9786257389037
790773
https://www.hesapli24.com/umit-kaftancioglu-oyku-odulleri-2023
Ümit Kaftancıoğlu Öykü Ödülleri 2023
8.00
Arka Kapak Yazısı
45 yıllık yaşamında Cumhuriyet ve Anadolu kültürü boy attı içinde fersah fersah. İçinde
biriken bu deryayı dışa vurmak için bıkmadan usanmadan okudu, yazdı. Adnan Binyazar'ın
dediği gibi “bir kalın abdal” misali Anadolu'yu gezdi. Bir ayağı Hacı Bektaş'ta, bir ayağı
Sivas Banaz'da, bir ayağı Mersin Aşıklar Bayramında, bir ayağı Trakya türkülerinde gitti
geldi, “yüksek yüksek tepeler”den.
1979 yılının son aylarında Prof. Dr. Ümit Doğanay ve Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil
öldürülüyor. Kaftancıoğlu bu iki bilim adamının cenazelerinde hep ön sırada. Sonra bir yazı
kaleme alıyor “Beş Kardeşin Ölümü” başlıklı. Bu iki bilim insanı için şöyle diyor “tabutlarını
taşımaya ve mezarlarına bir avuç toprak atmaya gücüm yetmedi. İçim kaldırmadı.
Yapamadım. Kara donlu, kara dinli gölgelerin karanlık kurşunlarıyla gittiler.” diyor.
Cenazelerinde ön sırada olduğu Prof. Dr. Ümit Doğanay ve Prof. Dr. Cavit Orhan
Tütengil'le aynı kaderi paylaşıyor. Yani “Kara donlu, kara dinli gölgelerin karanlık
kurşunlarıyla” O da 11 Nisan 1980 de toprağa düşüyor.
Dede Korkut masallarında, Köroğlu destanında, Pir Sultan diyarında, Âşık Veysel'in uzun
ince bir yolunda vurdular onu.
Cilavuz Köy Enstitüsü'nün yontma taş duvarlı okulunda okuduğu dünya klasiklerinde,
Evreşe'nin dar yollarında, TRT İstanbul Radyosunda yaptığı “Dilden Dile” programında,
karanlıktan aydınlığa çıkmak için mücadele verdiği bir “Dönemeç”te vurdular onu.
Arka Kapak Yazısı
45 yıllık yaşamında Cumhuriyet ve Anadolu kültürü boy attı içinde fersah fersah. İçinde
biriken bu deryayı dışa vurmak için bıkmadan usanmadan okudu, yazdı. Adnan Binyazar'ın
dediği gibi “bir kalın abdal” misali Anadolu'yu gezdi. Bir ayağı Hacı Bektaş'ta, bir ayağı
Sivas Banaz'da, bir ayağı Mersin Aşıklar Bayramında, bir ayağı Trakya türkülerinde gitti
geldi, “yüksek yüksek tepeler”den.
1979 yılının son aylarında Prof. Dr. Ümit Doğanay ve Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil
öldürülüyor. Kaftancıoğlu bu iki bilim adamının cenazelerinde hep ön sırada. Sonra bir yazı
kaleme alıyor “Beş Kardeşin Ölümü” başlıklı. Bu iki bilim insanı için şöyle diyor “tabutlarını
taşımaya ve mezarlarına bir avuç toprak atmaya gücüm yetmedi. İçim kaldırmadı.
Yapamadım. Kara donlu, kara dinli gölgelerin karanlık kurşunlarıyla gittiler.” diyor.
Cenazelerinde ön sırada olduğu Prof. Dr. Ümit Doğanay ve Prof. Dr. Cavit Orhan
Tütengil'le aynı kaderi paylaşıyor. Yani “Kara donlu, kara dinli gölgelerin karanlık
kurşunlarıyla” O da 11 Nisan 1980 de toprağa düşüyor.
Dede Korkut masallarında, Köroğlu destanında, Pir Sultan diyarında, Âşık Veysel'in uzun
ince bir yolunda vurdular onu.
Cilavuz Köy Enstitüsü'nün yontma taş duvarlı okulunda okuduğu dünya klasiklerinde,
Evreşe'nin dar yollarında, TRT İstanbul Radyosunda yaptığı “Dilden Dile” programında,
karanlıktan aydınlığa çıkmak için mücadele verdiği bir “Dönemeç”te vurdular onu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.