Suriye: Cehenneme Düşüş; 2011-2014 Çağdaş Haberciliğin Unutulmaz Antolojisi 2011-2014 Çağdaş Haberciliğin Unutulmaz Antolojisi
Boyut:
140-210-0
Sayfa Sayısı:
828
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-10-16
Çeviren:
Buğra Yasin;Aslı Adalıer;Senem Çevik
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
17,32
9786059280006
487026
https://www.hesapli24.com/suriye-cehenneme-dusus-2011-2014-cagdas-haberciligin-unutulmaz-antolojisi
Suriye: Cehenneme Düşüş; 2011-2014 Çağdaş Haberciliğin Unutulmaz Antolojisi 2011-2014 Çağdaş Haberciliğin Unutulmaz Antolojisi
17.32
2011-2014 yıllarına ait bu habercilik seçkisi, Suriye'de devam etmekte olan şiddet ve umutsuzluk dolu olayların nasıl geliştiğini gözler önüne seriyor. Ülkenin hizipleşen gruplarının hepsinin eli kana bulanmış durumda; işkenceden tutun da zehirli gaza kadar hiçbir suç artık tabu sayılmıyor bu ülkede. Ölü sayısı sayılamayacak kadar fazla. Peki ya hayatta kalmayı başaranlar ne durumda? Yaklaşık 3 milyon sığınmacının Suriye'den kaçtığını ve milyonlarcasının da ülke içinde başka yerlere göçtüğünü dikkate alırsak, rakamların burada da hiç iç açıcı olmadığını söylemek gayet mümkün. Peki, işler bu noktaya nasıl vardı? Bu sorunun yanıtını, ülkede yaşanan trajediyi gözler önüne seren bir dizi makalede bulmak mümkün. Robert Fisk, Patrick Cockburn ve Kim Sengupta gibi bölgede önemli tecrübeye sahip ve alanlarında rakipsiz muhabirlerin öncülük ederek kaleme aldıkları yazılarla dünya, yaşanan bu pervasızlığı ve olayların içyüzünü görebilme imkanına kavuştu. Suriye'de yaşanan trajedi henüz sona ermiş değil. Ama günün birinde, tarihçiler, böylesine köklü ve görkemli bir medeniyetin nasıl olup ta bir harabeye dönüştürüldüğünü, yüz yıllık bir geçmişe sahip bölgesel bir yerleşimin nasıl da önemsiz bir hale getirildiğini, bir nesil dolusu masum sivilin perperişan bir savaş bölgesi içinde nasıl kısır bir döngünün içinde yaşamak durumunda bırakıldığını elbette kendilerine soracaklardır. Bizler, tarihçiler bu sorularla yüzleştikleri vakit, elinizde tuttuğunuz bu kitapta yer alan tanıklıkların ve analizlerin, değerli bir başlangıç noktası olacağına ve tarihe ışık tutacağına inanıyoruz.
2011-2014 yıllarına ait bu habercilik seçkisi, Suriye'de devam etmekte olan şiddet ve umutsuzluk dolu olayların nasıl geliştiğini gözler önüne seriyor. Ülkenin hizipleşen gruplarının hepsinin eli kana bulanmış durumda; işkenceden tutun da zehirli gaza kadar hiçbir suç artık tabu sayılmıyor bu ülkede. Ölü sayısı sayılamayacak kadar fazla. Peki ya hayatta kalmayı başaranlar ne durumda? Yaklaşık 3 milyon sığınmacının Suriye'den kaçtığını ve milyonlarcasının da ülke içinde başka yerlere göçtüğünü dikkate alırsak, rakamların burada da hiç iç açıcı olmadığını söylemek gayet mümkün. Peki, işler bu noktaya nasıl vardı? Bu sorunun yanıtını, ülkede yaşanan trajediyi gözler önüne seren bir dizi makalede bulmak mümkün. Robert Fisk, Patrick Cockburn ve Kim Sengupta gibi bölgede önemli tecrübeye sahip ve alanlarında rakipsiz muhabirlerin öncülük ederek kaleme aldıkları yazılarla dünya, yaşanan bu pervasızlığı ve olayların içyüzünü görebilme imkanına kavuştu. Suriye'de yaşanan trajedi henüz sona ermiş değil. Ama günün birinde, tarihçiler, böylesine köklü ve görkemli bir medeniyetin nasıl olup ta bir harabeye dönüştürüldüğünü, yüz yıllık bir geçmişe sahip bölgesel bir yerleşimin nasıl da önemsiz bir hale getirildiğini, bir nesil dolusu masum sivilin perperişan bir savaş bölgesi içinde nasıl kısır bir döngünün içinde yaşamak durumunda bırakıldığını elbette kendilerine soracaklardır. Bizler, tarihçiler bu sorularla yüzleştikleri vakit, elinizde tuttuğunuz bu kitapta yer alan tanıklıkların ve analizlerin, değerli bir başlangıç noktası olacağına ve tarihe ışık tutacağına inanıyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.