9786254301902
749478
https://www.hesapli24.com/turk-egitim-tarihinde-ogretmen-yetistirme-ve-ogretmenlik-meslegi
Türk Eğitim Tarihinde Öğretmen Yetiştirme ve Öğretmenlik Mesleği
29.54
“Eğitim, kişiye istendik davranışlar kazandırma ve erdemli insan yetiştirme sanatıdır. Bu kapsamda öğretmenliğin özel bir ihtisas mesleği olduğu gerçeği öne çıkmaktadır. Öğretmen olmaya aday olan kişilerin görevlerini en iyi şekilde yapabilmeleri için; öncelikli bu alanda istekli, gönüllü, yetenekli, öğrenmeye ve okumaya açık olmaları ayrıca insani değerleri yaşamaları ve yaşatmaları gerekmektedir. Yapılan araştırmalar, okullarda öğrencinin öğrenmesini etkileyen üç temel ögenin varlığını ortaya koymaktadır (Hattie). Bunlar: 1- %50 Öğrencinin doğuştan getirdiği genetik donanım, 2- %30 Öğretmenin ortaya koyduğu performans, 3- %20 Diğer unsurlar, ögeler (%11-%12 müfredat, %8-9 Aile, akran öğrenmesi ve diğer sosyal çevre… gibi unsurlar) dir. Yukarıda yer alan üç temel unsur üzerinden hareket edilmesi ve öğretmene düşen sorumluluğun dikkate alınması halinde öğretmen yetiştirme sisteminin bütünsel bir yaklaşımla yeniden ele alınması bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Ünlü Çin filozofu Konfüçyüs'e atfedilen “Bir neslin kaderini, bir önceki nesil tayin eder” sözü; gelecek nesillerin yetiştirilmesinde öğretmenlere çok önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü binlerce yıl öncesinden haber veriyor. Bu yüzden çocuk ve gençlerin gelecek için yetiştirilmesi sonraki nesillerin varlığı açısından da olmazsa olmazdır. Bir ülkenin geleceği; vatansever yöneticiler, vatansever düşünürler, vatansever zenginler ve vatansever öğretmenlerle güç ve şekil alır. Ülkenin geleceğine etki eden bu unsurların tamamının da yine öğretmenler ile şekil alacağı gerçeği unutulmamalıdır. John Dewey'in, “Öğretmen ne ise okul O, okul ne ise toplum O” sözünden hareket ederek, öğretmen adaylarının nasıl seçileceği ve öğretmenlerin nasıl yetiştirilmesi gerektiği üzerinde durulması gerekmektedir. Zira iyi yetişmeyen öğretmenler ile iyi öğrenci yetiştirmek mümkün değildir. Bundan dolayı; 1- Öğretmen eğitimine önem ve öncelik verilmesi, 2- Eğitimde sadece kalitenin değil estetiğin de hedeflenmesi, 3- Her öğrenciden yüksek standart beklenilmesi, 4- Öğretmen kadrosunun kalitesinin yükseltilmesi temel öncelikler olmalıdır. Yukarıda yer alan dört unsur dikkate alınarak, öğrencilerin yeteneklerini esas alan bir anlayışla geleceğin öğretmenlerini yetiştirmeye önem vermek ayrıca somut ve tarafsız kriterlerle başarılı olduğu belgelenen öğretmenleri alternatif yöntemlerle ödüllendirmek ve yükseltmek gerekir.”
“Eğitim, kişiye istendik davranışlar kazandırma ve erdemli insan yetiştirme sanatıdır. Bu kapsamda öğretmenliğin özel bir ihtisas mesleği olduğu gerçeği öne çıkmaktadır. Öğretmen olmaya aday olan kişilerin görevlerini en iyi şekilde yapabilmeleri için; öncelikli bu alanda istekli, gönüllü, yetenekli, öğrenmeye ve okumaya açık olmaları ayrıca insani değerleri yaşamaları ve yaşatmaları gerekmektedir. Yapılan araştırmalar, okullarda öğrencinin öğrenmesini etkileyen üç temel ögenin varlığını ortaya koymaktadır (Hattie). Bunlar: 1- %50 Öğrencinin doğuştan getirdiği genetik donanım, 2- %30 Öğretmenin ortaya koyduğu performans, 3- %20 Diğer unsurlar, ögeler (%11-%12 müfredat, %8-9 Aile, akran öğrenmesi ve diğer sosyal çevre… gibi unsurlar) dir. Yukarıda yer alan üç temel unsur üzerinden hareket edilmesi ve öğretmene düşen sorumluluğun dikkate alınması halinde öğretmen yetiştirme sisteminin bütünsel bir yaklaşımla yeniden ele alınması bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Ünlü Çin filozofu Konfüçyüs'e atfedilen “Bir neslin kaderini, bir önceki nesil tayin eder” sözü; gelecek nesillerin yetiştirilmesinde öğretmenlere çok önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü binlerce yıl öncesinden haber veriyor. Bu yüzden çocuk ve gençlerin gelecek için yetiştirilmesi sonraki nesillerin varlığı açısından da olmazsa olmazdır. Bir ülkenin geleceği; vatansever yöneticiler, vatansever düşünürler, vatansever zenginler ve vatansever öğretmenlerle güç ve şekil alır. Ülkenin geleceğine etki eden bu unsurların tamamının da yine öğretmenler ile şekil alacağı gerçeği unutulmamalıdır. John Dewey'in, “Öğretmen ne ise okul O, okul ne ise toplum O” sözünden hareket ederek, öğretmen adaylarının nasıl seçileceği ve öğretmenlerin nasıl yetiştirilmesi gerektiği üzerinde durulması gerekmektedir. Zira iyi yetişmeyen öğretmenler ile iyi öğrenci yetiştirmek mümkün değildir. Bundan dolayı; 1- Öğretmen eğitimine önem ve öncelik verilmesi, 2- Eğitimde sadece kalitenin değil estetiğin de hedeflenmesi, 3- Her öğrenciden yüksek standart beklenilmesi, 4- Öğretmen kadrosunun kalitesinin yükseltilmesi temel öncelikler olmalıdır. Yukarıda yer alan dört unsur dikkate alınarak, öğrencilerin yeteneklerini esas alan bir anlayışla geleceğin öğretmenlerini yetiştirmeye önem vermek ayrıca somut ve tarafsız kriterlerle başarılı olduğu belgelenen öğretmenleri alternatif yöntemlerle ödüllendirmek ve yükseltmek gerekir.”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.