulunmasa da Müslümanın uyguladığı siyasetin İslam'ın temel ilkelerine ters düşmemesi gerekir. Kâtip, Hz. Ömer'in huzurunda verilen bir kararı yazarken, "Bu Allah'ın Ömer'e gösterdiği hükümdür," ifadesini kullanınca Ömer, "böyle deme, bu Ömer'in görüşüdür de" diye uyarmıştır.
İslam yönetim anlayışının temelinin şura olduğunu ve birtakım kavramların bunu şekillendirdiğini görmekteyiz. Kur'an'ın bir kısım ayetleri siyaset bilim ve onun temel, siyaset ve devlet düzenini kavram ve kurum olarak belirleyen ve çerçevesini bize veren anahtar kavramlarına ilişkindir. Kur'an'ın yüzde biri olan altmış civarında ayet siyasete taalluk etmektedir. Bunlar; Tevhid, itaat, hilafet, bey'at, şura, emri bil maruf ve nehyi anil münker, velayet, emanet, adalet, ulül- emir, mülk ve hükümdür. Kavramların açılımı yapıldığında, İslam'ın siyaset teorisi ortaya çıkarılmış olur. Hükümet etmek vaciptir, ancak nassların çizmiş olduğu genel ilkeler çerçevesinde Müslümanlar siyaset uygulamalarında serbest bırakılmıştır. Hz. Peygamber, ordu komutanı Büreyde'ye düşmanı kuşattıktan sonra "Allah'ın hükmüne" gelin demesini yasaklamış ve "sen, vereceğin karar ile Allah'ın hükmüne isabet edip etmediğini bilemezsin, onun için de onları senin ve arkadaşlarının vereceği hükme davet et," demiştir. Müçtehidin verdiği hükmün "Allah'ın hükmü" şeklinde anılması yasaklamıştır. İçtihat sorgulama ve eleştirinin dışında kalamaz. Dinin siyasette belirli bir metodu bulunmasa da Müslümanın uyguladığı siyasetin İslam'ın temel ilkelerine ters düşmemesi gerekir. Kâtip, Hz. Ömer'in huzurunda verilen bir kararı yazarken, "Bu Allah'ın Ömer'e gösterdiği hükümdür," ifadesini kullanınca Ömer, "böyle deme, bu Ömer'in görüşüdür de" diye uyarmıştır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat