9789750715136
404583
https://www.hesapli24.com/stefan-zweigin-son-gunleri
Stefan Zweig'in Son Günleri
9.44
Stefan Zweig, ta Brezilyaya gitse de, geride bıraktığı, yıkılmakta olan bir dünyayı içinde taşıyordu. Bazen aralık kalan pencereden esen ılık rüzgâra kapılıp geçip giden yılları unuttuğu oluyordu. Utanç duygusunun bir huzur hissiyle aynı anda benliğini kapladığı zamanlar, bir umut ışığı olarak Lotteye bakıyordu. Buralara aşinaydı sanki... İnsana yaşadıklarını unutturacak bir yer. Ama bir gazete haberi bile yıkıp geçiyordu içini:
Viyana Belediyesi Yahudilerin oturduğu dairelerde gazı kesme kararı aldı. Bu konutlarda gazla intihar edenlerin artması, vatandaşın rahatını kaçırdığından, gazla intihar etme, bundan böyle kamu düzenini bozmak olarak kabul edilecek.
Demek kitaplarını yakan, yasaklayan ülkesinde, insanları öldürme hakkı olduğunu düşünenler, ölme hakkına bile el koyuyordu. Ama o, hakkını saklı tutmakta kararlıydı. Nerede olursa olsun...
Laurent Seksik, Stefan Zweig ve karısı Lottenin ölüme doğru çıktıkları yolculuğun son altı ayında onlara eşlik ediyor. İçine düştükleri o derin bunalımı, mücadeleyi değil de kaçmayı seçmiş olmalarının o dayanılmaz vicdan azabını her sayfasında hissettiriyor, o kederli günleri onlarla birlikte yaşıyor, yaşatıyor.
İnsanın yüreğini burkan bir öykü. Gerçek olduğunu bilerek okumak, bir dönemin, bir dünyanın yok oluşuna tanık olmak daha da hüzünlü...
Stefan Zweig, ta Brezilyaya gitse de, geride bıraktığı, yıkılmakta olan bir dünyayı içinde taşıyordu. Bazen aralık kalan pencereden esen ılık rüzgâra kapılıp geçip giden yılları unuttuğu oluyordu. Utanç duygusunun bir huzur hissiyle aynı anda benliğini kapladığı zamanlar, bir umut ışığı olarak Lotteye bakıyordu. Buralara aşinaydı sanki... İnsana yaşadıklarını unutturacak bir yer. Ama bir gazete haberi bile yıkıp geçiyordu içini:
Viyana Belediyesi Yahudilerin oturduğu dairelerde gazı kesme kararı aldı. Bu konutlarda gazla intihar edenlerin artması, vatandaşın rahatını kaçırdığından, gazla intihar etme, bundan böyle kamu düzenini bozmak olarak kabul edilecek.
Demek kitaplarını yakan, yasaklayan ülkesinde, insanları öldürme hakkı olduğunu düşünenler, ölme hakkına bile el koyuyordu. Ama o, hakkını saklı tutmakta kararlıydı. Nerede olursa olsun...
Laurent Seksik, Stefan Zweig ve karısı Lottenin ölüme doğru çıktıkları yolculuğun son altı ayında onlara eşlik ediyor. İçine düştükleri o derin bunalımı, mücadeleyi değil de kaçmayı seçmiş olmalarının o dayanılmaz vicdan azabını her sayfasında hissettiriyor, o kederli günleri onlarla birlikte yaşıyor, yaşatıyor.
İnsanın yüreğini burkan bir öykü. Gerçek olduğunu bilerek okumak, bir dönemin, bir dünyanın yok oluşuna tanık olmak daha da hüzünlü...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.